English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ I ] / Idare ediyorum

Idare ediyorum tradutor Francês

471 parallel translation
Benim adım da Smith değil, ama gül gibi idare ediyorum, değil mi?
Je ne m'appelle pas Smith, mais ça ne change rien.
- Güzel kıyafetler giyince idare ediyorum.
Si j'étais bien habillée. Mais une fille déguenillée...
Ben kendim için bu çiftliği idare ediyorum.
Je dirige cette ferme pour moi.
Onları idare ediyorum ama paranın nereye gittiğini soruyorlar.
J'essaie de les contenir, mais ils commencent à protester - ils veulent gagner plus.
Bayan de Winter'ın ölümünden beri evi idare ediyorum ve Bay de Winter hiç şikâyetçi olmadı.
Je gère la maison depuis la mort de Mme de Winter.
Kesinlikle. Ben idare ediyorum.
Je les affine, oui.
Hava soğuyor. - Böyle idare ediyorum Harry.
Il fait pas chaud.
Bütün küçük faturaları idare ediyorum. Cotterell'e giren her türlü malla ilgili her şeyi.
Je surveille toutes les petites factures... de toutes les marchandises qui entrent dans les entrepôts.
Yıllardır idare ediyorum. Zor işleri de hâlâ yapabilirim ama artık eskisi gibi değilim.
Je me fais vieux mais je reste dur à la tâche.
Aptal olduğumu düşünüyorsun ama iyi idare ediyorum.
Je me débrouille comme un chef.
Deveraux çiftliğini ben idare ediyorum ve idare şeklimi beğeniyorum.
Je dirige le ranch, et je le dirige comme il me plaît.
Cuddles'ın söylediğine göre çok iyi idare ediyorum.
Je suis en pleine forme, d'après Cuddles.
Evi ben idare ediyorum, değil mi?
Je dirige ma maison, non?
İlaçsız idare ediyorum.
Pas si je peux m'en passer.
Terebentin fabrikasını idare ediyorum, bir hapishane'yi değil.
Je tiens une fabrique de térébenthine, pas une prison.
Başka bir tane isterdim ama bununla idare ediyorum.
Mais ce qui est beau, c'est que ça m'arrive avec cette gueule-là, et je n'en ai pas honte!
Onlarsız gayet iyi idare ediyorum.
Je m'en passe très bien!
Siz de. Ayağımın şişi azıcık acıyor, ama idare ediyorum.
Mon pied me gêne, mais ça va mieux.
Hayır efendim. Gemiyi buradan idare ediyorum.
Non, je dirige le bateau d'ici.
Ben mi? Burayı ben idare ediyorum.
C'est moi qui dirige cet endroit.
Ben idare ediyorum.
Je me débrouille.
Evet, evi annem için idare ediyorum.
Oui, j'habite avec ma mère.
Zamanımı kendim idare ediyorum.
J'organise mon temps comme je veux.
Ona bakma, bu işi ben idare ediyorum.
Pas lui. C'est moi qui commande.
Hayır. Bugünlerde havuç suyuyla idare ediyorum.
Du jus de carotte, ces jours-ci.
Bayan Blorna'nın bana verdikleriyle idare ediyorum.
Madame Blorna me donne parfois des vêtements que je retouche à ma taille.
Bir meslek edindim ve idare ediyorum.
C'est mon seul regret. Je n'ai jamais su si c'était ma faute ou la sienne.
- Hayır, idare ediyorum.
Non, ça va.
Şöyle böyle idare ediyorum işte.
Moi, ça va. Je me débrouille.
- İdare ediyorum.
- Je m'en sors bien.
Matuschek Mağazasının bunu nasıl idare ettiğini merak ediyorum.
Comment Matuschek et Co. font-ils?
İdare ediyorum işte.
Enfin, ce n'est pas terrible.
- İdare ediyorum.
- Ça peut aller.
Ayakta izleme yeri pek masraflı olmuyor. İdare ediyorum.
Debout, ça ne coûte pas grand-chose.
İdare ediyorum.
Je vais bien.
İdare ediyorum.
On fait aller.
- İdare ediyorum.
- Ça gaze encore.
İdare ediyorum.
J'ai laissé tomber.
- İdare ediyorum işte.
- Je me défends...
İdare ediyorum.
- Je me défends.
İdare ediyorum. Bununla birlikte.
Je m'arrange avec ça.
İdare ediyorum.
Je me défends.
- İdare ediyorum, Jim.
- Pas mal, Jim.
- İdare ediyorum.
- Je me débrouille pas mal.
Güvenlik ekibini idare etmek için kalma izni talep ediyorum.
Je demande à rester ici pour superviser l'équipe de sécurité.
- İdare ediyorum işte.
- Oui, plus ou moins.
- İdare ediyorum.
- Ça va.
- İdare ediyorum.
Je sais y faire.
Kendi başıma da gayet iyi idare ediyorum.
Je me débrouille très bien de mon côté, de toute façon.
İdare ediyorum. Grup içinde daha iyiyimdir.
Je me débrouille, mais je suis... meilleur en groupe.
İyiyim. İdare ediyorum.
Je fais aller.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]