Gittiğini sanıyordum tradutor Francês
319 parallel translation
Gary ile gittiğini sanıyordum.
Je vous croyais parti avec Gary.
Gittiğini sanıyordum.
Je pensais que tu étais partie.
- Gittiğini sanıyordum.
- Je croyais que t'étais partie.
Albany'ye gittiğini sanıyordum.
Je pensais que tu partais pour Albany.
Anneciğim! Çoktan gittiğini sanıyordum.
Mère, je te croyais partie.
Dr. Judd'a gittiğini sanıyordum.
Ne voit-elle plus le Dr Judd?
Kris, senin havzaya gittiğini sanıyordum.
Kris, je vous croyais parti.
Hoşuna gittiğini sanıyordum.
Cela te faisait plaisir...
Ben her gece gittiğini sanıyordum.
Je croyais que tu y passais tes soirées.
- İyi gittiğini sanıyordum.
Je croyais que ça fonctionnait plutôt bien.
Senin de hac yoluna gittiğini sanıyordum.
Qui s'occuperait de mon âne?
Hoşuna gittiğini sanıyordum.
Ça ne te plaît pas?
Gittiğini sanıyordum.
Je te croyais repartie.
- Gittiğini sanıyordum.
- Toi, ici?
Fikrin hoşunuza gittiğini sanıyordum.
L'idée paraissait vous plaire.
- Gittiğini sanıyordum. - Yakında gideceğim.
- Tu ne devais pas partir?
- Doktora gittiğini sanıyordum.
- Tu n'es pas chez le médecin?
- Washington'a gittiğini sanıyordum.
- Tu n'es pas à Washington?
Gittiğini sanıyordum.
Je crois que tu nous quittes.
Herkesin gittiğini sanıyordum.
Je croyais que tout le monde était parti.
- Gittiğini sanıyordum.
Je te croyais parti.
Gittiğini sanıyordum.
Je vous croyais parti.
- Gittiğini sanıyordum.
- Je vous croyais parti.
Senyör Rangel'in de onunla birlikte gittiğini sanıyordum.
Hector devait l'accompagner.
Senin bir nikaha gittiğini sanıyordum.
Je croyais que vous deviez aller à un mariage?
Los Angeles'a gittiğini sanıyordum.
Je te croyais à Los Angeles.
Handy, onun bunun çocuğu! Teksas'ın içlerine gittiğini sanıyordum.
Handy, je te croyais au Texas!
Filipinlere gittiğini sanıyordum.
Tu n'allais pas aux Philippines?
Balığa gittiğini sanıyordum. Tutamadın mı?
Je te croyais à la pêche!
Özür dilerim. Onun kardeşim Porter ile yürüyüşe gittiğini sanıyordum.
Je le croyais en promenade avec mon frêre Porter.
Senin oraya savaşan iki grubu birleştirmeye gittiğini sanıyordum.
Je croyais que vous y alliez pour réconcilier deux clans ennemis.
- Ben tatile gittiğini sanıyordum.
- Je croyais que vous partiez en vacances.
Murphyler'in Florida'ya gittiğini sanıyordum.
Je pensais que les Murphys allaient en Floride.
Hamburger almaya gittiğini sanıyordum.
- Et la bouffe alors? - J'y vais de ce pas.
Ben de gitmemen gereken bir yere gittiğini sanıyordum.
Tu es allé là où tu n'aurais pas dû.
- Logan'a gittiğini sanıyordum.
- Tu n'es pas à Logan?
Paris'e gittiğini sanıyordum.
A plus tard.
Paris'e gittiğini sanıyordum.
Je croyais que tu allais à Paris.
Çişe gittiğini sanıyordum.
Je croyais que tu pissais.
Saatler önce eve gittiğini sanıyordum.
Je pensais que tu étais rentré depuis longtemps.
Gittiğini sanıyordum.
Tu ne pars pas?
Gittiğini sanıyordum. - Kahretsin.
Je le sais, parce que je les ai aidés, bordel.
Hey Norm, balık için Mille Lacs'e gittiğini sanıyordum.
Norm, tu devais pas aller pêcher à Mille Lacs?
- gittiğini sanıyordum.
- Je te croyais déja partie.
Evine gittiğini sanıyordum.
Je te croyais rentré chez toi.
Baba. Gittiğini sanıyordum, Daphne.
Tu es encore là?
Varşova'ya gittiğini sanıyordum.
- Tu devais aller à Varsovie.
Merhaba. Şey! Ben sadece ellerini yıkamak için gittiğini sanıyordum.
Je sais quel mystère papa voit en vous et je ne peux pas lui en vouloir.
- Evet, ona gittiğini sanıyordum.
Mais vous...
- Lütfen kapıyı kapatın. - Hoşunuza gittiğini sanıyordum.
Pitié, non, Ferguson!
Çoktan gittiğini sanıyordum.
- Je croyais que vous étiez partie.
sanıyordum 22
gitti 877
gittim 82
gittin mi 16
gittik 20
gitti mi 195
gittiler 272
gittiler mi 59
gitti işte 24
gittikçe kötüleşiyor 26
gitti 877
gittim 82
gittin mi 16
gittik 20
gitti mi 195
gittiler 272
gittiler mi 59
gitti işte 24
gittikçe kötüleşiyor 26