Doğum günü tradutor Francês
6,140 parallel translation
Kimin doğum günü ki bu?
C'est l'anniversaire de qui, au fait?
Pekala, dostum. Eskiden olduğu gibi doğum günü şeylerinin etrafında dolaşacağım ve güzel olan bir şey bulacağım, ama bu esnada...
OK, mec, je vais réfléchir à cette histoire d'anniversaire et trouver quelque chose de vraiment cool, et pendant ce temps,
Çok güzel bir fikir, Will. Ama Marcus'un doğum günü partilerinin ne kadar üzücü olduğunu tahmin edemezsin.
C'est une super idée, mais tu n'imagines pas combien les fêtes d'anniversaire de Marcus on été douloureuses.
Onun için bir parti vereceksek, başka bir doğum günü faciası daha olmamalı.
Si nous lui organisons une fête, ca ne doit pas être une catastrophe.
Listesinin başındaki tercihler sayılmaz, ama yine de pazar günü öğleden sonra doğum gününü kutlamaya gelecek kişiler, haksız mıyım?
Elles ne sont pas en haut de sa liste, mais ce sont des être humains qui viennent fêter son anniversaire dimanche après-midi.
Yardım etmek isterdim, ama pazar günü yeğenimin doğum günü.
J'aimerais vous aider, mais dimanche, c'est l'anniversaire de mon neveu.
Marcus için harika bir doğum günü diliyorum.
Un anniversaire parfait pour Marcus.
Marcus'un doğum günü partisine gitmem lazım.
Je dois aller à l'anniversaire de Marcus.
Ciddi bir acil durum ihbar edildi. Bazı çocuklar, doğum günü partisinde eğlenmiyor mu?
On nous a parlé d'une urgence... des enfants qui ne s'amuseraient pas à une fête?
Hey, doğum günü çocuğu.
Eh, le roi de la fête.
Bunu geçmekte iyi şanşlar dilerim, gelecekteki doğum günü partileri.
Bon courage pour faire mieux que ça anniversaires futurs.
Çünkü bugün doğum günü.
C'est son anniversaire.
Bu benim doğum günü hediyem.
C'est mon cadeau d'anniversaire.
Marcus'un doğum günü için güzel bir...
C'est l'anniversaire de Marcus et je veux faire un truc...
Birinin doğum günü var!
Y a un anniversaire!
Mumları öylece doğum günü pastasını üfler gibi üfleyemessin.
Qu'est-ce que tu fais? Tu ne peux pas débarquer et souffler les bougies comme si c'était ton anniversaire.
Bu çok kritik bir doğum günü kararı.
C'est une importante décision d'anniversaire.
Ben de eski doğum günü DVD'lerimizi çıkardım.
Parce que j'ai ressorti tous nos DVD d'anniversaire.
İlk doğum günü videomun üstüne kaydetmene inanamıyorum.
Je n'arrive pas à croire que tu aies enregistré sur mon 1er anniversaire.
Benim aksime, Emma hayatının en iyi doğum günü partisini yaşayacak.
Emma va avoir la meilleure fête d'anniversaire, pas comme moi.
En iyi doğum günü senin olacak çünkü Frankie Bobbie'nin dondurma dükkanında kutlayacağız.
Tu vas avoir une super fête, parce qu'on va la faire chez le glacier "Frankie Bobbie"
Hadi ama. Bu torunumun ilk doğum günü.
C'est le premier anniversaire de ma petite fille.
Emma'ya unutulmaz bir ilk doğum günü partisi sunmaya çalışalım tamam mı?
Assurons-nous juste de donner à Emma un premier anniversaire mémorable, d'accord?
doğum günü partisi yapıyoruz.
C'est une fête d'anniversaire, mec.
Galiba doğum günü çocuğunu kaçırdık millet.
Je crois qu'on a manqué notre créneau d'anniversaire les gens.
Sana şunu anlatayım... Bundan daha kötü bir doğum günü geçirip geçirmediğimi düşünmeye çalışıyorum.
Je vais te dire, je me demande si j'ai pas eu des anniversaires pire que ça.
O gün adamın ikiz kızlarının doğum günü.
C'est l'anniversaire de ses jumelles.
- Merhaba. Yarın Amy'nin doğum günü değil mi?
Ce n'est pas l'anniversaire d'Amy demain?
Bu bir doğum günü hediyesi değil o yüzden bana bir şey vereyim deme.
Ce n'est pas un cadeau d'anniversaire, alors ne m'offre rien.
- Geçmiş bir doğum günü için.
Une fête d'anniversaire en retard.
Bu arada Haley'in doğum günü.
L'anniversaire d'Haley, également.
- Seni doğum günü turu için çıkarıyorum.
- Je t'emmène faire un tour pour ton anniversaire.
Selam, doğum günü kızı.
Hé, celle dont c'est l'anniversaire.
Yola koyulmadan önce küçük bir doğum günü partisi yaparız diye düşündüm.
Je pensais te faire une petite fête d'anniversaire avant de partir.
- Doğum günü hediyem.
- Mon anniversaire.
Ana'nın on beşinci doğum günü partisiydi. Melek gibi şarkı söylüyordu.
Ana fêtait son 15e anniversaire, elle chantait comme un ange.
Bu arada sevgilimin doğum günü bugün ve ona bir hediye yaptım.
Au fait, Aujourd'hui c'est l'anniversaire de ma petite amie. et je fais un cadeau pour elle.
Yeğenimin, Chuck E. Cheese'deki doğum günü partisine gideceğim, lütfen git.
Je vais à l'anniversaire de ma nièce au MacDo, donc tu peux partir.
Yakın zamanda doğum günü var mı acaba?
Par hasard, elle n'aurait pas une fête d'anniversaire bientôt?
Bir doğum günü partisi var.
Il y a une fête d'anniversaire...
- Kimin doğum günü?
L'anniversaire de qui?
- Oğlunun doğum günü.
C'est l'anniversaire de ton fils...
- Bir yılda kaç doğum günü var?
Combien d'anniversaire il a par an?
Bana doğum günü hediyesi alsın diye sekreterini bir otel odasından arıyordun öyle değil mi?
Appeler ta secrétaire depuis l'hôtel pour qu'elle m'achète un cadeau d'anniversaire?
Nerede benim doğum günü hediyem lan?
Alors, où diable est mon cadeau d'anniversaire?
İşte doğum günü kızımız da buradaymış!
Bonjour tout le monde!
Şişman adam doğru dürüst bir doğum günü kutlamama bile izin vermiyor.
Et le gros sac me laisse pas fêter mon anniversaire correctement.
Şu doğum günü meselesi olmasaydı iyiydi.
Je m'en serais passée.
- Doğum günü takımından sonraki.
Juste après ton costume d'anniversaire. Arrête ça.
Bu bir doğum günü partisi.
C'est censé être une fête.
Doğum günü çocuğunun pastasından bir ısırık bile almaması çok üzücü.
C'est dommage que la jubilée... ne puisse pas croquer dans son gâteau.