Yı seviyor tradutor Espanhol
3,222 parallel translation
Ama Amerika'yı seviyor. Ne dediğimi anlıyor musun?
Pero ama a Norteamérica.
Ve bunu 20 yıl önce söylemişti ve film ölmedi çünkü insanlar hala filmle çekim yapmayı seviyor ve hala çok güzel gözüküyor.
Y lo dijo hace 20 años, y el film no ha muerto, porque a la gente todavía le gusta... filmar en película, porque tiene un aspecto increíblemente hermoso.
Zoya, yazar Manish Chandra'yı seviyor.
A Zoya le gusta ese escritor, Manish Chandra.
Dünyayı seviyor, kendinden nefret ediyor. Şaşırtıcı derecede iyi bir dansçı ve sigara tiryakisi bir vegana göre bazı şeyler yani.
Que ame el mundo, se odie a sí mismo, así que algo entre un vegetariano recalcitrante y un sorprendentemente buen bailarín.
Carol delinin teki evet, ama kızını seviyor.
Y Carol está loca, pero ella quiere a su hija.
Yani, o Louis'i seviyor ve o bir prenses artık.
Me refiero ella ama a Louis, y ahora es una princesa.
Bu şirketle her ne yapıyorsan ve hangi nedenden dolayı yapıyorsan, bilmelisin ki kızın seni çaresizce seviyor ve senin de onu sevmene çaresizce muhtaç.
Cualquier cosa que estés haciendo con esta compañía y por cualquier razón, quiero que recuerdes que tu hija te quiere desesperadamente y desesperadamente necesita que la quieras.
Zahmet vermek istemem ama, kızım Margot tasarımlarınızı çok seviyor eve imzanızı almadan dönersem hiç susmayacak.
No es mi intención imponerme, pero mi hija Margot adora tu ropa, y nunca dejara de reprochármelo si no voy a casa con un autógrafo.
Seni ve bu çocukları herşeyden daha çok seviyor.
El te quiere a ti y a esos chicos más que a nada.
Ve sorun değil çünkü o seni çok seviyor.
Y está perfecto, porque te quiere con locura.
Ve herkes beni seviyor.
Y todo el mundo me quiere.
Ve, evet, belki de Nathan'la kıyaslandığında daha sıradan bir adam ama beni seviyor.
Y, sí, puede ser menos extraordinario en algunas cosas que Nathan, pero me ama. Al menos mantén la mente abierta.
Söylemek istediğim, Blaine'i seviyorum, Blaine de beni seviyor ama şu sıralarda mesajlarıyla yüzümü kızarttığı söylenemez.
El punto es : quiero a Blaine y, y Blaine me quiere, pero no hace exactamente que me sonroje con sus mensajes ahora mismo.
Gün batımlarını ve plajda uzun yürüyüşleri seviyor.
Y le gustan las puestas de sol y los largos paseos por la playa.
Bu porno yıldızı seni seviyor.
La estrella porno que te ama.
Düşünüyor, yaratıyor, hatırlıyor ve seviyor.
Piensa, crea, recuerda y ama.
Elitlere karşıt, aşırı sağcı geylerden nefret ediyor ve çocukların okulda dua etmesini seviyor. - Abby.
Está contra el aborto, a favor de las armas, odia los gays, y le gusta que los niños oren en la escuela.
Askeri, aksiyonlu savaş filmlerini ve gençlere yönelik yapıIan korku filmlerini seviyor.
Prefiere películas bélicas con mucha acción y... Pelis de terror para adolescentes.
- Babasını seviyor ve ondan bir seçim yapmasını isteyemezdim.
Él ama a su padre, y no podía pedirle que escogiese.
Onu çok uzun zamandır tanıyorum. Bütün o bisiklet gibi saçmalıkları da seviyor.
Lo conozco desde siempre, y le gusta montar en bici y todas esas tonterías.
Katilimiz tek bir tip kız ve tek bir tip cinayet seviyor.
A nuestro asesino le gusta un tipo de chica y un tipo de asesinato.
Onu çok seviyor ve ona göz kulak oluyordu
Lo ama y se encarga de él.
* Ve l.B. Mayer duygusallığı seviyor * * O yüzden MGM yapıyor harika vals *
* Y L. B. Mayer adora su empalago * * así que la MGM hizo "El Gran Vals" *
Ayrıca onu seven takipçileri var, halkta onu seviyor.
Además tiene compinches muy leales y ayuda el hecho de que el público le quiere.
Onlar da beni seviyor gibi.
Y parece que yo les gusto a ellos, así que...
Çünkü seni seviyor ve böylece senin yakınında olabilecek.
Porque te quiere... y de este modo puede estar cerca de ti.
Veya göz ardı etti, çünkü karısını seviyor, ve ömrünü onunla geçirmek istiyor.
O prefirió ignorarlo, porque ama a su esposa y quiere pasar su vida con ella.
Çünkü yeni bir başlangıç yapma fikrini seviyor.
¿ Y por qué piensa que es así? Porque le gusta la idea de empezar de nuevo.
Ayrıca sana koçluk yapmayı da seviyor.
Y le encanta entrenarte.
- Duyduğum için olamaz. Çünkü sen duyuyorsun ve seni seviyor.
- No puede ser porque yo escucho... porque tú escuchas y ella te ama.
Ayrıca hemşireler de seni seviyor.
Y las enfermeras te adoran.
Ve büyükannesi onu çok ama çok seviyor.
Y su abuela lo quiere mucho.
Charles Bronson filmlerini seviyor muydun?
¿ Y te encantaban las películas de Charles Bronson?
Erkek görmek hoşuna gidiyor. Görülmeyi, bakıldığını hissetmeyi seviyor.
A ella le encanta mostrarse Y estar bella.
Ve lanet olası karımın aşkına o körolasıca bok yığınını ölümüne seviyor gözüküyorum.
Y por el bien de mi esposa, finjo amar un montón a ese cabrón desgraciado.
Sonra da uzun bir süre bu hiç yasanmamis gibi davrandin hatta baska insanlarla çikarken bile çok garip davrandin. Ama bir gün, bir gün geldi ve senin gibi birisinin asla benim gibi bir inegi sevmeyecegine emin oldugum da sen geldin sana beni seviyor musun diye sordum.
Y después finjimos que no había ocurrido y nos incómodo una y otra vez e incluso salimos con otras personas, pero un día, un día cuando estaba seguro... que nunca querrías a un tonto como yo, viniste... y te pregunté si me querías.
Ben de onu seviyor ve ona değer veriyorum.
Yo también la quiero y me preocupo por ella.
O bir şey ve kim olduğunu seviyor
Es algo, y le gusta quien es.
Anneni ve babanı seviyor musun?
¿ Amas a papá y mamá?
Korkma, Tanrı yanında. Tanrı bütün çocuklarını seviyor.
No tengas miedo, porque Dios está cerca, y Dios ama a todos sus hijos...
Red Bull ve Mountain Dew içmeyi seviyor.
Y le gusta beber Red Bull y Mountain Dew.
Neil kelepçelenmeyi ve eldivenlerle sürüklenmeyi seviyor.
A Neil le gusta ser esposado y pajeado con guantes. - ¿ De verdad?
O bir büyükanne, bir köpeği var, ve ton balığını mayonezsiz seviyor.
Es abuela, tiene un perro, y le gusta el atún sin mayonesa.
Huzur evi sakinleri de onu çok seviyor ve belli ki akıllı ve çalışkan bir genç kız.
Y los residentes la quieren y es claramente una señorita meticulosa.
Uyuşturucuyu seviyorum, onlar da beni seviyor.
Amo a mis drogas, y ellas me aman a mí.
Burada herkes seni seviyor ve başarılı olmanı istiyor.
Aquí todo el mundo te adora y quieren que tengas éxito.
Walden Schmidt'in Walden Bridget'i Seviyor Şirketi yönetim kurulu başkanlığından alınmasını ve tüm mali kararların yönetim kurulunun çoğunluk oyu ile alınmasını öneriyorum.
Ahora, quiero proponer el cese de Walden Schmidt como presidente de la compañía "Walden quiere a Bridget", y de aquí en adelante todas las decisiones financieras serán sometidas a la votación de la junta.
- O da seni seviyor.
Y él te quiere.
Japon kültürünü oldukça seviyor ve düşündüm ki senle gitmek isteyebilir... şeye.
Él disfruta mucho de la cultura japonesa, y pensé que podría ir contigo a esa cosa.
Ayrıca tıpkı Sandy'nin düdükleyiş tarzı gibi hızlı ve ahlaksızca seviyor.
Además, le gusta rápido y sucio y así es como anda Sandy.
Biz bir klüpte 60 kişi istedik. Hayvanat bahçesinde 300 insan ağırlıyoruz. Çünkü annen fil seviyor.
Queríamos 60 personas en un club, y ya tenemos 300 personas en el zoológico porque a tu madre le gustan los elefantes.
yı seviyorum 97
yi seviyorum 54
yi seviyor 31
seviyorum 294
seviyorum seni 25
seviyor 62
seviyorsun 32
seviyor musun 64
yı severim 25
yi severim 23
yi seviyorum 54
yi seviyor 31
seviyorum 294
seviyorum seni 25
seviyor 62
seviyorsun 32
seviyor musun 64
yı severim 25
yi severim 23