English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ I ] / Iyi espriydi

Iyi espriydi tradutor Francês

100 parallel translation
Çok iyi espriydi.
Elle est bonne!
Çok iyi espriydi. "Smith adında tahta bacak." Ya da Jones, her neyse.
Très drôle, une jambe de bois qui s'appelle Smith!
Evet, bu iyi espriydi.
Elle est bonne.
... hımm, iyi espriydi, değil mi? İyiydi.
C'était amusant comme gag, pas vrai?
- Bu arada, iyi espriydi.
- Au fait, belle répartie.
İyi bir espriydi, değil mi?
Elle est bonne. Non?
İyi espriydi! Unutmadan bunu anneme söylemeliyim.
Elle est bonne, celle-là!
İyi espriydi. Bak!
Elle est bien bonne.
"Mulligan yahnisi." İyi espriydi.
"Le potage Mulligan"! Elle est bien bonne!
- İyi espriydi, yüzbaşı. Sevdim.
- Très drôle, centurion.
- İyi espriydi.
- C'est drôle.
İyi espriydi, değil mi çocuklar?
Elle est bien bonne!
İyi espriydi.
Ça, c'était drôle.
Bu iyi bir espriydi.
- Ça marche à tous les coups. - Arrête. Ècoute,
İyi espriydi Lester!
Une belle pensée, Lester!
- İyi espriydi.
- Elle est bonne.
İyi bir espriydi.
C'était drôle.
İyi espriydi!
Elle est bien bonne!
80'lerde iyi bir espriydi. Hâlâ kullanılabiliyor.
C'était un bon gag, et il reste d'actualité.
İyi espriydi, Frank.
Elle est bien bonne.
İyi espriydi. Cumayı unutma.
N'oublie pas pour vendredi.
İyi espriydi. Charlie arabaya bin.
Elle est bien bonne.
Bu iyi bir espriydi, Sonny.
Elle est bien bonne, Sonny.
İyi bir espriydi.
Elle est bien bonne.
- İyi espriydi. - Ne?
Non.
- İyi espriydi!
- Elle est bonne!
İyi espriydi.
Elle est bonne!
İyi espriydi, Brett.
Elle est bonne celle-là, Brett.
İstersen eczacı ol, yine de bir işe yaramazsın. - İyi espriydi Robert.
Vous n'êtes pas plus utile qu'un pharmacien.
İyi espriydi.
C'est la meilleure!
İyi espriydi patron.
On part à Gitmo. Elle est bien bonne, patron.
- Kandırdım. Bitirdim. - İyi espriydi çaylak.
- Je vous ai eu.
Ama bu-nu itiraf etmeliyim ki iyi bir espriydi bu.
Là, je te l'accorde, tu m'as bien eu, là.
- İyi espriydi.
- Bien joué.
İyi espriydi.
Très drôle.
İyi espriydi, Kate.
Elle est bonne celle-là, Kate.
Haydi ama. İyi espriydi.
Très drôle.
İyi espriydi değil mi, amigo?
C'était une bonne blague, pas vrai, amigo?
İyi espriydi Margaret!
Bien joué, Margaret.
- İyi espriydi. Yerini sorun.
- Demandez-lui où elle est.
İyi espriydi, Ricky.
C'est très drôle, Ricky.
İyi espriydi biliyor musun?
Elle est bonne
İyi bir espriydi halbuki.
Elle n'est pas mal non plus, celle-là.
Çok iyi bir espriydi.
- Votre blague...
Pekâlâ, bu bayağı iyi bir espriydi, Patrice.
Bien envoyé, Patrice.
İyi espriydi patron.
Elle est bonne, patron.
İyi espriydi!
Elle est bonne, celle-là!
- İyi bir espriydi.
C'est la meilleure ça.
Bu iyi bir espriydi.
Pas mal du tout.
Biliyor musun, tek iyi şey japon balığıydı. İyi espriydi.
Le poisson rouge, sympa et drôle, c'était une bonne blague.
Hadi ama Gibbs, iyi bir espriydi.
Allez Gibbs, c'est court et mignon

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]