Venus tradutor Espanhol
1,289 parallel translation
Merkür, Venüs, Dünya...
Mercurio... Venus...
Cranach'ın Venüs ve Cupid'i... 1531'de çizilmiş.
Venus y Cupido de Cranach... pintados en 1531.
Cranach'ın Venüs'ü şapka giyiyor.
La Venus de Cranach lleva sombrero.
VENUS IN FURS
VENUS IN FURS
"Venüsünüm" ve Ripple.
Una Big Mac, Soy tu Venus y Ripple.
Neden Venüs'ün kendisini işe almak zorundaydın? Etli.
¿ Por que tenia que contratar a la Venus en persona?
Venus de Milo'nun kayıp kolları, Gainesborough " un Sarı Çocuğu...
Los brazos perdidos de la Venus de Milo, el Yellow Boy de Gainesborough.
Venus de Milo çikleti, özellikle tam çikletin ortasında çalışan çiklet sanatçıları tarafından karıldı.
La goma Venus de Milo, tallada por artesanos que trabajan exclusivamente en el medio de la goma.
Kıymetli Venus.
Preciosa Venus.
Sadece pantolonuna yapışan Venus de Milo çikletini alıyordum.
Agarré una gomita Venus de Milo que se pegó en tu pantalón.
Venüs çikletinin üstünde oturduğunu fark ettim, ben de aldım.
Luego noté que se sentó sobre la gomita Venus, y se la quité.
Dinlen, Venüs'üm.
Descansa, mi Venus.
O zaman anlamıştı ki kendi mahrem bölgesini... kendi Venüs Deltasını keşfetme arzusu, aslında bir kalıcılık arayıştan ibaretti. ... sonsuza kadar o mahrem yerinin gizemine bağlı kalmak istiyordu.
Entonces ella entendió que su búsqueda para encontrar su propio lugar secreto, su "Monte de Venus", era la búsqueda de su esencia, el deseo de unirse para siempre con esa parte oculta de sí misma.
Bu bir Venüs ve Mars tablosu.
Esta es una pintura de Venus y Marte.
Aşk gezegeni Venüs'ün güneşi aydan on kat daha çok yansıttığını biliyor muydun?
¿ Sabías que Venus, el planeta del amor... refleja el sol diez veces más que la luna?
Benimki de "Erkekler Mars'tan, Kadınlar Venüs'ten".
El mío es los Hombres son de Marte, las Mujeres son de Venus.
Venüs dizaynı.
Diseño Venus.
Venüs gezegeninin yörüngesinin her 6000 yılda bir geri alınması gerektiğini de saptamışlardı.
el ciclo de Venus con un margen de error de sólo un día en 6.000 años.
- Venus.
- Venus.
Venus!
¡ Venus!
İyi bir müjdeci.Venus akşam yıldızlarının en parlağı... ve dünyadaki aşkların hüküm süren gezegeni.
Venus es la más brillante de todas las estrellas del anochecer... y el planeta que rige el amor terrenal.
İyi iş çıkardın.
Cierto... VENUS POWER ¡ MAKE UP!
Hotaru. Setsuna.
( Poder de Venus ¡ Transformación!
Bu zavallı işçi kıza tüm birikimlerini kaybettiğimi mi söyleseydim?
¿ Decirle a la pobre Venus de la clase obrera que había perdido sus ahorros?
Mars'taki Utopia Planitia bahçeleri, Venüs'teki yer şekillendirme istasyonu, Yıdızfilosu Karargahı.
Ni los astilleros de la Planicie de Utopía en Marte ni las estaciones de Venus ni la base de la Flota.
"Niçin Venüs dediler?" dedi.
Me dijo : " ¿ Sabes por qué lo llaman Venus?
- Tamam mı, Venus? - Tamam, Steve.
- ¿ Estás lista, Venus?
O sırada birkaç aylığına atmosfer fırtınalarını gözlemlemek için... Venüs'e gitmiştim. O dönemde asteroitlerden kaçıyordum.
Después fui a Venus a aprender a pilotar entre tormentas atmosféricas y después pasé seis meses esquivando asteroides en Saturno.
Ama gördüğü şeyin sadece Venüs gezegeni olduğu kanıtlandı.
Pero se ha demostrado que sólo vio al planeta Venus.
Venüs dün gece en parlak konumundaydı.
Venus estaba en su punto de mayor brillo anoche.
Sen de muhtemelen gökyüzünde Venüs dışında bir şey gördüğünü sandın.
Probablemente pensó que vio algo en el cielo que no era Venus.
Ama seni temin ederim ki o Venüs'tü.
Pero le aseguro, era Venus.
Eğer dün gece gördüğün şeyin Venüs dışında bir şey olduğunu birilerine söyleyecek olursan cahilliğinle dalga geçmeyeceğim.
Su ignorancia científica me hace estremecer y yo no haría alarde de su ignorancia diciéndole a nadie que anoche vio algo que no era el planeta Venus.
Ben Venüs'ten, sen Mars'tan.
- Soy de Venus y tú de Marte.
3. sınıfta, herkes beni deli sandı, ama öğretmenimizin Venüs'ten falan geldiğine emindim.
En tercer grado, todos creían que yo estaba loco pero yo sabía que mi maestra era de Venus o algo.
Gaz termal bir cepte sıkıştı ve Venüs'ün ışığını kırdı.
Había gas atrapado en una bolsa termal y refractó la luz de Venus.
Venüsten kırılıp, gelen ve gaza dönüşen bir tür ışıktı ve bu yüzden de...
Fue una luz que Venus refractó tocó el gas de un pantano, y eso provocó la...
Bu akşam, Venüs moda gösterisi adına!
¡ Señoras y señores, esta noche por el nombre del show de moda'Venus'!
Yine şu "Venüs" kitabını mı okudun?
¿ Has vuelto a leer Venus?
Ayağın dorsal venus pleksusu?
¿ La vena dorsal del pie?
Venüs'ü Kuzey Yıldızı sandın.
Tu creías que Venus era la Estrella Del Norte.
Sanki sen venüstensin.
- Como si tú fueras de Venus...
Bu Venüs, gel ve Venediklileri mutlu et!
Es Venus... ¡ Ven a bendecir a los venecienos!
Zor bir gün geçirdiklerinde... karşı konulmaz, dokunulmaz Venüs birdenbire esnek bir bakireye dönüşebilir.
La irresistible, la inabordable Venus... que se transforma en una vírgen sumisa cuando tuvo un mal día.
Lyceum Konser Salonu Bijou Müzik ile beraber fantastik Avrupa turundan dönen Maxwell Demon ve Venus in Furs'ü gururla sunar!
en colaboración con Bijou Music, presenta, recién llegados de su triunfal gira europea, Maxwell Demon y The Venus in Furs.
Erkekler Marstan kadınlar Venus'tan geliyorsa, davulcular da Pluto'dandır.
Si los hombres son de Marte y las mujeres de Venus los baterías son de Plutón.
Venus'ün Doğuşu'nu canlı izlemek, müthiş bir şey. - Botticelli sever misin?
El Nacimiento de Rinos es maravilloso personalmente.
"Venere e Amore." "Venüs ve Eros."
"Veneridad y amor" "Venus y Eros"
Venüs demek.
- Venus.
Yakında şurada gözükmeli.
Que era un planeta entero llamado Venus que pronto ha de aparecer por ahí.
Livia, bir zamanlar Venedik'in en popüleriydi.
Livia reinaba en Venecia como una Venus.