English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ I ] / Içtenlikle

Içtenlikle tradutor Espanhol

801 parallel translation
Ondan içtenlikle özür dilemek istiyorum.
De verdad quiero disculparme con ella.
Büyük bir sevinç ve içtenlikle selamlıyoruz onu, ta ki kulakları işitene kadar.
Lo recibiremos con afecto, con saludos normales y especiales hasta que quede sordo. El Capitán llegó.
Arkadaşların üçüncü geleneksel dans şenliğine katılmaları için içtenlikle davet edildiler ya.
Tus amigos están cordialmente invitados... al tercer paseo en el heno y baile anual.
Yargıç Thatcher, geçen gün söylediğim tüm o aptalca şeyler için içtenlikle özür dilerim.
Juez Thatcher, en verdad siento mucho... todas las tonterías que le dije el otro día.
Dahası, size içtenlikle söz veriyorum ki bir daha asla sizi hafife almak hatasına düşmeyeceğim.
Más aún, le doy mi promesa sincera de no volver a cometer nunca el error de subestimarlo.
Bu kadar içtenlikle önemseyeceğim tek şeyin doğru yapılandırılmış bir cümle olduğunu sanıyordum
Lo único que pensaba que podría importarme... era una oración correctamente construida.
Hem de içtenlikle.
Lo amaba mucho.
Alçak gönüllülükle ve içtenlikle itiraf...
Sino para confesarlos con humildad...
Bir Avrupalının diğerini içtenlikle karşılaması yersiz olmaz değil mi?
¿ Seria impertinente para un europeo que le de la bienvenida otro?
Oh. Bilmenizi istiyorum ki bana yaptıklarınız için size içtenlikle minnettarım
Quiero que sepas que te agradezco muchísimo toda tu amabilidad.
Sözüme güvenin, içtenlikle söylüyorum ki eğer barış içinde buradan ayrılmamıza izin verilirse yaşayan tek bir canlıya gördüklerimiz hakkında tek bir söz edilmeyecektir.
Tiene mi palabra sincera de que si se nos permite marchar en paz no diremos ni una palabra de lo que hemos visto.
Şey, hükümete içtenlikle minnettarım elbette.
Estoy en deuda con al gobierno, por supuesto.
Bay Harris bu bölüme içtenlikle dikkat çekti.
El Sr. Harris señaló esta sección.
Monsieur Barredout, bunu içtenlikle söylemiyorsunuz.
Sr. Barredout, realmente no cree usted eso.
" Bu gayedir tüm içtenlikle dilenen...
Hay un término devotamente apetecible :
Her gün, tam bir içtenlikle yazarak yanlış bir şey... yaptığımı düşünmüyorum. Hayatın en basit ve en önemsiz sırları gerçekte, herhangi bir giz izinden yoksundur.
No creo hacer mal anotando aquí, día a día, con una franqueza absoluta, los modestos e insignificantes secretos de una vida sin misterio.
Bayan Chantal'ın konuşmamızı yanlış duyduğu... gibi, içtenlikle-yanlış anladığını düşündüğümde... iyice rahatlamıştım.
Y también era un gran alivio pensar que Chantal podía haberse equivocado sobre el carácter de una conversación que habría oído mal.
Gerçekten de beklenmedik bu şans için içtenlikle müteşekkir olmalıyız.
Te estamos muy agradecidos. Ha sido un golpe de suerte totalmente inesperado.
Bunu yapmakta haksız olduğumu içtenlikle söyleyebilir misin?
¿ Sinceramente puedes decirme que me equivoco en hacer esto?
Bunu sana içtenlikle söyleyemem.
Sinceramente no puedo decirte eso.
Kaderime elimden geldiğince, içtenlikle razı olacağım.
Aceptaré mi destino con tanta elegancia como me sea posible.
Sence bunu içtenlikle mi söyledi?
¿ Crees que lo piensa de verdad?
Bir hanımın içtenlikle yaptığı her şeyden hoşlanırım.
Me gusta todo de corazón.
Yine de, Yüce Ekselansları, Büyük Düşes Anastasia Nicolaevna... sizlerle birkaç dakika görüşmeyi içtenlikle kabul etti.
La Gran Duquesa Anastasia Nikolaevna ha accedido en recibirlos.
İnsana içtenlikle bakabilir de.
Había tanto afecto cuando te miraba.
Ben içtenlikle onaylıyorum.
Prueba aprobada.
Efendimiz İsa'ya inancımızı icra ederken fikirlerimi içtenlikle ifade ederim.
Profeso mis ideas con una convicción tan profunda... Para mí nada es de nadie.
Oh anne lütfen anlamaya çalış bunu içtenlikle söylüyorum.
Mamá, intenta comprenderlo. Soy sincera contigo.
Bunların yanısıra bugünün,... İsrail'le Sabâ arasında daha yakın bir dostluğun ilk günü olmasını... içtenlikle diliyor ve istiyorum
Te ofrezco también mi mano, con la esperanza de que en este día dé comienzo una amistad más íntima entre Israel y Saba.
Sizi içtenlikle kutluyoruz.
Os damos las gracias de todo corazón.
Sana içtenlikle söylüyorum, kendin ol.
Te pido sinceramente que seas tú misma.
- İçtenlikle, gelmenize sevineceğiz.
- ¿ Si quieres ir con nosotros?
İçtenlikle size okumama izin verin.
Sea tan amable de permitirme leérsela.
İçtenlikle umduğum ve başarıya ulaşmasını istediğim, en önemli görev budur.
Es mi sincera esperanza haber tenido éxito en esta importante tarea.
- İçtenlikle mi söylüyorsun?
- ¿ En serio?
Ben sadece size, elbisenizin ne kadar güzel olduğunu ve içinde ne kadar hoş olduğunuzu söylemenin uzun yolunu seçtim. İçtenlikle söylüyorum bunu.
He tratado de decirle que cuando alabe su vestido y lo preciosa que esta lo dije de verdad.
İçtenlikle, bilmiyorum, efendim.
Francamente, no lo sé.
İçtenlikle diliyorum.
Te la deseo de todo corazón.
İçtenlikle hoşgeldiniz, dostlarım.
Os doy la bienvenida, amigos míos.
İçtenlikle umuyorum Majesteleri. Eğer onunla evlenecekseniz.
Sinceramente así lo espero, majestad, si vais a casaros con ella.
İçtenlikle aramanız temennisiyle, Casey Mayo.
Tu sincero amigo, Casey Mayo.
"İçtenlikle..."
Tu sincero amigo...
İçtenlikle teşekkür ederiz.
Te lo agradezco mucho.
İçtenlikle, şerif, kendini öldürtmekten rahatsız olacağını sanmıyorum.
Podemos escaparnos, lo lograremos.
İçtenlikle umuyorum ki Tanrı kalbine şimdi ulaşır, Ne kadar sert çarpsa da.
Espero sinceramente que esta vez el señor llegue a tu corazón... tan duramente como te mereces.
Macar delegelerini selâmlıyorum ve Viyana'ya içtenlikle hoş geldiniz diyorum!
¡ Saludo a los representantes del pueblo húngaro... y que sean bien venidos a Viena!
İçtenlikle, bilmiyorum.
De verdad.
İçtenlikle söylüyorum.
Se lo digo con sinceridad.
İçtenlikle söylüyorum, Oliver'in düşüncesizliği beni şaşırttı. Gerçekten şaşırttı.
Estoy francamente sorprendida por la indiscreción de Oliver.Francamente sorprendida.
İçtenlikle söyleyeyim, ata olan bilimsel üstünlüğümüzü ne kadar sürdürebiliriz bilemiyorum.
Francamente, no sé cuánto tiempo podemos mantener nuestra científica superioridad sobre el caballo.
- İçtenlikle inanıyorum.
- A pies juntillas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]