Cyber tradutor Francês
679 parallel translation
Cyber Thrill ( Sanal Korku ) adlı bir şirket fikrimi çaldı.
Plus le tournage avançait, plus on s'améliorait.
- Cyber Thrill mi? - Onları duydun mu?
On allait plus vite, on filmait mieux le cube.
- Çünkü... sen aslında Cyber Thrill'le karşı karşıya değilsin, o sadece ikincil bir şirket.
Ils mouraient de peur de couper la tête de Maurice. On craignait qu'il soit décapité.
Ama bence bu bir tür Yıldız Savaşları, Siber Teknoloji ürünü yeni model bir donanım.
Mais je crois que c'est du matériel nouveau, cyber-technique genre Guerre des Étoiles.
Preston bir siber-köpek idi.!
Preston est un cyber-bulldog!
Hacker'lar, data korsanları, gerilla savaşçıları bilgi savaşlarında şirketler kendilerini savunuyorlar ve Yakuza'yı kiralıyorlar.
HAKERS ET CYBER-PIRATES ONT ENGAGÉ UNE GUERRE DE L'INFO. LES MULTINATIONALES RIPOSTENT EN ENGAGEANT LA YAKUZA,
Sadece o değil. Ben, Ishikawa ve saito, hatta diğerlerinin tüm ihtiyacı, biraz bakım ve onarım.
Et des parties de moi, d'Ishikawa et de Saito passent régulièrement à la cyber-maintenance.
Ve eğer bir bilgisayar beyini bir hayalet oluşturabiliyorsa ve bir ruhu koruyabiliyorsa?
Et si un cyber-cerveau pouvait générer son "Ghost"? Créer une âme?
Şimsi sana tanıtmanın vakti geldi. Bu dünyada eşi görülmemiş bir siber beyin hacker ı... Puppet Master.
Je vous présente l'oeuvre du Puppet Master, le plus abominable pirate de l'histoire du cyber-crime.
Bilgisayar operasyonu sorumlusu malı alır.
Les "cyber" piquent le magot.
Siber çıtırla randevun nasıl geçiyor? Hey, bunlar da nedir?
T'as rencard avec ta cyber-nana?
Siber saçmalığı mı?
Un cyber tordu?
Siber teknisyenler, çalışmaları yasaklanmadan önce kuralları uyarladılar. Benim de çok işime yaradılar.
Les cyber-techniciens les ont adoptées lors des premières expériences... je m'en sers de temps en temps.
- Meydan okuduğunun farkındayım ama siber cadı grubunla ya da neyse artık iletişime geçmene izin vermeyeceğim.
- Je vois bien que tu me défies. Mais je t'interdis d'entrer en contact avec tes amis cyber-sorciers.
Siber manuplasyonda iyi misin?
Vous êtes douée pour la cyber-manipulation?
Siber israfımdan sonra bile hala 1200 $'ımız var.
Même après mon cyber-gaspillage, il nous reste 1 200 $.
Cyberdentist'le bir saat içinde randevum var.
Je rencontre mon cyber-dentiste dans une heure.
Buna sanal ahlâk anlayışı da denilebilir.
Du cyber-communisme, quoi.
Bay Shimomura ülkenin önde gelen bilgisayar güvenliği teknolojisi şirketlerinden birinde sistem danışmanı olarak çalışmaktadır.
Cyber-physicien, il est un de nos experts nationaux... en sécurité informatique.
Siber teröristlerlemi ilgileniyorsun?
C'est sur les cyber-terroristes?
Onu makinede eğitmeden önce birkaçı ile beraber...
Avant de le cyber-éduquer...
Ayrıca son aşamada Adam'ın kendisi gibi birkaç ürkütücü siber iblis yaratık yapacağı yazıyordu.
Mais elle disait aussi qu'il y a une phase finale où Adam construit des cyber-démons comme lui.
İkiniz birlikte, durdurulması imkansız katil robot iblis melez şeyi öldürün, o zaman ödeşiriz.
Vous deux démolissez l'espèce de tueur cyber-démoniaque indestructible et on sera quittes.
Ünlü bir yer altı - korsan - siber - haberci olmak çok kazandırmasa gerek.
Ça ne doit pas bien payer d'être un célèbre cyber-journaliste pirate clandestin.
O muhteşem vücut ve yüzlerin Gerçek olmadığını unuttu.
Ça fait tellement qu'il n'a pas baiser autre que du cyber qu'il a oublié que tous ces corps parfaits et ces visages parfaits, ne sont pas réels.
Sana siber hanımevladı dediğim için üzgünüm.
Désolé de t'avoir traité de cyber-tapette au cul serré.
That's why my favorite part of the Scooby-Doo and the Cyber Chase was shooting in the prehistoric jungle.
C'est pourquoi mon moment prefere dans Ie film... a ete Ia jungle prehistorique.
Your time, Scoob. What was your favorite part of Scooby-Doo and the Cyber Chase?
quel etait ton moment prefere de Scoubidou et la Cybertraque?
Yani Gören Gözler'in Bilgi Ağını bunlarla uğraşmak zorunda bırakıyorlar demek, ha?
Voilà à quoi en est réduit le cyber journaliste le Veilleur.
Senin bu sibernetik elin yüzünden, adil bir mücadele değildi.
- C'est pas juste, il a un cyber bras.
Ben de bir tane almalıyım diye düşünüyorum.
- Il me faut le même. - Il te faut plutôt un cyber cerveau. - Il me faut le même.
Belki sen kendine sibernetik bir kafa almalısın.
- Il te faut plutôt un cyber cerveau.
Yakında tüm dünya bizim siber suçlular olduğumuzu öğrenecek.
On va nous accuser de cyber-crime.
Cyber House Rules
LES ORPHELINS
- İçki içmiş miydiniz?
Une "cyber-preuve".
Hatta daha da kötü, cyber tedaviye ihtiyacın var.
Le pire, c'est que t'es complètement cyber-obsédé.
Cyber Thrill ( Sanal Korku ) adlı bir şirket fikrimi çaldı.
L'entreprise Cyber Thrill me l'a volé.
- Cyber Thrill mi?
- Cyber Thrill?
- Çünkü... sen aslında Cyber Thrill'le karşı karşıya değilsin, o sadece ikincil bir şirket.
- Pourquoi... n'affrontes-tu pas Cyber Thrill, ce n'est seulement qu'une filiale.
Cyber Protector 7.7'yi dünyaca ünlü
Cyber Protector 7.7 avec la mondialement reconnue
Artık suçlarla, daha değişik yollarla savaşıyor. Sanal alemlerin efendisi, akıl hocası ve kahramanların eğitmeni.
Maintenant, elle combat le crime d'une autre manière, en spécialiste du cyber-espace, et en étant un mentor-entraineur pour super-heros.
Soruşturma raporlarına göre suçlar işlenmeden önce söylentiler dönüyormuş.
D'après les rapports, le crime avait été annoncé à l'avance de la bouche de proches d'Ernest Serano dont les cyber-cerveaux avaient été piratés.
Skynet siber uzayda bir yazılımdı.
Il était logiciel, cyber-spatial.
Oyun dünyasındaki en hızlı, en tehlikeli yarış. - Hadi.
La plus rapide et la plus dangereuse des cyber-jeux.
Kız kardeşini bulmak istiyor musun, istemiyor musun?
- Un cyber-plan du jeu. C'est illégal.
Heyecanla çiftliği bırakıp Internet kafe işletmeyi planladı.
Il comptait quitter la ferme pour monter un cyber café.
Sadece siber alemde seni bulacak.
Il va juste vous chercher dans le cyber-espace
Sen yaşlı çifti al, ben de siber geyiği.
Tu t'occupes du vieux couple, je prends le cyber-fondu
Cyber-rahipler!
Ce sont des cybermoines.
Siber puding kadar güzel değil.
Ça vaut pas le cyber-brownie.
Biz seniz.
Tes cyber-clones.