Sid tradutor Francês
2,419 parallel translation
Mac, Sid'in kurbanın vücudunda bulduğu makarnadan parmak izleri ve bir saç kılı çıkardım.
Mac, j'ai des empreintes et un cheveu sur le linguini trouvé sur Stafford.
Sid'in kurbanın omuzunda bulduğu tanecikli madde karınca tebeşiriymiş.
La substance que Sid a trouvée dans la plaie est de la craie.
- Anladım Sid.
Je comprends.
Kendi mekanınmış gibi, Sid.
C'est ta fête, Sid.
Sid kurşunu çıkartabildi mi?
Sid a trouvé la balle? Non.
İşin bittiğinde onu incelemesi için olduğu gibi Sid'e gönder.
Écoute, quand tu as fini ici, emmène-la chez Sid.
Steve mi? Sid mi olmak istersin?
Tu veux être un Sid?
Sid, iş dışında da uğraşların olduğunu düşünüyordum.
Voilà. Je pensais que tu avais des hobbies en dehors du travail.
Sid Asnov eski bir meclis üyesi.
Sid Asnov est un ancien conseiller municipal.
Kefaletçi Sid'in Yeri.
Sid cautionnement judiciaire.
- Sid'le konuşmam gerekiyor.
Je dois parler à Sid.
- Sid, şu anda müsait değil.
Sid n'est pas disponible en ce moment.
Sid'le konuşuyordum.
Je parlais à Sid.
Sid Kroll'u aramalısın.
Il faut appeler Sid Kroll.
Sana avukat lazım, Sid'i ara.
Il te faut un avocat. Appelle Sid.
- Sid'i bağlayın.
Appelez Sid.
Ayrıca, birazdan Sid Kroll gelecek.
Sid Kroll va bientôt arriver.
Ciğer ve kızarmış soğan. Sid, sen tavuklu salata yiyorsun, değil mi?
De la purà © e, du maà ¯ s et du pain grillà ©.
- Genellikle salata yer misin? Bir miktar.
Sid, vous avez pris une salade au poulet?
Sid, tanıştığıma memnun oldum.
Je sais que je me sentirais mieux si je perdais du poids.
Bay Sid'le konuşabilir miyim?
Puis-je parler à M. Sid?
Prof. Sid Watkins F1 doktoru... göğüsündeki, kan basıncında, abdomende ve diğer organlarda.
Professeur Sid Watkins Médical F1 contrôlé la pression artérielle, et autres.
Profesör. Sid Watkins F1 Doktoru
VOIX DE PROFESSEUR WATKINS SID DOCTEUR F1
Profesör. Sid Watkins F1 doktoru
VOIX DE PROFESSEUR WATKINS SID DOCTEUR F1
Dedi ki : "Sid, bırakamam"
Il a dit,'Sid, je ne peux pas me retirer. "
Sid Watkins F1 doktoru ve nörolojik işaretleri gördüğümde, ölümcül hasar meydana geldiğini anladım.
VOIX DE PROFESSEUR WATKINS SID DOCTEUR F1 Et j'ai vu, par ses signes neurologiques que le traumatisme crânien lui serait fatal.
Ölümünün sonucu olarak, Professor Sid Watkins FİA'ya Formula birde alınabilecek ve geliştirilebilecek güvenlik önlemlerinin öncülüğünü yaptı
Après sa mort, la FIA a nommé le Professeur Sid Watkins pour améliorer la sécurité en Formule Un.
Sid, burada ne işin var?
Sid, que fais-tu ici?
Sid, Natalie'nin Michigan'da öldüğü ilan edildi.
Sid, le décès de Natalie a été prononcé dans le Michigan.
Sid, enjeksiyon iziyle ilgili bir şey söylemedi.
Sid n'a rien mentionné à propos d'une trace d'injection.
1992 yıIında, lidokain verildiğinde anaflaktik şok belirtileri göstermiş. Sid.
Cela dit qu'elle a eu un choc anaphylactique quand elle a été exposée à la lidocaïne en 92.
Sid, cesedini inceliyor.
Sid va faire exhumer son corps.
Şey, Sid, Natalie'nin cesedini inceleyene kadar bundan emin olamayız.
Nous ne pouvons en être sûrs tant que Sid n'exhume le corps de Natalie.
Pekala, şey, mesele şu ki Sid, Kristin'in vücudunda silikon bulamamış.
Bien, et le truc c'est que, Sid n'a pas trouvé une goutte de silicone dans le corps de Kristin.
Ateşine barutla geldi demek.
C'était ton Sid, Nancy *! C'est génial.
Burası iyidir Sid.
Ici, ça ira, Sid.
Yani bir bak bize Sid burada oturuyor, dans ediyor, panç içiyoruz.
Regarde-nous, Sid. Assis là, à ce bal, buvant du punch.
Sid bir doktor oldu ve 38 yıl Alabama'da doktorluk yaptı.
Sid devint médecin et pratiqua en Alabama pendant 38 ans.
Sledge'in hayatından geri kalanlar arasında Sid ve Eugene en iyi arkadaşlar olarak kaldı.
Sid et Eugene restèrent amis jusqu'à la mort de Sledge.
Sid hâlâ Mobile'in dışında küçük bir kasabada yaşamını sürdürüyor.
Sid vit toujours dans une petite ville près de Mobile.
Sid gelmiş.
Père, Sid est là.
Seni özleyeceğim Sid.
Tu vas me manquer.
Oldukça güçlü bir zehirmiş, değil mi Sid?
Puissant, le jus d'orange!
Pekala, Sid.
Bien.
Pekala, Sid, ölüm sebebi hakkında ne söyleyebilirsin?
Que peux-tu nous dire sur la cause de la mort?
Sid, lütfen cesedin kimliğini bulabildiğini söyle.
Dis-moi que tu as pu identifier ce corps.
Sid in etrafında bir süre daha dolanıp onu sinir edebilirsin.
Même si je ne suis pas mà © decin, je pense que l'on peut remettre son corps en forme et à © viter les maladies.
Eğer daha az kilolu olsaydım daha iyi hissederdim, bunu kabul ediyorum.
Vous pourriez embêter Sid encore quelques annà © es.
İtiraf et, sid.
- Admets-le, Sid...
- Oğlum nasıl Sid? - Çocuğu zor duruma sokma şimdi.
- Comment va-t-il, Sid?
Tanrım, Sid.
Bon Dieu, Sid.