Mavi gözlü tradutor Francês
342 parallel translation
Büyük mavi gözlü tatlı bir kızla birlikteysem ve elektriklenme hissediyorsam farkında olsa da olmasa da sinyali gönderen odur.
Quand je suis avec une belle fille attirante avec de grands yeux bleus et que je sens des ondes qui parcourent mon corps, je suis certain que c'est elle qui les émet, qu'elle le sache ou non.
Sarı saçlı, mavi gözlü benim tipimde ve yabancı bir aksanla konuştuğunu söyledi.
Elle est blonde aux yeux bleus, de ma taille, avec un léger accent étranger.
Sonuçta, mavi gözlü ve öyle kalacak.
Mais ses yeux resteront bleus.
Tomanya, mavi gözlü sarışınlar ülkesi.
Une nation de blonds aux yeux bleus.
Koyu kahverengi saçlı, mavi gözlü, 1.80 boylarında, yaklaşık 25 yaşlarında. "
Cheveux bruns foncés, yeux bleus, environ 1m90, pas de chapeau, environ 25 ans.
1.80 boylarında, geniş omuzlu, mavi gözlü.
1,80 m, épaules larges, yeux bleus.
Özel biri. 1.60 boyunda, sarışın, balıketi, mavi gözlü.
1m60, blonde, généreuse,
Hastanede resepsiyonist, sarı saçlı, mavi gözlü, çıplakken 47 kilo, pijamalarıyla uyur, birinci sınıf bir aşçı ve o soru sormaz! O da soruyordur.
Elle est réceptionniste à l'hôpital, blonde, yeux bleus, pèse 48 kilos, cuisine à merveille et ne pose aucune question!
70 Kg., sarı saçlı, mavi gözlü.
1,83 m, 73 kg. Blond, yeux bleus.
Beyaz, Amerikalı erkek, 32 yaşında ve genç görünümlü 70 Kg., sarı saçlı, mavi gözlü.
Homme blanc, âgé de 32 ans, fait plus jeune. 1,83 m, 73 kg. Blond, yeux bleus.
Ah, benim mavi gözlü budalam!
Misère, mes jolis yeux bleus...
Mavi gözlü budala!
Grand nigaud aux yeux bleus!
Adım Marijane Hamilton, 15 yaşındayım. Mavi gözlü, kahverengi saçlıyım.
" Je m'appelle Marijane Hamilton, J'ai 15 ans, je suis brune aux yeux bleus.
Yine şu mavi gözlü kızlardan.
Toujours la série des filles aux yeux bleus.
Mavi gözlü kızlar demişken,..
Puisqu'on est dans la série des filles aux yeux bleus...
Şimdi hatırladım. Mavi gözlü bir kız.
Ça me revient, une jeune fille aux yeux clairs.
Mavi gözlü, sarı saçlı...
Des yeux bleus, blonde.
Benden biraz daha uzun siyah dalgalı saçlı, mavi gözlü.
Plus haut que moi, Très brun, frisé, les yeux clairs...
Savaşı biz kazansaydık mavi gözlü Amerikanlar bizim kızların saçlarından yaptırıp şamisen çalarken bizim çikletlerden çiğneyeceklerdi.
Si on avait gagné la guerre, ce serait leurs gosses aux yeux bleus qui joueraient du shamisen.
Mavi gözlü siyah dalgalı saçlı.
Yeux bleus. Cheveux noirs ondulés.
Uzun boylu, mavi gözlü, zayıf, yakışıklı yabani bir adam. Baba, korkunç bir adamdı.
Grand, mince, yeux bleus, fort bien de sa personne, tout en etant brutal et mechant, un homme epouvantable.
Bir gün mavi gözlü malum çoban geldiğinde şöyle buyuracak :
Un jour, un homme aux yeux bleus viendra dire :
Poltroni, 1,80 boylarında, 80 kilo ağırlığında, mavi gözlü ve sarı saçlı.
Poltroni fait 1 m 88, 80 kg, blond aux yeux bleus.
Sarı saçlı ve mavi gözlü bir kadınla birlikte olabilir. Üzerlerinde...
La femme pourrait être avec lui, blonde aux yeux bleus, vêtue...
Mavi gözlü. Gözlüklü.
Yeux bleus, lunettes.
Eee, o sarışın kız kimdi? Büyük mavi gözlü ve büyük kalçalı olan.
Qui était la petite blonde aux grands yeux bleus et aux gros nichons?
Ben de kıvırcık saçlı, mavi gözlü bir meleğim.
Je suis un vrai petit enfant de chœur.
- Evet. Mavi gözlü.
Il a les yeux bleus.
Onun, katil-ananın itaatkâr ve mavi gözlü çocukları vardı. Derin, umutsuz bir aşkla doluydu hepsi. Halbuki benimse...
Donc, elle, mère-tueuse, a eu des fils obéissants, aux yeux bleus, débordant d'amour désespéré, tandis que moi, mère affectueuse, n'a qu'un fils qui n'est ni obéissant ni désobéissant.
Boon Hogganbeck'le mavi gözlü küçük bir çocuk. Gelsene Boon.
Mais c'est Boon Hogganbeck, avec un enfant aux yeux bleus.
Mavi gözlü olanı istiyor.
Il veut la fille aux yeux bleus.
O peruk mavi gözlü bir mankene hiç uymuyor.
Cette perruque ne va pas avec un mannequin aux yeux bleus.
Her şeyden önce, senden nefret ediyorum... Çünkü dikkat çeken mavi gözlü bir makarnacısın ve benden biri değilsin!
Et par dessus tout, je vous hais... parce que vous êtes un jobard d'Italien aux yeux bleus, et pas l'un des miens!
- Diğeri, ufak tefek, mavi gözlü. Pivert!
Et un petit, chauve, avec les yeux bleus.
34 yaşlarındaymış. Boyu 1.78, kahverengi saçlı, mavi gözlü.
Age : environ 34 ans. 1 m 78, cheveux bruns, yeux bleus.
Boyu 1.78, saçları kestane rengi, mavi gözlü.
1 m 78, cheveux châtains, yeux bleus.
O da beni tehlikeden koruyacak, mavi gözlü meleğim.
C'est l'ange aux yeux bleus qui me protège.
Ahbabıymış. Mavi gözlü adamın.
Son pote, le blond aux yeux bleus.
Şu mavi gözlü sarı saçlı adam?
Tu vois le blond aux yeux bleus?
Sadece annelere ve babalara değil Dostlara ve yabancılara da. Mavi gözlü, kırmızı ve Dolgun dudaklı.
Pas seulement les pères et les mères... mais les amis, et aussi les étrangers... aux yeux bleus et aux lèvres pleines, rouges, et rondes ".
Onu mavi gözlü birine sakın satma.
ne la vends pas à un homme aux yeux bleus.
Mavi gözlü birine bunu satmam yasak.
Je ne peux la vendre à un homme aux yeux bleus.
Mavi gözlü bir Christian onu benden çaldı.
Un chrétien aux yeux bleus est venu et me l'a volée.
Bu mavi gözlü adamı şehirden çıkarın ve çarmıha gerin.
Emmenez cet homme aux yeux bleus hors de la ville et tuez-le!
Vuruşu yapan Mavi Gözlü Charlie. Gardiyanların 40 numarası topu aldı.
Tir de Charlie Les Yeux Bleus et le ballon est attrapé par le numéro 40 des Gardiens.
Mavi Gözlü on yardadan topa vurabilir ama biri topu kapabilir mi?
Les Yeux Bleus est un bon lanceur. Qui peut l'arrêter?
Boyu 1,78, koyu kahverengi saçlı, kahverengi gözlü. Çizgili, mavi bir takım giyiyor. Pardösüsü yok.
Environ 1,80 m, brun, yeux marron, costume bleu à rayures.
Siyah saçlı, mavi gözlü, boyu 1,80 civarında tıpkı pithecanthropus erectus heykeline benziyor.
Je ne l'oublierai jamais.
Beyaz, bir amerikalı erkek 32 yaşında, genç görünümlü 70 kg., sarı saçlı ve mavi gözlü Steve Lacey.
Steve Lacey.
Emin olduğum birkaç şey var, ama bir tanesi, bu batan dünyada emin olduğum şey benim ortaklığım, kromozomsal ortaklığım "sarı gözlü", "mavi saçlı" doğan oğlumuz için.
Il n'y a pas grand chose dont je sois sûr, mais la seule chose... dont je suis sûr, dans ce monde en dérive... c'est la participation de mes chromosomes... aux yeux blonds et aux cheveux bleus de mon fils.
Dur bakalım, "Mavi Gözlü".
Yeux bleus, as-tu entendu parler de moi?
gözlük 20
gözlüklü 20
gözlüğüm 22
gözlükler 19
gözlüklerim 38
gözlüklerim nerede 16
mavi gözler 17
mavi mi 24
mavi kod 18
mavi lider 19
gözlüklü 20
gözlüğüm 22
gözlükler 19
gözlüklerim 38
gözlüklerim nerede 16
mavi gözler 17
mavi mi 24
mavi kod 18
mavi lider 19