English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ N ] / Nişanı

Nişanı tradutor Francês

6,414 parallel translation
Jim'i arayacağım ve nişanı attığımı söyleyeceğim. Ne?
Je vais appeler Jim et lui dire que je romps nos fiançailles.
Tamamdır, nişanı atman konusunda seni destekliyorum, ama bunu ayıkken yapmalısın, tamam mı?
Bon, je veux bien que tu rompes tes fiançailles, mais il va falloir le faire en étant sobre, d'accord?
Nişanı attık işte...
Et bien, nous mettons ça en attente... l'engagement.
Nişanı attım.
J'ai rompu nos fiançailles.
Büyülü bitki yok mu Ming? Luduan'ın gerçekler diyarıyla nişanında sana yardım ettiklerini düşünmüştüm.
Je pensais qu'elles vous aidaient, vous les Luduan a vous engager sur le chemin de la vérité.
Evet, nişanı attım.
Oui, on a rompu.
Nişanında şampanyaya doydum.
Le champagne coulait à flot à tes fiançailles.
Yapmamız gereken şey, soygunun nerede yapılacağını bulmak soygunu yetkilere bildirmek, kahraman olmak Kraliçe tarafından şövalyelik nişanı almak ve sonra da şükran gününü Sör Paul McCartney'in denizaltında geçirmek.
Ce que nous avons à faire, c'est trouver où le cambriolage aura lieu, le rapporter aux autorités, et devenir des héros. être adoubé par la reine, et ensuite passer chaque Thanksgiving dans le sous-marin de Monsieur Paul McCartney.
Ne de nişanımızı bozduğu için ona romantik hisler besliyorum.
Et je n'ai pas de sentiments pour lui. plus depuis qu'il a rompu nos fiançailles.
Nişanınızı mı?
Vos fiançailles?
Nişanımızı onun bozduğunun farkındasındır.
Tu réalises qu'il a brisé nos fiancailles.
- Sonra da nişanı attın.
- Et puis tu as annulé.
- St. Christopher nişanı. - Evet.
Une médaille de St Christophe?
İyi nişan alır mı?
Il vise bien?
Hayır, ayaklarımıza nişan alıyorlardı.
Non, ils visent nos pieds.
Genetik silahı doldurur, çevre nişan alır ve yaşadıkların da tetiği çeker.
"La génétique charge l'arme, l'environnement vise, l'expérience appuie sur la gâchette."
9 Nisan 2011.
9 Avril 2011.
Nisan 2009. Chariton'daki hesap sahiplerinin 8 milyar dolarlık saadet zincir birikimi temizlenmiş.
Avril 2009 une combine à la Ponzi efface $ 8,000,000,000 d'économies de chaque titulaire d'un compte à la Chariton National.
Tiger Cat 51, nişan alabilirsin.
Tiger Cat 51, permission d'engager.
Anlaşıldı, hedefe nişan alınıyor.
Roger. Cible en vue.
Sen sadece tam ortaya nişan almaya çalış.
Vise juste le centre.
Sihirle çalışmayan aletler içerisinde en iyi nişan alabilinen alet bu.
Sa visée est plus précise que n'importe quel autre arc non magique.
Eğer kocamın nişan yemeğime gelmesine izin vermeseydim, berbat bir eş olurdum.
Oh, mon coeur. Je serais une horrible femme si je ne laissais pas mon mari venir à mon diner de fiançailles.
Nişan al!
Visez.
Tanklarına nişan alın.
Repoussez ces tanks cracheurs.
- Bu olay, Nisan 1990'da olmuş. - Evet.
C'était en avril 1990.
O kadar kötü nişan alıyorsun ki yanlışlıkla vurabilirsin.
Tu vise si mal que tu pourrais finalement toucher quelque chose.
Onun seyir defterinde, 1985 Nisan ayı başlarında Arthur seninle Sovyet büyükelçiliğinde buluşmuş.
Dans son registre,
Hızlı hareket edin, iyi nişan alın.
Soyez rapides et précis.
Tek yapman gereken enkazın ortasına nişan almak.
Tout ce que j'ai besoin que tu fasses... Vise le milieu des débris.
Nişan verilmiş Körfez Savaşı gazisi.
C'est un vétéran décoré de la Guerre du Golfe.
Nişan verilmiş savaş kahramanı.
Héro de guerre décoré.
Nişan al bakalım, evlat.
Vise, gamin.
Nişan partimizde öptün, doğru hatırlıyorsam.
À ta fête de fiançailles, si je me rappelle bien.
" 27 Nisan 2011.
" 27 avril 2011.
John Bosworth ve Nathan Cardiff bu yıl 4 Nisan'da yeni bir pc programı hakkında benimle temasa geçtiler.
John Bosworth et Nathan Cardiff m'ont parlé de faire un nouveau PC le 4 avril de cette année.
Anneni alan gözlere nişan al.
Vise les yeux qui ont manipulé ta mére.
- Nisan ayinda.
- Avril.
Bakalım, Clark 14 Ocak'ta öldürülmüştü çizelgesini bırakma tarihi olan 11 Nisan'dan 87 gün önce.
Voyons voir, Clark a été tué le 14 janvier... 87 jours avant sa libération programmée pour le 11 avril.
Geriye doğru çalışıp hesabını tutuyor 2009, 2012 artık yıl, 3,553 gün... 9 Nisan, 2004, Clark'ın hapis kararının başlamasıyla aynı gün.
En comptant à reculons, et en prenant en compte les années bissextiles 2008 et 2012, 3 553 jours... Le 9 avril 2004, le jour exact où Clark a commencé sa peine de prison.
Nişan al...
Chargé...
Kaynaklarıma göre, 4 Nisan 1997 günü Winslow Ünivertesi'ndeymişsiniz.
Mes sources m'ont informé que vous étiez à l'université Winslow le 4 Avril 1997.
- Nişan yüzüğünü geri ver.
Donne moi ta bague de fiançailles.
- Nişan yüzüğünü geri ver.
- Rends-moi ta bague.
Ben nişan bozulmuştur diye düşünüyorum.
Je pense que ses fiançailles sont finies.
Gidip nişan yüzüğü bakalım.
Allons acheter une bague de fiançailles.
Burada bir nişan yüzüğü var.
Okay. Voilà, la bague de fiançailles.
- Bruce Dameran. - Vietnam'da Mor Kalp Nişanı almış.
- Bruce Dameran.
Tekerleklere nişan al. - Ne? - Tekerleklere!
Vise les pneus.
Nişan almak için aynaları kullan.
Utilise le rétro pour mieux viser.
13 nisan, 2 mayıs...
Le 13 Avril, le 2 Mai...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]