Yahudiler tradutor Espanhol
1,752 parallel translation
Yahudiler, Alman vatandaşlıklarını kaybettiler. Savunmasızlar.
Los judíos perdieron la ciudadanía, no pueden defenderse.
Naziler, Yahudiler'i toplamaya basladiklarinda tereddüt etmedi.
Cuando los nazis reunieron a los judíos en la ciudad, él no dudó.
Oh Ağlama Duvarı Yahudiler için İsrail'deki en kutsal yerdir.
Es como el Muro de las Lamentaciones, el lugar sagrado donde rezan los judíos en Israel.
Avrupa'da sadece Müslümanlar sünnetli, bir de Yahudiler, tabii.
La verdad, solo los musulmanes en Europa, y los judíos, claro.
Siz Yahudiler, geçmişte size yapılanlara çok takıntılısınız. - Belki biraz boş verebilseniz, göreceksiniz ki...
Ustedes, los judíos, siempre obsesionados con lo que les hicieron en el pasado si pasaran de él un poco
Hayır, hayır, hayır! Bütün Yahudiler, İsrailli değildir. "İsraillilik", İsrail'le ilgili bir şey.
No, no, no, de hecho no todos los judíos somos israelitas, israelita tiene relacion con israel directamente.
Dünyadaki bütün Yahudiler'i kurtarmaya gitmiştin, biri hariç.
O sea, te vas a salvar a todos los judíos del mundo pero no te podés quedar para salvar a uno.
Siz Yahudiler her zaman memeleri mi düşünürsünüz?
¿ Es en lo único que piensan ustedes los Judíos, en tetas?
- Yahudiler asla aptal değillerdi.
- Los judíos nunca fueron tontos.
Ama her seferinde, omuz silkip geçtim. Çünkü biz Yahudiler, zulüm görmeye alışığız.
Y yo lo soporté encogiéndome pacientemente de hombros, pues el sufrimiento es el emblema de nuestra raza.
Bu insanlar evde mi? Evet, evdeler. - Yahudiler mi?
¿ Están esos tontos en casa?
Yahudiler'le ilgili bir derdim yok.
No me parece, ya que no tengo problemas con los judíos.
Varşova'dan kaçırılmış film. Yahudiler Almanlara 6 hafta direniyor.
Una cinta sacada del gueto de Varsovia donde los judíos resisten al ejército alemán por 6 semanas.
Vichy yokmuş, Yahudiler toplanmıyormuş gibi yapıyor.
Finge que Vichy no existe y los judíos no son perseguidos.
"Amerikalıyım ben olum Amerikalı. Bütün kaçak yabancıların götüne koyayım" demeye başladı ki kulaklarım dikleşti. Çünkü biliyorum ki sırada zenciler ve yahudiler var.
"soy americano, a la mierda los inmigrantes ilegales" entonces empecé a escuchar porque sé que luego venían los negros y los judíos
Ari çftler hala yahudiler için mi çalışıyor?
¿ Todavía un par de Arios trabajando para unos judíos?
ortalık yahudiler için pek de iyi değil, di mi?
¿ Hoy no es hoy nada bueno ser judío, verdad?
belki yahudiler hakkında bir politika değişikliğine gidilebilir?
¿ Hay un cambio de política con relación a los judíos?
yahudiler için çalışan 2 alman, ha?
¿ Ambos alemanes trabajando para los judíos, no?
yani yahudiler için çalışmak nasıl bişi?
¿ Trabajar para un judío?
neden yahudiler?
¿ Porque los judíos?
- yahudiler mi?
- ¿ judíos?
Sayın Gauleiter bazı söylentiler var... Papa yakın bir zamanda Yahudiler ile ilgili bir bildiri yayınlayacakmış.
- Jefe Político hay un rumor... dicen que el Papa decidirá sobre el problema judío.
Yahudiler çalışmak istemiyor.
Los Judíos no quieren trabajar.
Araplar, Yahudiler, Ruslar, Bulgarlar...
¡ Árabes, Judíos, Rusos, Búlgaros!
Yahudiler burada, Araplar orada.
Los judíos aquí, los Árabes allí.
1940'ların başlarında... yahudiler gelmeye başladı.
A principios de los años 40, a partir de 1942, los judíos comenzaron a llegar.
Başka bir ifadeyle, İsrail'deki bütün yahudiler... akıllarını kaybetmişti!
Es decir, que todos los judíos de Israel ¡ enloquecieron!
Yahudiler ile Filistinliler arasında çatışma çıktı.
Luchaban israelíes y palestinos.
"Yahudiler, hiçbir şey için suçlanacak insanlar değildir."
"Los Judíos no deben ser culpados por nada. -"
Duyduğuma göre Yahudiler bize casusluk yapmamız karşılığında... iş ve am veriyorlarmış
Dicen que los judíos nos dan trabajo y mujeres para que espiemos para ellos.
Yahudiler hakkında konuşma, koca g.tlü!
¡ No hables de los judíos, culo gordo!
Yahudiler İsa'ya bunu nasıl yapar?
¿ Cómo pudieron los judíos hacerle eso a Jesús?
Peki yahudiler bunu nasıl düzeltebilir?
¿ Pero cómo pueden mejorar las cosas los judíos?
Juden! ( yahudiler )
¡ Judíos!
- Yahudiler, sanırım.
- Supongo que los judíos.
Yahudiler için.
Para Judíos.
Amerikan Kızılderililerinde işler nasıl yürüyor bilmiyorum ama Yahudiler genelde başka bir adamın eşine vajinası hakkında soru sormaz.
No sé cómo es entre los indígenas, pero los judíos generalmente no les preguntan sobre la vagina a las esposas de otros.
Mesela Yahudiler bar ya da bat mitzvah düzenler.
Los judíos, por ejemplo tienen su bar o bat mitzvah.
Chino'da da Yahudiler var.
Había judíos en Chino.
Yahudiler domuz yemez sanıyordum.
Pensaba que los judíos no comían cerdo.
Yahudiler hakkında hiçbir şey bilmiyorsun koca göt!
¡ Tú no sabes nada sobre los judíos, culo gordo!
Yahudiler itfaiyeci olamaz.
Los judíos no pueden ser bomberos.
Artık Yahudiler Yılbaşının kontrolünü ilk ve son defa ele geçirecek!
- ¡ Sí, sí! , ahora los judíos controlaremos la navidad
Clara dedi ki, dik dur... Yahudiler.
Clara dijo... enfrenta a... a los judíos.
Eğer Tutkuyu izleseydin, cehennemin yahudiler için ayrıldığını bilirdin. Ve İsayı kabul etmeyen diğerleri...
Si la hubieras visto sabrías que el infierno está reservado para los Judíos y todos los que no aceptan a Cristo.
Lordum, bin dönüm toprak ve yüz aile. Hıristiyanlar, Yahudiler, Müslümanlar.
Mi señor, tienes 1000 acres, 100 familias cristianos, judíos, musulmanes.
Dikkat! Sarı yıldızı olan Yahudiler dışarı çıksın
¡ Bajan los que tengan la estrella amarilla!
Yahudiler!
¡ Judíos!
İğrenç Yahudiler!
¡ Judíos apestosos!
burda kayıt olmayan yahudiler var mı?
¿ Vive aquí, sin declarar?