Evli değilim tradutor Francês
423 parallel translation
Anlarsın, gerçekten evli değilim.
Je ne suis pas vraiment mariée.
- Evli değilim. - Daha iyi ya! Burada bekle, içeride işimiz var.
Ne restez pas ici, on a du travail là-dedans.
- Ben evli değilim.
- Je ne suis pas mariée.
- Evli değilim.
- Je ne suis pas marié.
- Evli değilim.
Je ne suis pas marié.
Ama eğer ölü değilsen... O halde ben gerçekte Adele ile evli değilim, haklı mıyım?
Si vous n'êtes pas mort, je ne suis pas réellement marié à Adèle.
Onunla evli değilim.
Je ne suis pas sa femme.
Gelebilirim - - herzaman - - çünkü evli değilim.
Je peux n'importe quand parce que je ne suis pas mariée, n'est-ce pas?
Ben evli değilim.
Je ne suis pas mariée.
- Jerry'le evli değilim.
- Je ne suis pas la femme de Jerry.
Siz mi? - Anne! - Bay Worthing, ben evli değilim.
A ma connaissance elle a toujours eu 35 ans, même quand elle en atteignit 40, il y a déjà bien des années.
- Evli değilim.
– Je ne suis pas marié. – Tant mieux.
James Collins ve evli değilim.
Jim Collins, célibataire. Quoi d'autre?
Unutuyorsun, henüz seninle evli değilim.
On n'est plus mariés.
Ben evli değilim de neyim? Herhalde tanıyacağın en evli adamım.
Je suis l'homme le plus marié que vous puissiez jamais rencontrer.
Hayır, hayır evli değilim.
Je ne suis pas mariée.
Evli değilim.
Je ne suis pas marié.
Evli değilim.
Je suis pas marié.
- İyi, evli değilim.
- Je ne le suis pas.
Evli değilim ve hiç evlenmedim.
Je ne suis pas marié et je ne l'ai jamais été.
- Ben evli değilim.
Je ne suis pas mariée.
Böyle yalnız başına nasıl yaşıyorsun? Evli değilim.
Comment pouvez-vous vivre ainsi, si seule?
- Ben evli değilim.
Je ne suis pas mariée. Je sais.
Sana evli değilim demiştim. Nişanlı değilim demedim.
Je vous ai dit que je n'étais pas mariée, pas que je n'étais pas fiancée.
Eşim mi? Evli değilim ki.
Je ne suis pas marié.
Hayır, Bn. Strakosh evli değilim.
Non, je ne suis pas marié.
Ben evli değilim.
Je ne suis pas marié.
Evli değilim ve...
Je ne suis pas marié, et- -
Ben evli değilim.
Je ne suis plus mariée.
Ben artık evli değilim. Chiristian'ın Fransız pasaportu yok.
Je ne suis plus marié et Christian n'a pas de passeport français.
Evli değilim.
Pardonnez-moi, madame. Mademoiselle.
Ayrıca, 26 yaşımdayım ve evli değilim.
J'ai 26 ans et je ne suis pas mariée!
- Ben de Lina'yla evli değilim.
J'ai pas épousé Lina!
Benim de çocuklarım var. Ben evli değilim.
Je suis pour... moi aussi j'ai des gosses!
Aslında henüz evli değilim.
En fait, c'est Mlle Spool.
Onunla evli değilim.
Je ne l'ai pas épousé.
Hayır, evli değilim.
Non, je ne suis pas mariée.
Bu sabah düşünüyordum da. Evli değilim, altıncı çocuğumu taşıyorum.
Ce matin, j'ai réalisé que je n'étais pas mariée et que j'attendais mon 6e enfant.
Sara, unuttun mu? Artık çocuk değilim. Evli bir kadınım ben.
Je ne suis plus une enfant, je suis une femme mariée.
Evli değilim.
Je ne suis pas mariée.
Çeyizimi güvenli bir şekilde alana kadar evli bir kadın değilim.
Tant que je n'ai pas ma dot, je ne suis pas femme mariée!
Evli bir erkekle dışarı çıkmaya pek alışık değilim. Daha önce sorsaydım, buraya gelir miydim bilmiyorum.
Je n'ai pas l'habitude de sortir avec un homme marié... et si j'avais posé la question plus tôt, je ne serais pas venue.
- Evli değilsin, değil mi? - Değilim.
Vous n'êtes pas mariée?
Ben evli değilim.
- Je ne suis pas mariée.
Ben de evli değilim ama...
Je ne suis pas marié.
- Evli değilim ki.
Je ne suis pas...
Evli bile değilim.
Je ne suis pas marié.
- Evli değilim.
– Mademoiselle.
Hayır, evli değilim.
Je ne suis pas marié.
- Evli değilim.
Je suis pas mariée.
Elbette ama evli olan ben değilim.
Oui, mais je ne suis pas marié.
değilim 815
evli misin 229
evli misiniz 115
evli değilsin 19
evli mi 65
evli değil 18
evli olduğunu bilmiyordum 23
evli misin 229
evli misiniz 115
evli değilsin 19
evli mi 65
evli değil 18
evli olduğunu bilmiyordum 23