Kola tradutor Espanhol
2,843 parallel translation
Çikolatalı waffle ile kola.
Un waffle de chocolate y una coca-cola.
Altı andro burger, kristal patates ve kola alalım.
seis de cada. Gracias por su pedido.
Kola 1 pod mu?
Un refresco cuesta un pod.
- Tadı aynıymış. - Kola her yerde kola.
- La cola es cola en cualquier parte.
Kol kola?
¿ Del brazo?
- Yeriz, içki içeriz, kola da içeriz dilediğimiz kadar da sevişiriz, fakat ne şişmanlarız ne de hamile kalırız.
Comemos, bebemos, aspiramos cocaína y cogemos tanto como queremos... Y no engordamos, nos embarazamos o nos volvemos adictas.
Merhaba. İki tane sosisli sandviç üç tane hamburger iki tane büyük boy kızarmış patates ve biraz da tavuk kanadı ayrıca büyük boy kola ve bir tane de çikolatalı süt.
Quiero... dos perritos jodidamente calientes tres impresionantes hamburguesas de ternera, dos grandes de patatas fritas, algo de pollo frito, y una Cherry Coke grande, y un batido de chocolate.
Bir kutu kola için elletirdi ve ayaklarımızı yerden keserdi.
Le hiciste tener ganas de sacarte las medias, sólo por una lata de coca.
O zaman Batı'ya gidelim de kola alalım.
Entonces vayamos a lo de West y compremos Coca.
Bana biraz kola ver, kaltak.
Dame un poco de coca, perra.
Kol kola.
Brazo con brazo.
- Evet, pizza ve kola.
- Sí, pizza y coca cola.
- Evet, iki diyet kola lütfen.
- Sí, dos colas dietéticas, por favor.
İki kola.
Sus dos colas.
Kola, gazoz, su, çay, kahve, neskafe, cappuccino, mango suyu, bira.
Coca-Cola, Sprite, agua, té, café, Nescafé, capuchino, mango, limón, naranja, cerveza.
Bana düşündüğümden fazla skor yapmamı sağladı. Benim adamım Kola'dan başka hiç kimse bu işe uygun degildir.
Me buscaste para este trabajo y no hay nadie mejor que mi amigo Kola.
resmini İnterpole gönderdik. Dukajan Kola olduğunu varsayıyorlar, Namı değer canavar.
Enviamos su foto a Interpol creen que es Dukajan Kola, alias Monstruo.
Bu adam Kola gerçekten canavar.
Este Kola es peligroso.
Adı Kola.
Se llama Kola.
Sağ kola odaklanalım.
Concentrémonos en el lugarteniente.
İkinci kola geçiyoruz.
"Pasamos al segundo brazo".
- Kola?
- ¿ Coca?
"Sadece bir hamburger ve kola istiyorum."
Earv ¿ Qué pasa, hombretón?
Kola ister misin?
¿ Quieres una gaseosa?
Tanner kola satıcısı.
El traficante de coca de Tanner
Diyet kola bu ya!
¡ Es soda de dieta!
İki adet dev sarmal kola sahip. Ve yaklaşık 160 milyar yıldızı bünyesinde barındırıyor.
Contiene dos grandes brazos espirales y contiene alrededor de 160 millones de estrellas.
Affedersiniz. Bir kola daha alabilir miyim?
me puede servir más cola.
Kola, kola, kola!
¡ Cola! Cola, cola.
Evet! Diyet kola!
Cola dietética.
Kadınlar erkeklerle kol kola girmektense el ele tutuşmak daha çok hoşlarına gitmez mi?
¿ A las mujeres no les gusta más que los hombres las agarren... de las manos en vez del brazo?
Bu diyet kola.
Esto es sólo Coca Zero.
Diyet kola, değil mi?
Coca Zero, ¿ no?
Büyük kola, patates kızartması ve ketçap...
Una soda grande, papas y salsa de tomate...
Kola'dan beş kat daha fazla şekerli bir şey bu.
Es cinco veces mas dulce que la Coca.
Kola oldu. Hadi, Dave.
Eso fue fácil.
Hiç kola yok, ama isterseniz, getirtirim.
No tengo cocaína, pero si quieren, lo organizo.
" Beni kızdıran bir kameramana kola fırlattım.
" ya estaba harto, y le tiré Coca-Cola a un cámara.
Kola içiyorsa bunu burnuyla yapardı.
George era muy intenso.
Hepimiz birlikte, Demokrat Parti için kol kola omuz omuza destek verelim!
Debemos estar unidos y tener un partido demócrata unido.
Frank O'Hara'nın "Seninle bir kola içmek" şiiri nasıl?
- Lo que es un cliché, es que un chico le guste la escuela para impresionar a una chica. - ¿ Qué hay del poema Franco-Alemán?
"Seninle bir kola içmek" şiirini severim.
- Me encanta ese poema.
Lindy'nin "Seninle bir kola içmek" şiirini sevdiğini öğrendim.
- Muchas gracias por esto, y a propósito estoy desconcertado...
Seninle bir kola içmek San Sebastian'a gitmekten bile daha eğlenceli,
Tomar un cacao contigo, es mas divertido que ir a San Sebastián.
Şekersiz gazoz, kola.
A New Coke? - Dios me bendiga.
Kola kalsın.
Puedes olvidar la Coca Cola.
Bize bir bira iki kola... -... ve yiyecek bir şeyler.
Por favor una cerveza, dos colas y algo de comer...
Soda ve kola.
Con soda y Coca--Cola!
Aslında hayır. Ben sadece bir kola alabilir miyim?
Me puedes dar mejor una Coca-Cola.
Evet kola kutusunu açar gibi tık diye açacağım o kafesin kapağını.
- ¿ Qué? ¡ Sí! ¡ Abriré esa jaula como una lata de refresco!
- Kola, babaanne? - İki olsun.
- Abuela, refresco.
kolay gelsin 78
kolay 211
kolayca 28
kolaydı 20
kolaydır 22
kolay iş 26
kolay para 20
kolay olmayacak 74
kolay oldu 39
kolay mı 24
kolay 211
kolayca 28
kolaydı 20
kolaydır 22
kolay iş 26
kolay para 20
kolay olmayacak 74
kolay oldu 39
kolay mı 24