English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ T ] / Tadı

Tadı tradutor Francês

15,470 parallel translation
Tadı güzel.
Ça m'a l'air bien.
Eminim ki tadı çilek gibidir.
Je parie qu'elle a un goût de fraise.
Sonuna kadar tadını çıkarmama izin ver.
Laisse-moi profiter du présent.
Demir ve kömür tadı var.
Je perçois du fer, du carbone.
Uzayın tadı çok yalnız.
L'Espace a un goût de solitude.
Güzellik uykunun tadını çıkardın mı?
Ça fait du bien, un petit somme?
Ânın tadını çıkarmayı ne kadar sevdiğini biliyorum Syd.
Je sais combien tu aimes vivre le moment présent, Syd.
Ağız tadıyla bi'küfür edeceğim orada bitiveriyor ya.
Pourquoi tu es là la seule fois où je jure?
Maceraperest ol, cesur ol ; ama tadını çıkar, hemen geçiyor.
Sois aventureux, mais savoure, ça passe vite.
Ben Dorne'da oturmuş halkımı aç ve açıkta bırakmamak için elimden geleni yaparken o her şeyin tadına baktı.
Il goûtait à tout, alors que je restais ici, à Dorne, à faire de mon mieux pour protéger et nourrir mon peuple.
- Kalemin tadını çıkar.
- Profitez bien du stylo.
24 ayak daha, Devler Ülkesi'nin tadı tuzudur.
Mes 7,50 m? Des papaouettes, au Pays des Géants.
Bir ısırık al, tadı çok güzel.
Embouche-toi ça, c'est un régal.
Fazla abartılıyor, tadı bile yok.
On en fait tout un plat. Ça n'a pas de goût.
Şu an harika yemeğini tadını çıkarıyordur.
Il doit se manger une petite entrée.
Bu yemeğe 12.000 dolar ödüyorum tadı da 12.000 dolar gibi olsun amına koyayım!
Je paie 12 000 dollars pour ça, alors ça doit avoir le goût d'un truc à 12 000 dollars!
O zaman tadı niye gelmiyor lan?
Alors pourquoi je le sens pas?
İçinde var diyorsun ama azıcık bile tadı gelmiyor! Geri git şimdi!
Tu dis qu'il y en a mais je sens absolument rien!
Tadına bak.
Goûtez-le.
Kızın gibi tadı var.
Le même que votre f-f-f-fille.
Tadı liberal gibiydi.
Ça a un arrière-goût libéral.
Manzarının tadını çıkar.
Profitez de la vue.
Artık Başkan Vladimir Putin'in rejimi altında izin verilen tatlı özgürlüğünün tadını çıkarabilir.
Il peut maintenant profiter des douces libertés du régime du président Vladimir Poutine.
- Kurtuluş gününün tadını çıkartıyor musun?
Tu passes un bon quatre juillet?
Sence ne var içinde? Tadı neden biraz farklı?
Pourquoi ça n'a pas le même goût?
Partinizin tadını çıkarın, Bay Başkan.
Profitez bien de la fête, M. le Président.
Ama tadı aynı değil. Tazesi daha iyi gidiyor.
Mais ça n'a pas le même goût, vous préférez la peau fraîche.
Bunların tadını çıkarmak çok kolay Onlara istediklerini verdikçe.
Ils sont faciles à contenter tant qu'on leur donne ce qu'ils veulent.
Sence yağmurun tadı var mıdır?
Tu ne trouves pas que ça a un goût?
Ama alçakgönüllülükten tadı kötü gibi davranırım
Mais je fais genre il est dégue Parce que je suis trop humble
Son günlerinizin tadını çıkarın yıldızlar Kuşaklılara aittir.
Profitez de vos derniers jours les étoiles appartiennent aux Ceinturiens, les cieux appartiennent aux Ceinturiens...
Yağmurun tadı nasıl?
Ca a quel goût, la pluie?
Ağzın kan tadıyla dolar.
On a un goût de sang dans la bouche.
Zengin olmalı uzak limanlara yelken açmalı, bilmediğim yemeklerin tadına varmalı kendime parlak takılar almalı ve Hideko'yu düşünmemeliyim.
J'ai besoin de devenir riche, de naviguer dans un port éloigné, de manger de la nourriture que je reconnais à peine, d'acheter plein de billes étincelantes, et... ne pas penser à Hideko.
Şekerin tadı neden farklı geliyor?
Pourquoi le bonbon a-t-il un goût différent?
O Hideko kahpesinin tadı nasıldı?
Quel goût a cette chienne de Hideko?
Tadı çok güzel.
Elles sont très bonnes.
Oh, herifin biraz tadını çıkar, adam bir Hindu ama adamın çok güzel fikirleri var.
Tu te moques de lui parce qu'il est hindou mais il a des tas de bonnes id? es.
Partinin tadını çıkar.
Profite de ta petite fête.
Hayatın tadını çıkartıyorum.
Je profite de la vie.
Ve yalnızca mutlu olmadan önce mutluluğun tadına varıyoruz. "
"et on n'est heureux qu'avant d'être heureux."
Tadı güzel mi bari?
Quel goût ça a?
Partinizin tadını kaçırdığım için özür dilerim ama M4'lü beş adam yeterli değil.
Désolé d'être un trouble-fête, mais cinq gars avec des M4, ça ne suffit pas.
Yiyebilirsin. Tadına bakabilirsin.
Tu peux le manger.
Zaferin tadını aldılar.
Ils ont goûté à la victoire.
Zencilerin tadına bir baktın mı başkasını beğenmezsin.
Quand on a goûté du Noir, c'est pour toujours.
Tadı çok kötü lan bunun.
C'est vraiment pas bon.
Tadı şimdi geldi!
Je sens le citron vert, à présent!
Geri dön, tadı geldi!
Reviens!
Tadı güzelmiş.
Délicieux.
Connecticut'tadır.
Moi je le sais. Elle est dans le Connecticut.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]