English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ H ] / Haç

Haç tradutor Francês

2,812 parallel translation
Hacı, bana neler olduğunu anlatmanı istiyorum.
Hadji, tu dois me dire ce qui se passe.
Biz Hacı'yı arıyoruz.
Nous cherchons Hadji.
Hacı mı?
Hadji?
Beş bölgedeki camilerin tümünü taradık. Hacı hiç birisinde yok.
Nous avons cherché dans toutes les mosquées, et aucune trace de Hadji.
Durum iyi değil. Hacı için endişeliyim.
Pas très bien, il est inquiet... à cause de Hadji.
Hacı, sen bu ayeti sakın ağzına alma.
Hadji, ne vous avisez pas de citer l'Écriture pour moi.
- Hacı.
- Hadji!
Tek bildiğim, Hacı'nın içinde bir gram kötülük yoktur.
Tout ce que je sais, c'est qu'il n'y a pas un gramme de méchanceté en lui.
Hacı içeri geçelim.
Hadji, allons à l'intérieur.
Bana oğlum deme, Hacı.
Ne m'appelez pas fils, Hadji.
Bana yalan söyleme, Hacı!
Ne mentez pas, Hadji!
Bana oğlum deme Hacı.
Je vous ai dit pas de ne pas m'appeler fils.
Senin günahkar bir katil olduğunu bilmiyorum, Hacı.
Si, vous êtes un pécheur et un assassin, Hadji.
Hacı, ailenle ne alakası var?
Hadji, qu'est-ce que tout cela a à voir avec votre famille?
- Hacı avukatının ofisinde.
Hadji est dans le bureau de l'avocat.
- Hacı, teslim olmak istediğine emin misin?
Hadji, - Tu es sûr que tu veux aller?
Hacı, federaller sana nasıl kaçtığını soracak.
Hadji, le FBI vous interrogera sur votre fuite.
Hacı'yı Türkiye'ye götürürsek harcarlar.
Si nous amenons Hadji en Turquie, ce sera la fin pour lui.
Hacı FBI'yı aramamıza gerek yok.
Hadji, pas besoin d'appeler le FBI.
- Hacı, seni geri götüremeyiz.
Hadji, nous ne pouvons vous ramener.
Eğer Hacı, Türkiye'ye gelirse, onu bırakmazlar.
Si vous mettez les pieds en Turquie, vous ne serez plus libre.
Bu binada FBI'nın Hacı'yı bulamayacağı bir yer var mı?
Y a t-il un endroit dans l'immeuble où le FBI ne peut pas trouver Hadji?
Hacı'yı çatıya çıkarıp, saklamamızı istiyorlar.
Ils veulent cacher Hadji sur le toit.
Haydi, Hacı.
Venez, Hadji.
Bana iyi bak, Hacı. Gözlerime iyi bak!
Regardez moi dans les yeux, Hadji
- Bana oğlum deme, Hacı.
- Ne me dites pas fils.
- Hacı, bana doğruyu söyle.
- Hadji, dites-moi la vérité.
Söyle Hacı.
Avouez, Hadji.
Hacı.
Hadji.
Merhaba, Hacı.
Bonjour, Hadji.
Aleyküm selam, Hacı.
Que la paix soit avec vous, Hadji.
Hacı'nın kurtuluşunu sağlayacak olan tek şey sabırdır.
La patience est la clé de la liberté de Hadji.
Hacı beni kendimden kurtardı.
Hadji m'a sauvé de moi-même.
Sabrımızı taşırma bizim, Hacı.
N'abusez pas, Hadji.
Bu yalanlarına bir son ver, Hacı.
Arrêtez de mentir, Hadji.
Seni tanıyoruz, Hacı Gümüş.
On vous connaît, Hadji Gümüþ.
Müdürüm, Hacı belki bana konuşur.
Monsieur, Hadji pourrait me parler.
Hacı, uyan.
Hadji, réveillez-vous.
Sana kaç kere söyledim, bana'oğlum'deme Hacı!
Je vous le dis une dernière fois, ne m'appelez pas "fils".
1974'te Ecevit'in affıyla çıkıp, ortadan kaybolmadın mı, Hacı?
N'avez-vous pas disparu en 1974, après avoir été amnistié?
Hatırladın mı, Hacı Gümüş?
Vous souvenez-vous, Hadji Gümüþ?
Senin aşağılık bir katil olduğunu biliyorum, Hacı.
Je sais que vous êtes un criminel, un assassin.
- Yalan söyleme, Hacı.
- Ne mentez pas, Hadji.
Hacı ile görüştüm. Durumu iyi. Biraz yorgun o kadar.
J'ai vu Hadji, il va bien, juste un peu fatigué.
Hacı önce polise sonra da savcılığa ifade verecek.
Hadji doit déclarer à la police puis au procureur.
Hata yapıyorlar. Ben Hacı'yı otuz yıldır tanırım.
Ils commettent une erreur, je connais Hadji depuis 30 ans.
Hacı suçsuz.
Hadji est innocent.
Özür dilerim, Hacı Bey.
Désolé, Hadji.
Evet. Artık rahat edebilirsiniz. Hacı'yı serbest bırakıyorlar.
Oui, Hadji a été libéré.
Hacı, Bitlis'e sizi biz götürelim.
Hadi, laissez-nous vous accompagner à Bitlis.
Hayatıma getirdiğin her şey için asıl ben teşekkür ederim Hacı.
Je te remercie pour tout ce que tu as apporté dans ma vie, Hadji.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]