English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ Ö ] / Ölürüz

Ölürüz tradutor Espanhol

1,472 parallel translation
Onu bütün yol boyunca taşıyamayız. Eğer derhal bu ormandan çıkmazsak hepimiz ölürüz.
Si no salimos de aquí ahora mismo todos vamos a morir.
- Ölürüz!
- ¡ Nos matarán!
Burada kalırsan ikimiz de ölürüz.
Si nos quedamos, moriremos los dos.
Sam, burada kalırsak ölürüz.
Sam, si nos quedamos, estamos muertos.
İş yerinde gevşeklik yaparlarsa, açlıktan ölürüz.
Introducid el más pequeño grano de arena en los engranajes de la fábrica. Y es el hambre para los trabajadores.
Hepimiz ölürüz.
Moriremos todos.
Kapıyı açarsan hepimiz ölürüz.
Si abre, la mato.
İçeri giremezsek, hepimiz ölürüz!
¡ Si no logramos entrar, todos moriremos!
Ya genişleriz ya ölürüz.
Nos expandimos o nos morimos.
Eğer gidersem, birlikte ölürüz.
Si salgo allá afuera, moriremos las dos.
Bakın belki savaşta ölürüz ama en azından mücadele etmiş oluruz ve başarırsak itibarımız artar.
Aunque debamos morir en la batalla. Al menos lo habréis intentado. Y si lo hacemos lo haremos con valor.
Silahı bırak yoksa hepimiz ölürüz.
Suelta el arma o todos moriremos.
burda kalırsak ölürüz.
Estamos muertos si nos quedamos.
Son zamanlarda biraz tuhaflaştın. Nerede ölürüz kim bilebilir ki!
Lo malo es que seas un poco extravagante si no, tú y yo, ¡ quién sabe adónde llegaríamos!
- Dawn ben... ve öyle de kalmalı yoksa ölürüz.
Y necesita quedarse asi o estamos muertos
Gerçi Tony'nin kilo vermesi lazım. Ama onu bulana kadar hepimiz açlıktan ölürüz.
No es que Tony no deba bajar algo de peso pero nos moriríamos del hambre antes de que eso suceda.
Beni öldürürsen, hepimiz ölürüz.
Si me matan ahora, todos moriremos.
Ya Ori'a tapar ya da ölürüz.
Debemos adorar a los Ori o morir.
Ben hiç- - Onu kırarsak, o zaman gerçekten, ölürüz.
Vale, está bien, porque si algo le pasa estamos completamente muertos.
O yüzden iki eski asker olarak inşallah yatakta ölürüz.
Ese es el motivo por el cual somos dos viejos soldados tal vez destinados a morir en una cama.
Eğer iki dakika içinde, ön kapıdan bu çantayla çıkmazsam, ikimiz de ölürüz.
Si no salgo con ese maletín en dos minutos, moriremos los dos.
En ufak hatada ölürüz.
El error más leve y estaremos muertos.
Hemen çık, yoksa hepimiz ölürüz!
¡ Salga ahora o todos moriremos!
Hepimiz içten içe biraz ölürüz, Bones.
Todos morimos un poco, "Huesos"
her ateşte, biraz daha ölürüz.
Con cada disparo, todos morimos un poco.
Kazanırız ya da ölürüz.
- Vencemos o morimos.
Yoksa hepimiz bugün burada ölürüz.
O todos moriremos aquí hoy.
O zaman da utancımızdan ölürüz.
¿ Y morirnos de la vergüenza?
Yaşarız ya da ölürüz, seçim senin.
Vivimos o morimos, es tu decisión.
- Ya dediğimi yaparsın ya da ölürüz.
- Lo hacemos o morimos.
Eğer yaparsam ikimiz de ölürüz.
Hago eso, y morimos.
Hepimiz ölürüz
Todos moriremos.
Yani biz itfaiyeciler yanarız, yere yıkılırız ve bazen ölürüz ama polisler haftanın her günü vuruluyor.
Los bomberos se queman, a nosotros nos golpean. A veces hasta nos matan. Pero los policias son baleados cada maldito dia de la semana.
Yaşarız ya da ölürüz, seçim senin.
Vivimos o morimos, tú eliges.
Babalık geri dönerse hepimiz ölürüz.
Por favor. - Está bien, David.
İzin verirsem, hepimiz ölürüz!
Si lo hago, ¡ todos morimos!
Ve eğer o tetiği çekersen, ikimiz de ölürüz.
Y si jalas ese gatillo, ambos morimos.
Eşit olarak yaşayamıyorsak en azından eşit olarak ölürüz.
Si no podemos vivir como iguales, al menos podemos morir como iguales.
Denesene, birlikte ölürüz.
Inténtalo. Moriremos juntos.
- Ölürüz.
- Moriremos.
" işte o zaman ölürüz.
" Sólo tú nos conocías.
- Ne anlamı var? Eğer onlarla tartışırsan, hepimiz ölürüz.
Es inútil. ¡ Si sigues discutiendo con ellos, moriremos todos!
Parayı masaya koyduğun anda, ölürüz, anladın, değil mi?
Sabes que al minuto de poner el dinero en la mesa estaremos muertos, ¿ cierto?
Ayrıca eğer hiç para getirmediysen, yine ölürüz, değil mi?
¿ Y que si no traes nada de dinero, también estaremos muertos?
Evet, meraktan ölürüz yoksa.
Sí, por favor, háznoslo saber.
Evet, artık böylece güzel kokulu bir otel odasında açlıktan ölürüz.
Sí, podremos morirnos de hambre en una habitación de hotel perfumada.
Ya da kafamızı kaybedersek ölürüz.
O podemos perder nuestra cabeza.
Eğer buradan çıkamazsak biz de ölürüz.
También moriremos, a menos que salgamos.
Bay Wolfe, günün sonunda birbirimize kenetlenmezsek, yalnız ölürüz.
Sr. Wolfe, al final del día Si no sabemos como convivir, moriremos solos
- Ya da ölürüz. Onda hoşuma giden bir şey var. Senin tam tersin.
Hay algo de él que me gusta, es completamente diferente a tú
- O zamana kadar ölürüz.
- Podríamos estar muertos para entonces.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]