Önumuzdeki tradutor Espanhol
21 parallel translation
En azından önumuzdeki 5 dakika arkadaşımızın dönuşune sevinmek istiyorum.
Bueno, durante cinco minutos, me gustaría disfrutar del hecho de que nuestra amiga está de vuelta.
FİNANSÇILAR ÖNÜMÜZDEKİ YILKİ PİYASAYI UMUT VERİCİ BULUYORLAR
financiero predice MEJORA comercial PARA EL próximo AÑO
3 YAŞ ATLAR YARIŞI ÖNÜMÜZDEKİ PAZAR KOŞULACAK
American Airlines Astrojet, vuelo 3 a Los Angeles... embarcando por puerta 6.
- Onumuzdeki hafta gorusuruz
- Te veo la próxima semana.
ONUMUZDEKi MAC iCiN. KASETLERi ANALiZ ETMESiNi iSTEDiM ONDAN.
Le pedi que lo analice por mi.
ONUMUZDEKi SENE KIDEMLi BASLARSIN.
Vas a empezar de nuevo como un señor.
Bunun hakkinda bir seyler okumustum onumuzdeki 10 yilin teknolojisi.
Leí algo sobre eso. Disponible solo dentro de una década.
Onumuzdeki sali gunku randevumuzu dort gozle bekliyorum.
Aunque espero con ganas nuestra cita del martes.
sadece hatirlatmak isterim onumuzdeki hafta seni iyi gormek istiyorum
Quiero recordarte que tienes que verte de lo mejor las próximas semanas.
" Adam.karisini.onumuzdeki.uc.sene.icin...
Hombreobligaasumujer avestircomobasura... lospróximos3años. com
" BU MAÇ GERİDE KALDI, ÖNÜMÜZDEKİ MAÇLARA...
"Rechaza, derrota y surge".
"BU MAÇ GERİDE KALDI, ÖNÜMÜZDEKİ MAÇLARA BAKACAĞIZ."
"Rechaza, derrota y surge en las alas de la victoria". Es el vestuario.
Onumuzdeki bir kac hafta icinde sonuc alinmali, ama bu arada, arabayi cikarmamiz lazim.
Deberiamos tener los resultados en dos semanas, pero mientras tanto debe dejar el coche fuera.
ÖNÜMÜZDEKİ GO, ben SİZE yetişirim.
¡ Adelante! Te alcanzaré a ti...
Biliyor musun, onumuzdeki Ekim'de emekliye ayriliyorum.
No estoy segura de que lo sepa Aleksandra, pero me iré de aquí en octubre.
En azindan onumuzdeki sis perdei kalkti.
Al menos le ha bajado los humos.
Onumuzdeki meselenin gecmesi icin 4 oy gerekiyor.
- Muy bien. El asunto ante nosotros nos requiere una mayoría de 4 votos para aprobarse.
Gemilerimin onumuzdeki dolunaya kadar hazirlanmasini bekliyorum ve savascilarim da silahlanip, toplanmis olsunlar.
Espero que mis barcos estén abastecidos para la próxima luna llena, y todos mis guerreros estén armados y reunidos.
Belki insanlar Joe'ya inanırlar, belki inanmazlar fakat para kazanmak yerine, onumuzdeki bes yıl boyunca kendini mahkeme onunde savunursun.
Quizás la gente le crea a Joe, quizás no, pero en lugar de ganar dinero, vas a estar defendiéndote en tribunales durante los próximos cinco años.
Hey, onumuzdeki haftaya kadar evde kalma iznimiz var.
Oye, tenemos permiso para quedarnos en la casa hasta la semana que viene.