Mı dediniz tradutor Espanhol
679 parallel translation
- Afedersiniz. Bayan Parker mı dediniz?
- Perdone. ¿ Ha dicho la Srta. Parker?
- Bana mı dediniz? - Evet.
- ¿ Está hablando conmigo?
Sizi öptükten sonra mı dediniz?
¿ Ha dicho que yo la besé?
- Bir kadınla mı dediniz?
- ¿ Una mujer?
Danvers mı dediniz?
¿ Dijo Danvers?
- "Yüzbaşı Barton" mı dediniz?
- ¿ Ha dicho "capitán Barton"?
Silahım var mı dediniz?
¿ Tiene una?
- "Bracken" mı dediniz? - Evet.
- ¿ Ha dicho "Bracken"?
"Hayallerimdeki kadın" mı dediniz?
¿ "Ésa es la chica de mis sueños"?
- Nota mı dediniz?
- Sí. - ¿ Cómo un "despacho"?
Bir adamın hayatı mı dediniz yani bu konunun şapkayla ne ilgisi var?
Dijo'la vida de un hombre', ¿ qué tiene que ver con el sombrero?
- Şöyle bir etrafa bakayım mı dediniz Çavuş Johnson?
- ¿ Es la visita del peregrino, sargento?
İyi anlaştık mı dediniz?
¿ Se entendieron muy bien?
- Siz de taşınırız mı dediniz?
También puede empujar la escuela hasta allí.
Çıplak mı dediniz?
Sin maquillaje, ¿ dijo?
- "Önümüzdeki ay" mı dediniz?
- ¿ Dijo "el mes próximo"?
New Haven'dan Bay Stevenson mı dediniz?
¿ Ha dicho el Sr. Stevenson, de New Haven?
"Çok az" mı dediniz?
¿ "Tan poco", dice?
Muhafızlardan mı dediniz?
¿ Sirve en mi regimiento?
Beş dakika mı dediniz?
¿ Cinco minutos, has dicho?
- Gladys Glover mı dediniz?
- ¿ Usted ha dicho Gladys Glover?
Rüzgâr mı dediniz?
¿ Has dicho viento?
Oscar mı dediniz?
¿ Dijo Oscar?
Neyin kralı otomobil kullanır mı dediniz?
¿ Que si el rey de los qué conduce un auto? Los Watusi.
İhbar mı dediniz?
¿ Quiere informar de un crimen?
- Koğuşta mı dediniz?
- ¿ Qué? ¿ En la sala?
Zodiac mı dediniz?
¿ Ha dicho el Zodiac?
- Bana mı dediniz?
¡ Eh, espere! .
Her halde insanlarla kolay kolay konuşamadığımı anladığınız için öyle dediniz.
- No, nada de eso, de veras. Suelo decir eso porque siempre me resulta muy difícil hablar con la gente.
Siz dediniz ya, bakın utandım şimdi.
Pues ahora que lo dice, sí, me avergüenzo.
Bana "Bayım" dediniz.
Me llama "señor".
Bir kanarya dediniz ve sevgili kuşlarım da buna kendileri cevap veriyorlar.
Un canario. Tengo uno allí...
Asi mi dediniz bayım?
¿ La rebelión, dijo?
Ne dediniz küçük hanım?
¿ Qué dijo, jovencita?
- Hayır, soda istemiyorum. - İstiyorum dediniz sandım.
- No quiero bicarbonato.
İştahım yok dediniz.
Me dijo que no tenía apetito.
- Sanırım. - Ama "birkaç tane" dediniz.
¿ Por qué dice que algunas?
- Sanırım, zengin değilim dediniz?
¿ Creo que dijo que no era rico? No, no soy rico.
Sanırım "18" dediniz efendim.
Dieciocho, como usted dijo, señor.
Ve hikâyeyi okuyunca da "işte aradığım bu" dediniz.
Y cuando leyó el cuento, dijo, " Sí, ése es el tipo.
Teyzesi ile New England'a gitti dediniz. Gitmeden hemen önce onunlaydım.
Ha dicho que fue a Nueva Inglaterra con su tía, estuve con ella la noche anterior.
Rolen dediniz sanmıştım.
Creí que habíais dicho Rolen.?
Kalça kaslarını mı kasın dediniz?
¿ Dice que hay que tensar los glúteos?
Kibrit oyunu oynayalım. - Ne oyunu dediniz?
Nos lo jugamos a las cerillas.
- Bir şey mi dediniz, bayım?
- ¿ Decía algo, señor?
Ne dediniz? Benim adım Beekman değil, Amos Finch.
No me llamo beekman, mi nombre es amos finch.
Eşlerinize o dağlara mı çıkacağız dediniz?
Eso les dijisteis a vuestras esposas.
- Ne dediniz bayım?
- ¿ Cómo dice, señor?
Birbirinize merhaba dediniz. Gürültüyü kesin de işimize bakalım.
Ya os habéis saludado, así que dejad de chismorrear y vamos al grano.
Ben iki dediniz sandım
Creí que habías dicho que había dos.
Kalsaymışım dediniz.
Usted ha dicho que debería de haberse quedado.