Patriçk tradutor Espanhol
6,899 parallel translation
Patrick Shostak.
Patrick Shostak.
Patrick'i, Charlotte'ı, seni.
Patrick, Charlotte, tú.
- Patrick sen de dairesine gittin.
Y, Patrick, tú fuiste a su departamento, ¿ no? No estaba allá.
Patrick, paran olduğunu biliyorum az önce abinle konuştum.
Patrick, sé que los tienes, recién hablé con tu corredor.
30.000 $'a Patrick Donten'e satıldı.
¡ Vendido a Patrick Donten por 30 mil!
Patrick sana iş bulmanda yardım mı etti?
¿ Patrick te ayudó a conseguir un trabajo?
Patrick, işte sana bu yüzden bunu kesinlikle burada söylememeni söyledim.
Patrick, esto es precisamente por lo que te dije que no hablaras.
Gitmeliyim. Patrick'in resim sınıf'ında poz vereceğim.
Voy a posar en la clase de arte de Patrick.
Patrick?
¿ Patrick?
Aman tanrım, Patrick, bu harika.
Dios mío, Patrick, eso es maravilloso.
Patrick dün gece annesiyle inanılmaz bir duygusal gelişme yaşamış. Ve bunun benim sayemde olduğunu söyledi.
Patrick tuvo anoche un avance emocional increíble anoche con su madre y dice que fue gracias a mí.
- Patrick, bekle.
- Patrick, espera.
- Tanıştırayım, babam Patrick.
Este es... mi papá, Patrick.
Patrick senin haftan nasıl geçti?
Dime, Patrick, ¿ qué tal te fue en la semana?
Çünkü Patrick büyük ve zorlu bir dönemden geçiyor ve biraz zaman alacak.
Porque Patrick está en medio de un importante avance y tomará un tiempo.
Anlat one Patrick
Cuéntale, Patrick.
İyi iş Patrick.
Buen trabajo, Patrick.
Patrick aradı.
La pesadilla se terminó. Llamó Patrick.
Patrick, senin için muhteşem birisini tanıyorum.
Patrick, conozco al tipo perfecto para ti.
Patrick olursa.
- Que sea Patrick.
Patrick?
- ¿ Patrick?
Yani sadece ikimiz kaldık, Patrick.
Bueno, eso solo nos deja a ti y a mí, Patrick.
Aferin, Patrick.
Buena puntería, Patrick.
Ve sen, Patrick.
Y mírate, Patrick.
Sen Patrick Swatye misin?
¿ Eres Patrick Swayze?
İşte oldu. Patrick?
Ahí está. ¿ Patrick?
Patrick, bir noktaya parmak basıyordum.
Patrick, estaba exagerando para ejemplificar el comentario.
Sikik Patrick.
Jodido Patrick.
Sevgili Aziz Patrick'imiz.
Nuestro querido San Patricio.
Aziz Patrick'e!
¡ Por San Patricio!
Aziz Patrick Günü'nüz kutlu olsun.
Feliz día de San Patricio.
Gibi pürüzsüz camsı İki Patrick Stewart, ne demek istediğimi biliyorsun?
Vidriosos suave, como dos Patrick Stewart, ¿ sabes a lo que me refiero?
A, Ben Patrick Campbell.
Patrick Campbell.
- Röportajı istediğin an durdurabilirsin, Patrick.
Puedes parar la entrevista cuando quieras Patrick.
- Evet Patrick, istiyorum.
Si Patrick, claro que quiero.
Sağ ol, Patrick.
Gracias, Patrick.
Patrick, ana avrat söveceğim şimdi sana.
Patrick, me estoy calentando bajo el algodón.
- Patrick bırak gitsin.
Déjalo Patrick.
Patrick bir sürü çıtır var. Buraya mızmızlanmaya gelmedin. Bunu nasıl söylersin?
- Patrick, este océano de gente y han venido a contemplar tu ñoñez, ¿ cómo te atreves?
Adım Patrick.
Soy Patrick.
- Patrick baksana.
- Oye Patrick.
Patrick, bir saat içinde yapmazsan, bunu benim yapmak gerekecek.
Patrick, si no la desfloras en media hora, lo voy a hacer yo ¿ de acuerdo?
Patrick.
Patrick, no...
Merhaba ben Patrick. Şu an bir belanın içerisindeyim.
Es Patrick, hola estoy en el Centro ahora mismo...
Buna içkinin etkisi deniyor Patrick.
- Está poseído. Se le ponen los ojos en blanco, se llama estar drogado.
- Onu tanırlarsa kötü olur Patrick.
Si lo identifican, nos jodemos Patrick.
Tanrım! Patrick.
¡ Jesús, Patrick!
- Aç kapıyı Patrick!
- Abre la puerta Patrick.
N'oldu niye Patrick?
¿ Qué diablos Patrick?
Bana kızma ama adam polise gidebilir Patrick!
Me molestó porque quizás fue con la policía Patrick.
Patrick!
Patrick.