English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ G ] / Geliyor musunuz

Geliyor musunuz tradutor Francês

469 parallel translation
- İçeriye geliyor musunuz?
- Vous entrez?
Bizimle merkeze geliyor musunuz Bay Charles?
Vous venez au poste avec nous?
- Geliyor musunuz?
- Vous venez?
Geliyor musunuz, Sör John?
Vous venez, Sir John?
- Yarışmaya geliyor musunuz?
- Vous assisterez au concours?
- Yarınki yarışlara geliyor musunuz?
- Vous venez aux courses demain?
- Gelecek haftaki Lohengrin oyununa da geliyor musunuz?
- Vous venez voir "Lohengrin?" - Je ne sais pas.
- Geliyor musunuz, Dr. Petersen?
Vous venez, Dre Petersen?
Geç kaldık. - Geliyor musunuz efendim?
On est en retard.
O da kim? Geliyor musunuz?
Qui "il"?
Geliyor musunuz? - Zevkle.
- Avec plaisir.
- Geliyor musunuz Bay Walters?
- Vous venez, M. Walters?
Benimle geliyor musunuz?
Venez-vous avec moi?
O zamandan beri buraya geliyor musunuz?
C'est vous qui venez depuis?
Kahve molası. Aşağı geliyor musunuz?
Tu viens boire un café?
Geliyor musunuz?
Vous venez?
Bizimle geliyor musunuz? Sizin için sorun değil ise beni eve götürebilirsiniz.
Si vous me raccompagnez, vous me rendrez service.
Geliyor musunuz, gidiyor musunuz?
Vous y allez ou vous en revenez?
Suzette'in partisine hepiniz geliyor musunuz?
Vous venez à la fête de Suzette?
Geliyor musunuz?
Vous pouvez venir aussi.
Siz de Capri'ye geliyor musunuz?
- Are you going to Capri, too?
Geliyor musunuz, Dr. Tok?
Vous venez, Dr Tok?
Haydi, geliyor musunuz?
Vous venez?
Geliyor musunuz, Bayan Spooner?
Vous venez, Mme Spooner?
- Bu geceki dansa geliyor musunuz?
- Vous venez au bal ce soir? - Je suis de service.
- Gösteriye geliyor musunuz?
- Vous venez à l'exposition?
- Don Schiavon, benimle geliyor musunuz?
- Vous venez, Don Schiavo?
Siz benimle geliyor musunuz?
Vous m'accompagnez?
Buraya sık geliyor musunuz?
Vous venez souvent?
Geliyor musunuz, yoksa bütün gün orada dikilip duracak mısınız?
Vous vous amenez, ou vous allez chicaner toute la journée?
- Bizle geliyor musunuz?
- Vous venez avec nous?
- Hey Larry, sen ve eşin geliyor musunuz?
- Larry, tu viens avec ta femme?
- Siz de geliyor musunuz?
Es-tu de l'équipage? - Oui.
- Çaya geliyor musunuz efendim?
- Non.
Biliyor musunuz efendim, o seyahat düş gibi geliyor. Adalar kadar uzak.
Vous savez, ce voyage est comme un rêve... aussi lointain que les îles.
Geliyor musunuz, efendim?
Des robes de femmes. Vous venez mon capitaine!
Görüyor musunuz, bayan, nasïl da gidip geliyor?
Vous voyez, comme ça part et ca revient?
- Bizimle aşağıya geliyor musunuz?
- Vous venez avec nous?
Geliyor musunuz, Bay Bauer?
Vous venez, M. Bauer?
Geliyor musunuz?
- Hein, ma jolie?
Bunun anlamını biliyor musunuz? Korktuğunuz anlamına geliyor.
Ça signifie que vous avez peur.
Ve dediklerine inanmamam, ne anlama geliyor, biliyor musunuz?
Et si je ne suis pas preneur, vous rendez-vous compte de ce que ça signifie?
- Geliyor musunuz?
- Venez.
Siz geliyor musunuz?
Vous venez?
Evet, geliyor musunuz?
Vous allez rester là?
Bizimle Capri'ye geliyor musunuz, Bay Lang?
- Vous venez avec nous à Capri, M. Lang?
Görüyor musunuz, hanımefendi, bu şekilde günde 3-4 kez geliyor.
Ça lui arrive trois ou quatre fois par jour...
Bu ne anlama geliyor, biliyor musunuz?
Vous voyez ce que ça veut dire?
- Aşağı geliyor musunuz?
- Que je me vas désaltérant. ( cri )
- Ne geliyor? - Milan'ı biliyor musunuz?
De quoi parlez-vous?
- Geliyor musunuz Bayan Collier?
Vous venez, Mlle Collier?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]