English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Borden

Borden tradutor Francês

378 parallel translation
Belki beni hatırlıyorsunuzdur. Bir duruşmada sizin için tanıklık yapmıştım.
J'étais témoin dans l'affaire du testament Borden.
Ama orada olmazsak, cevap teslim edilemez, değil mi? Lizzie Borden baltasını kullanamaz.
Mais si nous n'y sommes pas, sa bombe n'éclatera pas!
Ben Lizzie Borden değilim.
Je ne suis pas Lizzie Borden.
İlaç güvenlik bölümümüzden Bayan Katherine Borden detaylar üzerinde çalıştı.
Mlle Katherine Borden de notre département de la sécurité a élaboré les détails.
Bayan Borden'a istediği şeyi yaptırırsa servet yapmaya başlamaz mı?
S'il obtient ce qu'il veut de Mlle Borden, il se fera une fortune, n'est-ce pas?
- Katherine Borden sen misin?
- Vous êtes Katherine Borden?
Bayan Borden benim arkadaşım.
Mlle Borden est une amie.
Borden.
Borden.
Bay Fletcher, telefondaki Katherine Borden.
M. Fletcher, c'est Katherine Borden.
Simonson, Borden ve Santini firmasının büyük ortağı.
Borden et Santini.
Bu benim meslektaşım, Dr. Anita Borden.
- Mon associée, le Dr Anita Borden.
Banim yayımcım, Chuch Whelan, Dr. Anita Borden.
Mon éditeur, Chuck Whelan. Le Dr Anita Borden.
Dr. Borden?
Dr Borden?
Dr. Borden çok yardımcı oldu.
Le Dr Borden m'a bien aidé.
Sizi Dr. Borden'in oraya arabasıyla götürdüğünü biliyorum.
Vous êtes venu avec le Dr Borden.
Ve sanırım Dr. Borden'le tanıştınız.
Vous connaissez déjà le Dr Borden.
Dr. Borden onu teyit edebilir.
Le Dr Borden peut le confirmer.
Dr. Borden cinayet zamanını teyit edemez.
Ce que le Dr Borden ne peut confirmer, c'est l'heure du meurtre.
# Lizzie Borden aldı eline baltayı ve indirdi annesine 40 darbeyi.
Lizzie Borden donna à sa mère 40 coups de hache.
Borden, sakin ol.
Borden, du calme.
Borden, LPCl'nin devreye girdiği an beni uyar.
Borden, tu me fais signe quand l'injection arrive.
Borden, biraz su örneği al ve sağlık analizine gönder.
Borden, fais analyser des échantillons de l'eau.
Cinayet kurbanım olacaksın, Bart okulumuzun düzenlediği Lizzie Borden oyununda. Başrolü Martin Prince, Lizzie rolünde oynayacak.
Bart, tu seras la victime d'un meurtre dans le film Lizzie Borden où Martin Prince joue Lizzie.
Kocaman beyaz... beyaz bir Borden kamyonu.
C'était un camion-laitier.
Bir kamyoncu onun vitesini parçaladı tam Borden'ın üstünde ve durdurdu. Tam iki metre önümde durdu.
Un semi-remorque percute de plein fouet le camion et l'arrête tout net.
Peki Lizzie Borden?
- Elle a été acquittée
Lizzie Borden'ı duymuş muydun? Ailesini bir baltayla öldürmüştü.
Comme Lizzie Borden, qui a tué ses parents à la hache.
Lizzie Borden da öyleydi ve annesi Mezunlar Derneği'nin başkanı değil.
Comme Lucrèce Borgia... et sa mère n'était pas présidente des Anciennes Elèves.
Lizzie Borden, baltalı katil ;
Lizzie Borden, tueur à la hache.
- Lizzie Borden.
- Comme Lizzie Borden.
Bu gerçekten Lizzie Borden'ın baltası mı? Evet.
La hache de Lizzie Borden?
Bordan, Zeke Borden.
Borden, Borden Zeke.
Bugün buraya Bay Borden isminde birisi geldi mi? O mu?
Est-ce qu'un Borden a été reçu aujourd'hui?
Bay Borden'in akrabası mısınız?
Banks. Etes-vous un proche de M. Borden?
Mr. Borden beklenmeyen bir reaksyon gösterdi. Ona ağrı kesici verdik.
Borden a fait une réaction étrange aux anti-douleurs qui lui ont été donné.
Bay Angier'in boğulmasını izliyordu.
C'était Borden, qui regardait M. Angier se noyer.
Borden aradan sonra tankı gizli kapağın altına koymuş olmalı.
Borden l'aura mise sous la trappe après.
Sizce Bay Borden kimse fark etmeden tankın yerini nasıl değiştirebildi?
Comment l'aurait-il mise sous la trappe, sans éveiller l'attention?
Durumunuzu anlıyorum ama Alfred Borden'ın hayatı tehlikede.
Je comprends votre dilemme, mais Alfred Borden encourt la mort.
Ona Borden'ın ancak onu ötekilerle dışarı salarsam ortadan kaybolacağını söyledim.
Moi, je dis que Borden pourra disparaître que si je le livre à ses codétenus.
Bay Borden.
C'est votre secret que je veux, M. Borden.
Colorado yolculuğumun son durağı olsa bile Borden'ın sırlarının geri kalanını çözmek çok daha uzun sürecek.
Même si le Colorado est le but de mon périple, il me faudra bien plus de temps pour démêler le reste des secrets de Borden.
3 Nisan 1897 günündeki yazısında Orpheum Tiyatrosu'ndaki bir gösterisini anlatıyor.
Le journal de Borden, à la date du 3 avril 1897, décrit un spectacle à l'Orpheum.
Borden başyapıtını bulduysa onu sadece kendisi yapmaya hazır olabilir.
Si M. Borden tient son chef-d'œuvre, qui s'y frottera?
hayır dedi.
Borden, il a dit non.
Borden bunu anında fark etti.
Borden l'a vu tout de suite, moi...
Lizzie Borden.
Lizzie Borden.
Balta kullanan bir kadın düşünemiyorum.
- Lizzie Borden
Lizzie lanet olası.
Putain, Lizzie Borden!
Sigorta memurunun adı var mı?
Stanley Borden.
Borden, Zeke.
Borden, Zeke.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]