Şub tradutor Espanhol
1,147 parallel translation
Şub kızı tanıyor musun?
- ¿ Sabes acerca de esa chica?
Orada sadece ışık hızının altında uçabilirsin.
Sólo se puede volar por él a velocidad sub-luz.
Peki bu bahsettikleri 8-8-8-8-8 hesabı ne?
- Bueno, pero ¿ qué es la sub-cuenta 88888?
Böyle bir sürü alt kültür kişiler var bu nazi boklarını biriktiren.
Hay toda una sub-cultura de gente que colecciona mierdas Nazi.
Mini denizaltıyı kullanarak hava kilidi duvarından kaçmaya çalışacaktır. Ancak kısa bir süre sonra Trotsky buraya gelecek.
Va a tratar de usar el mini sub para abrir la pared de presión... pero Trotsky llegará pronto.
Mini denizaltı ile kaçtığımız sırada dış duvar nasıl açıldı?
Escapamos en el mini sub... ¿ Cómo abrió la pared exterior?
Ortada çok fazla alt üst lafı dolanıyor, Richard.
Richard, hay muchos "sobre" y "sub" en esto. Mi punto es :
Talihsiz yan ürün olarak bazı küçük türbülanslar oluyor.
Alguna turbulencia menor es un sub-producto desafortunado
O şey atomdan da küçük parçalara ayrılacak, John.
Es una desintegración sub-atómica, John.
Moya gibi Leviathanların sahip olmadığı bir alt sistem.
Un sub-sistema que los Leviatanes como Moya no tienen.
Latince cinas yapmıştım. "Semper ubi sub ubi- -"
Es un juego de palabras en latín : "Semper ubi sub ubi".
Halüsünasyon değildi. Şimdi, molekülaltı taramayı başlat.
Ahora, haz una exploración sub-molecular.
- Arkadaşlarından biri ölmeli.
Cuando crecen mucho, los echamos a las sub-alcantarillas.
- Kader, zalim ve katıdır.
Dicen que vive una raza sub-mutante.
Bahisler açılmıştır!
Es una leyenda sub-urbana.
İki kat aşağıda. Bodrumun altına tünelden geçiş var.
Hacia abajo dos pisos, el túnel lo lleva al sub sótano.
Yedek lazım.
Necesito un sub.
Karinda gir, gir, gir.
Karinda, sub, sub, sub.
Ve işte yedekler.
Y aquí vienen los sub.
Yedeklerin oynama şansı bulması güzel.
Es agradable ver que los sub Tengan una oportunidad de jugar.
Viking ocağı ve orada da ikiz dolabım var.
Tengo también un horno Viking, un refrigerador Sub-Z.
Kim kaos içinde yaşamak ister ki?
Nosotros los de los Sub-Comités les sostenemos porque ellos representan al pueblo, pero hay algo en contradicción. ¿ así pues qué va a ocurrir?
Belediye Binası Meydanı şu an insanlarla dolup taşmakta.
¿ Nosotros, el Comité de Seguridad Pública, los Sub-Comités?
1871'de bu Komite'den bahsetmek kötü anıları canlandırmaktaydı.
Pero el problema real es que el Comité Central y los Sub-Comités siempre dan contra-órdenes
Komünal TV'nin yazı işleri kadrosu olumsuz tepkilerden korktuğu için Père Duchêne'de çıkan 28 Mart tarihli yazıdan bahsetmemeye karar verdi.
Te refieres a los miembros del Sub-Comité que vienen de nuestro vecindario. ¿ No reconoces su autoridad?
Çözüm üretmek ve önerilerde bulunmak önemlidir.
Seguridad Pública, Sub-Comité, etc?
Açıkçası, bu Komite'den bahsetmeye niyetimiz yok, çünkü Komün üyelerinin Kamu Güvenliği Komitesi kurmaya hiç mi hiç niyetleri yok.
Eso es malo. Y el Sub-Comité estaba con nosotros cuando tomamos el poder.
Bu biraz şaibeli. İnsanların kendi fikirlerini ifade etmesini sağlamayı amaçladık.
El Sub-Comité nos ha llevado a donde estamos hoy, una situación... no solo más allá de nosotros, sino cada vez más difícil en el terreno militar.
Bildiğimiz bir alt dünya yaratığına benziyor mu?
¿ Esto encaja con el perfil de algun Sub-T que conozca?
Alt T-67112.
Sub-T 67119.
Yarı kapalı korunan frekans.
Con un campo de frecuencia sub-pulso
Kaba ve abartılı bir geçit töreni havası var ama...
Bueno, sí tiene una cierta sub-matizada sobre-moldeado...
Kimse Sub-Zero'yu yenemez.
Nadie vence a Sub-Zero.
Faz jeneratörünün alt uzay alanını yansıtması için...
Para poder reflejar el campo sub-espacial del generador fásico...
20 $, ayrıca bir de köfte.
Veinte, además de una albóndiga sub.
İş için 10 $ ve yarım köfte ödüyorlar. Burada bu güzel anlaşmadaki hakkımdan feragat ediyorum.
Empleo paga Bucks 10 y la otra mitad una albóndiga sub... así que estoy missin'fuera en una bonita dulce tratar aquí.
Ve köftenin yarısını.
Y un medio sub albóndiga.
Bu soruşturmayı ben yürütüyorsam ona bilim kurgu hikayesi anlatmadan önce beni uyarmanı beklerdim.
Si voy a trabajar en este caso, le agradecería que me avise antes de contarle al Sub-Director alguna otra historia de ciencia-ficción.
Yeni Genel Müdür yardımcısı.
Nuestro flamante nuevo sub-director.
Müzenizdeki bir silah... ele geçirilen bir denizaltıdan kod kitabıyla serbest bırakılan, tek gözlü patronun yada senin.
Una pistola de tu museo Liberada de un sub alemán con el libro de códigos
Harvard, MIT, biyokimya mühendisliğinde yüksek lisans subatomik fizik yüksek lisansını yapmış
Harvard, MIT, postgrado en bioquímica. Laboratorio de Física Atómica y Física sub-atómica.
Trimball, sandviçini görelim.
Trimball, veamos tu sub.
Sınıfının başı, ve tezi olarak bir parti sandviçi yaptı.
Es el mejor de su clase, y para su tesis hizo un sub de fiesta.
Heston, parti sandviçi nerede?
Heston, ¿ Dónde está tu sub de fiesta?
Yükseleceğini söylemiştim.
¡ La Bolsa ha sub ¡ do!
Ama sen anneni aptal sandın.
Ya te dije que sub ¡ ría.
Üzgünüm, bu Komutan Charles Tucker lll.
Lo siento, este es el Comandante Charles Tucker III. Sub-Comandante T'Pol...
Jeotermal şaftların endoğusundaki altkısımda.
La sub sección más al este... por las salidas geotermales.
Daha gelişmiş bir Sub-Vocal Transmitter!
¡ Una modificación Sub-Vocal del transmisor!
Tyr, maksimum PSL.
Tyr, máxima velocidad sub luz.
Peki, üç zıplamamız var sonra dediğim gibi, bir kaç saat ve en sonunda.
Bueno, tenemos tres saltos y un trecho a sub-luz, Yo diría que, un par de horas, por lo menos.