Uzaklaşmak tradutor Espanhol
1,333 parallel translation
Tanrım, Oz'dan uzaklaşmak çok güzel olurdu, biliyor musun?
Dios, sería genial alejarme de Oz.
- Senden uzaklaşmak istiyorum.
- Quiero alejarme de ti.
Evet, uzaklaşmak güzeldi.
Sí, fue bueno alejarse un poco.
Bu evden uzaklaşmak kafanı toplamanı sağlar.
Seguro que salir de esta casa te aclara la cabeza.
Kumandan Tucker ve ben Mekik 1'in tarayıcılarını, test etmek için Atılgan'dan en az 20000 km Uzaklaşmak zorunda kaldık.
Con objeto de probar los escaners de captación de objetivos del trasbordador Uno el Comandante Tucker y yo teníamos que alejarnos al menos 20.000 kilómetros del Enterprise.
- Uzaklaşmak için buraya gelmiş.
- Vino para escaparse. - No seas ridícula.
Şu anda herkes için yapabileceğim en güzel şey buradan uzaklaşmak.
Lo mejor que puedo hacer es irme de aquí.
Uzaklaşmak mı?
¿ Te vas?
bu deliklikten uzaklaşmak istersen... yerine bakarım. Ne kadar sürerse sürsün.
si quieres alejarte sólo tú y Bekkie, para que las cosas se tranquilicen lejos de esta locura te cubriré, el tiempo que sea necesario.
- Benden uzaklaşmak için bahane mi bu?
¿ Porque tendrás más excusas para huir de mí?
Bence o sadece uzaklaşmak istedi.
Supongo que sólo quería escapar.
Sadece buradan uzaklaşmak isyiyorum.
Sólo tengo que salir de aquí.
Bazen herkesten uzaklaşmak istiyorum ve ben?
A veces quisiera que alguien se las jugara de verdad por mí. ¿ Y yo?
Benim gibi Scooby çetesinden olmayanlar için en iyisi, ayak altından uzaklaşmak.
Mejor que los no-Scoobys como tú y yo nos salgamos del camino.
Sadece suçtan uzaklaşmak için şehri terkedip silahlar gökten düşünceye kadar.
Hasta que dejas de lado la ciudad por el crimen, y las armas caen del cielo.
Sen benim çocuk uzaklaşmak.
No te acerques a mi hijo.
- Evet, doğru, ben uzaklaşmak asla.
- Sí nunca me voy a librar.
Ben otellere karımdan uzaklaşmak için giderim.
Yo voy a hoteles a alejarme de mi esposa.
Bir araya geldiğimizde de benden uzaklaşmak için her şeyi yapıyorsun.
Y parece que cada vez que estamos juntos harás cualquier cosa para alejarte de mí.
Eğer bir gün şehirden uzaklaşmak istersen, şey... ... çok kullanışlı olur.
Si alguna vez quiere alejarse de la ciudad, sería muy hermoso.
Şuradan uzaklaşmak istedim.
Solo Quería irme de...
Hep birlikte buralardan uzaklaşmak için.
Para que usted y su familia pudieran estar juntos.
İnsan bazen uzaklaşmak zorundadır.
A veces uno tiene que tomarse un respiro.
Yavaş yavaş uzaklaşmak için bir şey yapmalısın.
Tiene razón. Debes hacer algo para no estar tan ansiosa.
Bazen bütün bunlardan uzaklaşmak iyi oluyor.
A veces creo que sería bueno alejarse de todo esto.
Senin gibi bir kızdan uzaklaşmak için aptal olmalı.
Es tonto si deja a una chica como tú.
Alan, babamız annemden uzaklaşmak için intihar etti.
Alan, nuestro padre se suicidó para escapar de nuestra madre.
Şehirden uzaklaşmak için güzel bir yer olduğunu düşündüm.
Supuse que era mejor estar una temporada fuera.
Calculon. Hem şehirden hem de o düzenbaz Bender'dan uzaklaşmak çok iyi oldu.
Calculón, qué bien alejarse de la ciudad y de ese bestia fascinante de Bender.
Ondan uzaklaşmak için can atıyor.
No puede esperar a alejarse de él.
Buradan uzaklaşmak oldukça iç rahatlatıcı.
Es un alivio huir de todo.
Yapılacak tek şey uzaklaşmak.
Lo que hay que hacer es viajar.
Uzaklaşmak istediğim onlar.
Me escapo de ellos, no de ti.
Londra'nın dumanından kokusundan uzaklaşmak iyi olur sanırım.
Liberese de todo ese humo y ruido de Londres
"Nominal değerler" den ve "adi düşünceler" den uzaklaşmak için buraya toplanmamış mıydık?
Reunidos de todas partes, No se trataba de Huir de los llamados "estereotipos" y "sentido común"?
Hollywood'tan uzaklaşmak için elimize harika bir fırsat geçirmiştik.
"El Imperio contraataca Tratamiento de la historia" Era la ocasión perfecta para ser independiente de Hollywood.
Kapıdan uzaklaşmak için üç saniyeniz var yoksa gelip ikinizi de ezerim.
Largaos o salgo y os machaco. Hablo en serio, tíos.
Kulübeden uzaklaşmak iyi gelmişti.
Era agradable tomarse un descanso de la cabaña
Daha önce hiç, bir süreliğine hayatından uzaklaşmak istediğin oldu mu?
¿ Alguna vez te sentiste como si te quisieras alejar de tu vida por un tiempo?
Tüm yapmaya çalıştığım senden uzaklaşmak.
Todo lo que intento hacer es alejarme de ti.
Bunun senden uzaklaşmak istememle alakası yok çoğu zaman.
Eso no tiene nada que ver con que yo quiera alejarme de ti la mayoría del tiempo.
Aslında öyle bir şey istemezler. Çünkü zaten onlardan uzaklaşmak için gelmiş oluyorlar.
"Lo estoy pasando muy bien, desearía que estuvieras aquí", lo que no desean porque eras tú por quien tuvieron que irse.
Oradan çıkıp, birbirimizden uzaklaşmak için tek fırsatımızı da elimizden alıyorsun.
La oportunidad de salir, de estar separados y lo echas a perder!
- Neden uzaklaşmak istiyorsunuz?
Por qué quereis estar separads, Mamá?
Senden uzaklaşmak için gitmek istiyorum.
Quiero irme para alejarme de ti.
Bu güneş gözlüklü adamdan mümkün olduğunca uzaklaşmak istiyorum.
Tenemos que alejarnos lo máximo posible de ese tío con gafas.
Ondan uzaklaşmak istiyordum.
Quería alejarme de él.
Seninle önceden de konuştuğumu biliyorum, ama sadece ondan bir saniyeliğine uzaklaşmak istedim.
Oye, sé que ya hablé contigo pero quería mantenerme alejado de él un segundo.
Meditasyon yapmak ve karmaşadan uzaklaşmak için giderdi.
Um, él iba ahí a meditar y alejarse del mundo.
Belki de benden uzaklaşmak için.
Tal vez para alejarse de mi.
Herneyse, sey, uzaklasmak, Deniz ötesine gitmek benim icin en iyisi. En azından orada sagimda solumda bir yerlerde o olmayacak
De todos modos, bueno, es mejor para mi que me vaya fuera, al extranjero, al menos allí él no estará en cualquier sitio a mi derecha o a mi izquierda.
uzaklaşın 97
uzaklaş 262
uzaklık 23
uzaklaşma 31
uzaklarda 21
uzaklara 40
uzaklaşıyor 38
uzaklaş oradan 25
uzaklaş buradan 43
uzaklaşıyorlar 24
uzaklaş 262
uzaklık 23
uzaklaşma 31
uzaklarda 21
uzaklara 40
uzaklaşıyor 38
uzaklaş oradan 25
uzaklaş buradan 43
uzaklaşıyorlar 24