Veda etmeye geldim tradutor Francês
125 parallel translation
Baba, bunu komik buluyorsan üzgünüm, buraya veda etmeye geldim.
Je regrette que ça te paraisse fou.
Merhaba, Charles dayı! Veda etmeye geldim!
Je suis venu vous dire au revoir.
Sana veda etmeye geldim.
Je suis venue dire au revoir.
Artık düşünecek bir şey kalmadı. Veda etmeye geldim.
Je viens juste te dire adieu.
Veda etmeye geldim.
Je suis venu te dire au revoir.
Sana veda etmeye geldim.
Je suis venu dire au revoir.
- Veda etmeye geldim.
Je suis venu dire au revoir.
- Veda etmeye geldim.
- Je suis venue vous dire adieu.
Veda etmeye geldim.
Je ne vous verrai pas de quelque temps.
Veda etmeye geldim.
Je vous fais mes adieux.
- Veda etmeye geldim.
- Je viens vous faire mes adieux.
Çariçeye veda etmeye geldim.
Je viens prendre congé de la tsarine.
Sana veda etmeye geldim.
Je viens te saluer.
Evet, veda etmeye geldim. Yarın gidiyorum.
Je suis venu vous dire au revoir.
Veda etmeye geldim.
Je viens te dire adieu.
Veda etmeye geldim, fakat...
Te dire adieu, et...
Evet, sana veda etmeye geldim.
- Oui, je suis venu dire au revoir.
Veda etmeye geldim.
Je venais te dire au revoir.
Melinda, veda etmeye geldim.
Melinda, je suis venu vous dire adieu.
Size veda etmeye geldim.
Je viens dire adieu.
Ben gidiyorum Veda etmeye geldim.
Je m'en vais. Je viens te dire adieu.
Sana veda etmeye geldim.
Je suis venue te dire au revoir.
Sam, kardeşin benden onunla beraber Avrupa'ya gitmemi istedi ben de veda etmeye geldim.
Ton frère m'a proposé d'aller en Europe avec lui, donc je suis venue te dire au revoir.
Sana veda etmeye geldim, baba.
Je viens te dire au revoir
Dostlarım, sizlere veda etmeye geldim.
Mes amis, je fiens fous dire atieu.
Veda etmeye geldim.
Je suis venu vous dire au revoir.
Bu "pes ediyorum" demek. Veda etmeye geldim.
Je suis venu te dire au revoir.
Buraya veda etmeye geldim.
Je viens vous faire mes adieux.
- Veda etmeye geldim.
- Je viens dire au revoir.
- Veda etmeye geldim.
- Qui êtes-vous? - Je suis venu dire adieu.
- Buraya diğerleri için gelmedim. Veda etmeye geldim.
Je ne suis pas venu pour les autres, mais pour vous dire au revoir.
Sana veda etmeye geldim.
Je suis venue vous dire au revoir.
Anne sana veda etmeye geldim.
Mère... je suis venu te dire adieu.
Majesteleri... Size veda etmeye geldim.
Votre Majesté... je suis venue vous dire au revoir.
Sadece... veda etmeye geldim. ve... şans dilemeye.
Je voulais juste te dire adieu... et... bonne chance.
Sadece veda etmeye geldim.
Je venais juste... dire au revoir.
Sana veda etmeye geldim.
Je viens te dire adieu.
Sana bıraktığımı söylemeye ve veda etmeye geldim.
Je suis venu te prévenir que j'arrête, et te dire au revoir.
Veda etmeye geldim.
Je te dis au revoir.
Ben veda etmeye geldim.
Je suis venu vous dire au revoir.
Veda etmeye geldim.
Je viens vous faire mes adieux.
Arvin. Sana veda etmeye geldim.
Arvin, je suis venue te dire au revoir.
- Kızıma veda etmeye geldim.
Je dis au revoir à ma fille.
Veda etmeye geldim.
Je suis venu dire au revoir.
Veda etmeye geldim.
Écoutez, je suis venu lui dire adieu
Veda etmeye geldim.
Je suis venue vous dire au revoir.
Veda etmeye geldim.
Qu'y a-t-il? Je suis venue vous dire au revoir.
- Veda etmeye geldim.
- Je suis venue dire au revoir.
Veda etmeye geldim. Eve dönmeye karar verdim.
Je viens vous faire mes adieux.
Sadece... veda etmeye geldim.
Je suis venu te dire au revoir.
Veda etmeye geldim.
Je viens vous dire au revoir.