Bridget tradutor Francês
1,337 parallel translation
Bridget, ne yapıyorsun?
Qu'est-ce que tu fais?
Bridget, bu delilik.
- Bridget, c'est fou.
BRIDGET JONES EVDE KALMIŞ KIZ
BRIDGET JONES - CÉLIBATAIRE 1972 - 2050
- Aptallaşma.
Ne sois pas idiote, Bridget.
Bridget.
- Bridget.
Güzel Bridget! Güzel Bridget! Güzel Bridget!
Bridget, tu es belle.
Bridget Jones!
Bridget Jones!
- Bridget Jones? - Bu da ne sesi?
Qu'est-ce que c'est que ce bruit?
Bridget Jones.
Bridget Jones.
Bridget Jones, gel şimdi.
Bridget Jone, venez!
Bridget, aslında.
Bridget, en fait.
Bridget Jones'a bu kadar kafayı taktıysan neden onunla evlenmiyorsun?
Si Bridget Jones t'obsède tant, pourquoi tu ne l'épouses pas?
Hayır, Bridget, dinle... her şeyi çok yanlış anladın.
Non, Bridget, écoute. Tu te trompes.
- Sen, Bridget.
- Toi, Bridget.
Seni görmek çok güzel, Bridget.
Ce fut un plaisir, Bridget.
- Selam, Bridget.
- Bonjour, Bridget.
Selam, Bridget.
Bonjour, Bridget.
Bridget, bu duyduğum en romantik teklif değildi.
Bridget, ce n'était pas la proposition la plus romantique que j'aie entendue.
Bridget Jones, benimle evlenir misin?
Bridget Jones, veux-tu m'épouser?
Bridget Jones son olarak işleri karıştırdı.
Bridget Jones ne gâchera plus jamais rien.
Bu Bridget, kendisi kitap tekstil tasarımları üzerine iyi bir uzmandır.
Je vous présente Bridget, de chez Créative. Elle a passé en revue quelques idées de couvertures.
- Bridget.
- Bridget.
Bir batılı bakış açısıyla anlatıyorum çünkü benim kültürel geçmişim bu.
Bridget, mon point de vue est occidental, c'est ma culture.
Jason'ın o pis kadınla gittiğine inanamıyorum.
Tu as vu, Jason est parti avec Bridget.
Takma kafana. Eminim Bridget çok daha fazla işime yarayacak. "
Je suis sûre que Bridget lui sera utile.
İsmi Bridget Elkins. 19'dan büyük olamaz.
Elle s'appelle Bridget Elkins Elle semblait avoir moins de 20 ans
Bridget yok. 567 Charleston Yolunda, George Elkins var. - Babası olabilir.
Pas de Bridget, mais un George Elkins 567 Charleston Road, peut-être son père
Bridget'i mi?
Bridget?
Sadece ben ve Bridget.
Juste moi et Bridget
Selam, ben Bridget Elkins.
Bonjour, je suis Bridget Elkins
Onun için büyük planları var. Bir askere aşık olmak, bunlardan biri değil.
Bridget est intelligente, il veut la protéger surtout de tomber amoureuse d'un soldat
İki Yıllık. Ama Bridget, lisede birinciydi.
Le lycée?
Bridget'i görmesi gerek.
- Il doit voir Bridget
Göremedim bile.
- Je n'ai pas vu Bridget
Bridget Elkins'i arıyordum.
Je cherche Bridget Elkins.
- Bridget mi?
- Bridget?
Senin hala bu şansın var, Bridget.
- Vous avez cette possibilité, Bridget
Güzel bir hayat, Bridge.
Profite de la vie, sois heureuse Bridget
Doğru Bridget.
C'est tellement vrai, Bridget.
- Bridget! - Bu sadece bir yanlış anlama.
Non, ne t'en fais pas.
HADİ BRIDGET HADİ
VAS-Y BRIDGET
- O an geçti.
- Bridget, c'est trop tard.
Bridget.
Bridget.
- Selam Morgan nasılsın?
Bridget Bennett, du centre de remise en forme.
Bridget ve Annie'yi parka giderlerken gördüm.
Je viens de voir Bridget et Annie aller en direction du parc.
- Bridget, zeki bir kız.
Pourquoi?
Bridget evde mi?
- Bonjour, Bridget est là?
Okulda.
- Et si je ne vois pas Bridget
- Jake, onlarla gitmelisin. Bridget'i görmeye geldim.
- Vas avec eux
Şimdi nerede biliyor musunuz? Bridget'in başı belada mı?
Elle a des problèmes?
Bridget ile asla tanışamazdın.
Et tu n'aurais pas rencontré Bridget