English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ J ] / Jap

Jap tradutor Francês

251 parallel translation
Şu batan Japon gemisini 3 dakika önce gördük.
Voilà un Jap, juste trois minutes après qu'on l'a repéré.
Daha fazla japon öldürün ve silahlarını alın.
- J'ai tué un Jap. Tuez-en d'autres et prenez leurs armes.
Japonları öldürün, 1e 10,1e 20 öldürülecek olsanız bile.
Souvenez-vous du Katipunan. Tuez les Japs, même si pour un Jap, dix ou vingt d'entre vous sont tués.
Ama hiç Japon görmedim ve bana doğru gelen gülle sesi hiç duymadım.
Mais j'ai jamais vu un Jap ou un obus me foncer dessus.
Ve bu da ölü bir Japon askerinde bulduğum bayrak.
Voici un drapeau que j'ai trouvé sur un Jap.
Geçen yıl Japon öldürme zamanıydı, bu yıl ise para kazanma zamanı.
Il ne s'agit plus de tuer du Jap mais de gagner des sous.
İyi Japon ölü Japondur derdik.
Nous disions qu'un "bon" Jap, c'est un Jap mort.
Artık iyi Japon bize bilgi veren tutuklu Japon'dur.
Désormais un "bon" Jap est aussi un prisonnier qui nous renseigne.
- Bir Japon evi kalmayacak.
- ll n'y a plus un Jap!
- O Japon'u ele geçirmek isterdim.
- Si je tenais ce Jap...
Bir Japon'la.
Avec un Jap!
Bir Japon ele geçirdik. Albay Charlie Company bir saat evvel buldu.
La compagnie C a ramené un Jap vivant.
Japon bir mağaradaydı, bizim ekibimiz tarafından kendi kuvetlerinden koparıldı.
Le Jap était dans une grotte prise sous nos feux.
Japon'u mağaraya götürmesi için razı etmiş.
Il a persuadé le Jap de nous y amener.
Bence bu Japon'u yem olarak yolladılar.
On nous a envoyé ce Jap pour nous appâter.
Albay, bir tuzak olabilir. Bilmiyorum. Ama bu Japon bu işin içinde değil.
Guet-apens peut-être mais ce Jap est sincère.
Bu Japon'u rehber olarak kullan ve Johnson çeviri yapmak için gelecek.
Le Jap et Johnson vous accompagneront.
McCreavy, şu Japon'u buraya getir.
Amenez le Jap.
İşte Japon'unuz Anderson.
Voilà votre Jap, Anderson.
Sanırım Willie'yle ilgili haklıydım.
J'avais raison pour ce Jap.
Yaralı Japon'u hayata döndürebilirmiyiz bir bakalım.
Doc! Voyez si on peut ramener vivant le Jap blessé.
Teğmen Anderson, bir Japon varmış?
Il y a un vieux Jap à ramener à l'arrière?
- Şu Japon'a bir bakalım.
- Amenez-moi ce Jap.
O Japon'la bir konuşma istiyorum.
Je veux voir ce Jap.
Unutmayalım burası nehre kadar Japon mıntıkası.
A propos, on est en territoire Jap, ici... Jusqu'à la rivière.
O Japon'u korkutup biraz eğlenmek istedik.
On a voulu faire peur au Jap. Se marrer.
Ve Japon koşarak dışarı çıktı. Elbisesi alev içindeydi.
Le Jap est sorti en courant, comme une torche.
Japon.
- Un Jap!
Japon Denizaltısı ve şu tatbikatlar, Kaptanı bayağı bir yormuş olmalı.
Avec ce sous-marin jap et ces exercices, il doit avoir la frousse.
Japon tenekesini denizin dibine burun atışıyla 32 saniyede gönderdik.
Vous venez de couler un navire Jap d'un tir de face en 32 secondes.
Siz bir Japon tenekesi kaybettiniz!
Tu as oublié notre Jap!
Bana bir japon gibi göründü.
On dirait un Jap.
Askerlerimiz şu an Japon hava meydanını alıyor olmalı, amfibilerse Voyon Körfezi'ni kapatıyor olmalı.
Nous devons être maîtres de l'aérodrome jap, et nos amphibies cernent la baie de Voyon.
Onları çözmek için bir hafta ver, yeter, sonra Japon konum planını çıkarırım.
Donnez-moi 8 à 10 jours pour m'infiltrer. Je vous fais un calque des positions jap.
- Japon filosunda yeni bir şey var mı?
Pas de nouvelles de la flotte jap?
Bir an için, seni bir Japon zannettim.
Un instant, j'ai cru que c'était un Jap.
Hayatım boyunca öyle bir binada çalıştım ve hiç... - Parkinson.
Le maréchal de l'air Sir Vincent "Anti-Jap" Forster, en duplex de Birmingham.
O aşağılığın orada olduğunu biliyordum.
Je savais que ce sale Jap était par là.
Japonlar bile bunun senin hatan olduğunu söyledi.
Même le Jap a dit que c'était de votre faute.
Sen Japonlara inanmak istiyorsan, inanabilirsin, ama beni alamazlar.
Et si tu préfères croire ce Jap, vas-y, mais sans moi.
İşte bu yüzden tıpkı benim gibi, o Japon Binbaşı da yalan söylüyor olabilir.
Le commandant jap pourrait mentir, comme moi je le ferais.
O Japon ne diyorsa onu yapacak.
Ce Jap fera ce qu'il a déjà décidé.
Ben de o Japonlar'ın bize söylediklerinin tek kelimesine inanmadım.
Je n'ai jamais cru les conneries que le Jap nous déblatère.
Bak Amerikalı... Japon Binbaşı'nın beklediği en son şey... kuzeye gitmemiz.
Écoutez, le commandant jap n'ira sûrement pas nous chercher au nord.
Uzak Doğulular farklı olur derler.
Voilà ma Jap.
Dikkat et, bir Japon domuzu!
Attention, un putain de Jap!
Dikkat, bir Japon domuzu!
Attention, un sale Jap!
Önlüğünüzü getirseniz iyi olur Bay Dixon.
Nous allons dehors Mr. Dixon. prenez votre manteau surtout quand il y a du'jap'dans l'air.
Bir Japon için biraz uzun, ne dersin?
Un peu grand pour un Jap, qu'est-ce que vous en dites?
Size onu düşürdüğümü söylemiştim.
Je vous l'avais dit. - C'était un avion jap?
Bir Japon denizaltısı olduğunu sanıyoruz.
Un sous-marin jap.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]