Süpermen tradutor Francês
914 parallel translation
Silahlı bir süpermen... silahsız çökmüş bir demokrata karşı.
Un "surhomme" en armes... contre un démocrate décadent et désarmé.
Yani sırf o sahte süpermen öldü diye biz de yenik düşüp öleceğiz.
Ainsi nous allons tous mourir comme des petits oiseaux effrayés seulement parce que le surhomme est parti?
Süpermen Sam.
Sam, le surhomme.
Buradaki tek Süpermen sensin.
Tu es le seul Superman, ici.
- Şu Süpermen'e gizlice bakmak istiyorum.
Stanley! Éloigne-toi de cette fenêtre!
Şurada oturan iki süpermen daha masadan kalkamadan işimizi bitirir.
Ces deux-là nous lâcherons avant qu'on quitte cette table.
Bu süpermen değil mi!
Superman est de retour!
- Beni Süpermen yaptığı kesin.
Je me sens Superman.
Tabii, Süpermen kıyafetleriyle ancak.
Bien sûr, s'ils ètaient Superman.
Bence Casey bir çeşit süpermen. Bunu ispatlamak istiyorum.
J'y trouve un intérêt scientifique, purement expérimental.
Bizim Süpermen geldi yine.
Tiens, voilà Superman.
Onlar aptallar, hayal alemindeler. Kendilerini Süpermen sanıyorlar.
Stupides, superficiels, des surhommes!
Peki Süpermen nasıl bu sabah?
Comment va Superman, ce matin?
Yani Süpermen kıyafetinizi giyip eve uçacaksınız.
Vous allez rentrer d'un coup d'aile!
Şu Süpermen mesela.
Vous savez bien. Les personnages, du genre Superman...
Pek süpermen sayılmazlardı.
Ils étaient loin d'être des surhommes.
Bu, Bay F. G. Süpermen.
C'est monsieur F. G. Superman.
Ama Bay F. G. Süpermen'in gizli bir kimliği var.
Mais M. F. G. Superman a une identité secrète.
Süpermen gibi röntgen ışınlı gözlerinle içinde ne var görürdün.
Il faudrait les yeux de Superman pour voir au travers.
Toprağa verilmeyeceksin, süpermen.
On t'enterrera pas, Superman.
Betmen ve Süpermen'in şerefine içiyorum ve Ateş Adam'ın.
Je bois à la santé de l'Homme Chauve-Souris, de l'Homme Argenté... et de la Torche Humaine.
Bu Süpermen.
Voilà Superman.
Söyle onlara ben süpermen değilim.
Je suis pas Superman.
Benim ne olduğumu sanıyorlar? Süpermen mi?
Ils me prennent pour qui?
Süpermen olmadığını söylüyor.
Superman? Il n'est pas Superman.
Onun süpermen olduğunu mu sanıyorsunuz?
Vous le prenez pour qui?
Zenci bir süpermen yoktur.
Vieux, un Superman noir, ça n'existe pas.
Beni bu Süpermen ilemi karşılaştıracaksınız?
Moi contre la bête? Non, j'ai pris ma décision.
Ben Süpermen'im. - Hey!
Je suis un superman.
Bu Süpermen!
C'est Superman!
Ne olmak istiyor, Süpermen mi?
Que veut-il devenir? Superman?
Süpermen!
Superman!
Tanrı'm, onlara göz vermişsin ama göremiyorlar ; Süpermen de kurşunun ötesini göremiyor.
Seigneur, vous leur avez donné des yeux mais ils ne voient pas. Superman non plus, à travers le plomb.
Lois'in seni Süpermen'le tanıştırmasını istiyorum.
Que Loïs vous présente à Superman.
Biliyorum bu kadarı biraz fazla ama seni başka nasıl görecektim, Süpermen?
C'est un peu excessif, mais comment te rencontrer?
İçinde güçlü bir iyilik var, Süpermen.
Tu as une forte tendance au bien, Superman.
Bu son şansın, Süpermen.
C'est ta dernière chance, Superman.
Bu tarih. Bu şu anda oluyor, Süpermen.
L'opération est en cours.
Evet Süpermen, çifte riziko.
Oui, Superman. Je double la mise.
Hey, bu Süpermen!
C'est Superman!
Çok teşekkürler, Süpermen.
Merci, Superman!
Süpermen herkesle ilgilenir, Jimmy.
Superman aime bien tout le monde, Jimmy.
Bu kim, Süpermen?
Qui sont-ils?
Bu ülke sayende yine güvende, Süpermen.
Notre pays... est en sécurité, grâce à vous, Superman.
[PATLAMA SESİ] Ben Kripton'un reisi Süpermen'im.
Je suis Superman, le leader de Krypton.
Sen benim oğlum, Süpermen'lerin sonuncususun.
Tu es mon fils, le dernier des Supermen.
- Kim bu Süpermen?
Qui est Superman?
Benim adım Süpermen.
Mon nom est Superman.
- Süpermen?
- En surhomme?
Küçükken ben de Süpermen'i seyrederdim. Yüksek bina imgesi ile bana yeni bir şey öğretemezsin.
Tu vas rien m'apprendre avec ton grand immeuble.
Onun için ona Süpermen diyorlar.
Superman!