Micheal tradutor Espanhol
702 parallel translation
Geoffrey, o Micheal'ı öldürmedi!
- ¡ Geoffrey, él no mató a Michael!
Prens Micheal'a söyle : kutsal Roma kilisesi onu davasında destekleyecektir. Bu destek sadece dualarımızla değil, kilisenin tüm parasal imkanlarıyla da olacaktır.
Dile al Príncipe Mihai que la Santa Iglesia Romana apoyará sus acciones no sólo con sus calurosas plegarias, sino con todos sus medios financieros.
Ve şimdi Micheal St.James ile haberler
Y ahora, las noticias con Michael St. James.
Biraz önce polis Micheal Myers'ın eskiden Haddonfield'li olduğunu bildirdi... Smith's Warren eyaleti sanatoryumundan dün gece kaçtığını, ölüm derecesinde yandığına inanılıyor.
Hace poco la policia informó que Michael Myers... de Haddonfield, quien se escapó de un sanatorio anoche, parece haber muerto en un fuego.
Benim bir karım ve iki çocuğum var ve Micheal Jakson gibi param da yok.
Tengo mujer y dos hijos. Y no tengo plata como Michael Jackson.
Peki ya "Foch Caddesi Çetesi" nden Louis Charles ve Micheal'ı?
¿ Tampoco a Louie y Michael de la banda de la Avenida Foch?
Micheal'ı başka bir kadınla yakaladın. Evet.
¿ Michael estaba con una mujer?
Mucize eseri Micheal'in bilinci yerinde bile olsa kasları tamamen faydasız olurdu.
Aún si por milagro Michael está consciente... Sus... sus músculos estarían completamente inútiles.
- İyi olur Micheal.
- Más te vale, Michael.
Bayan Ward, Micheal Grazier'ın Dr. Pavel'in raporunu yok ettiğini gördü.
La Srta. Ward descubrió que Grazier destruyó el informe del Dr. Pavel.
Micheal ve Emily sizinle yaşıt gibi.
Michael y Emily parecen de la misma edad que nosotros.
Üzgünüm. Micheal?
Le pido disculpas. ¿ Michael?
Tanrı şahidimdir, beş sterlinlik banknotun üstünde Micheal Caine'in resmini gördüğümü sandım.
Como Dios es mi testigo Pensé que Michael Caine Estaba en el billete de cinco libras.
Adil olmadığımı düşünüyorum. Özellikle Micheal'e karşı. Çünkü o iyi olmak için uğraşıyor ve gerçekten...
- Y es- - que siento como estoy siendo injusta, y, uh, especialmente con Michael, porque él ha intentado ser dulce, y lo es realmente- -
Ama Micheal için bölümde kalmaya karar verdiysen, lütfen yapma.
Pero, por favor, no decidas quedarte en la Sección por Michael.
Micheal, adamı bulduk.
Lo tenemos.
Kaç beden giydiğini anladın mı, Micheal?
¿ Qué intentas? ¿ Adivinar su talla de cintura?
Bu tedavi Micheal Fazekus adındaki polis memurunda da kullandınız mı?
¿ Usó ese tratamiento en un oficial de policía llamado Michael Fazekus?
Dr. Micheal Kilbourne kim?
¿ Quién es el Dr. Michael Killborn?
'Micheal Bolton Gibi Söylemek'nasıl?
¿ "Cante como Michael Bolton"?
Micheal şampuanını bile değiştirmeni sağlayamamıştı.
Michael ni siquiera podía hacer que cambiaras de champú.
Micheal "Mikey" Palmice Çete Başı.
MICHEAL "MIKEY" PALMICE SOLDADO
- Annen üzerine ismini işlemiş Micheal!
Tu madre puso tu nombre en ella, Michael.
- Demek istediğim, onun tişörtünü odasında buldu ve üzerinde ismi olmasına rağmen Micheal reddetti bunu.
Me refiero, a que ella encontró una playera de él en su cuarto, y él dijo que no era suya... pero creo que tenia su nombre.
Sana inanıyorum Micheal, ama şunu bil : eğer yalan söylüyorsan...
Pero te diré esto : si no me estas diciendo la verdad, lo voy a averiguar.
Ben de yeni bir elbise alacaktım tabii Micheal bana teklif etseydi.
Yo buscaré nuevo vestido tambien... si Michael se digna a invitarme.
Konuşma, Micheal!
- Conversación, ¡ Michael!
Evet, Micheal'ın bana bir şeyler almasına bayılıyorum.
Sí, yo adoro cuando Michael me compra cosas.
Size tamamen yeni Micheal Kelso'yu takdim ediyorum!
Quiero presentar a todos ustedes, el nuevo Michael Kelso!
Micheal'in kızı olmayı da, Jonathan'ın bana "anne" demesini de istemedim.
No quería ser hija de Michael, ni que Jonathan me dijera mamá.
Donna, Micheal Kelso'nun eşi olduğumda, daima akşam partileri düzenleyeceğim.
Donna, voy a tener cenas todo el tiempo... cuando sea la Sra. Michael Kelso.
Donna, lütfen, Micheal hakkında hiç konuşmak istemiyorum.
Donna, por favor, realmente no quiero hablar de Michael.
Tamam. Micheal hakkındaki dürüst düşüncelerin ne?
Bien, ¿ cual es tu honesta opinión sobre Michael?
Evet, son zamanlarda epeyce özür diledin Micheal.
Si, últimamente has pedido muchas disculpas, Michael.
- Micheal, tatlım, şeker pancarlarımızı yeme!
Michael, miel, no comen nuestra remolacha.
- Mrs. Forman haklı Micheal.
Ustedes saben, Michael, la señora Forman la derecha.
Micheal'la ayrılmam benim için harika şeylerin başlangıcı olabilir.
Así que, terminar con Michael puede ser el comienzo de algo grandioso.
Brain Micheal
¿ Brian Bissel?
İnsanların yaklaşan seçim hakkında anlayamadığı şey Micheal Dukakis'in finansal altyapısının...
Lo que la gente no comprende es que Dukakis no tiene la infraestructura financiera...
Ama, aklında olsun, Micheal iri bir herif.
Michael es un tipo grande.
Micheal kaç yaşında peki?
¿ Y que edad tiene Michael?
Jimmy Micheal'ın babası mı? !
¿ Jimmy es el padre de Michael?
Düşündümki zamanı gelince Micheal'a söylerim, fakat Jimmy'nin hayatının kötü olduğunu öğrendim, ve Micheal ve ben idare ediyorduk.
Crei que en algún momento se lo diría a Michael... pero después descubrí que la vida de Jimmy era un desastre... y Michael y yo lo estábamos haciendo bien.
Eğer Jimmy'nin Micheal'ın babası olduğunu söyleseydin yapmazdım!
¡ No lo habría hecho si me hubieras dicho que Jimmy era el padre de Michael!
Gördüğüm her adamın Micheal'ın babası olup olmadığını sormalımıyım? !
¿ Se supone que debo preguntar si cada tipo que veo es el padre de Michael?
Sen ve Jimmy'nin kemikli sırtına bakarsak, Micheal'ın bu kuş gib vücüdu nerden aldığını söyleyebilirim.
Sólo con tu espalda huesuda y Jimmy... puedo comprender de donde sacó Michael su cuerpecillo de pájaro.
Bana bak Joey ve Micheal ile birazdan burda toplanacağız.
Mira, he quedado con él y con Michael aquí dentro de un momento.
Hadi ama Micheal. Düşün bir kere. İkinizde zekisiniz, ikinizde gerginsiniz, ve şu kemikli vücüduna bir bak.
Los dos son realmente inteligentes... ambos son apasionados, y mira tu cuerpo flacucho.
Micheal.
Michael!
- Hmm, bilmiyorum Micheal.
- Hmmm, no lo sé, Michael. - Que, ¿ Crees que soy un mentiroso?
- Micheal ve Laurie hakkında biraz şüpheliyim.
Mira, estoy un poco preocupada sobre Michael y Laurie.