English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ Ç ] / Çok eğleniriz

Çok eğleniriz tradutor Francês

66 parallel translation
Tek farkı biz biraz oynar, biraz dans eder, çok eğleniriz.
Sauf que nous nous amusons un peu, dansons un peu, et rions beaucoup!
Çok eğleniriz. Her şeyi yaparız, istediğin her şeyi.
On fera absolument tout ce que tu voudras.
Hafta sonlarında çıkıp çok eğleniriz.
Le week-end, on sort et on se marre.
Ne hoş. - Daima çok eğleniriz.
Vous et moi, on passe des instants si agréables.
Çok eğleniriz. Ne dersin?
Qu'est-ce que t'en dis?
Birlikte çok eğleniriz.
On se marrerait bien.
Büyük olasılıkla çok eğleniriz.ama yapamam.
Je suis sûre que ce serait bon mais je ne peux pas.
- Çok eğleniriz.
- On se marra bien.
Çok eğleniriz.
On s'éclatera.
Eğer bana seni tanıyabilmem için tek bir şans verirsen, belki de çok eğleniriz!
Si tu me donnais une chance, une chance de te connaître... peut-être qu'on s'amuserait!
İstersen zengin bir Protestan olduğunu söyleyelim. Çok eğleniriz.
Sinon, disons que vous êtes une riche protestante.
- Haydi. Çok eğleniriz.
Ce serait fendard!
Okuldaki herkes teklif etmiştir sanırım ama eğer kış brunch'ına kimseyle gitmiyorsan, büyük bir onur duyarım. Çok eğleniriz.
Tous les types du lycée ont déjà dû t'inviter, mais si tu vas seule à la fête de Noël, je pourrais t'accompagner.
Don's'da her zaman çok eğleniriz.
On s'amuse chez Don.
# Çok eğleniriz #
C'est la fête assurée
Ne bileyim birlikte çok eğleniriz. - Olur, tamam. îyi olur.
En... groupe... pour rigoler.
Çok eğleniriz, gerçekten.
Il blague sur mon poids. On rit bien. Vraiment.
O zaman çok eğleniriz.
On va faire la fête!
Senle gidersek daha çok eğleniriz.
Je pensais que ce serait plus drôle d'y aller toi et moi.
Çok çalışırız ama çok eğleniriz.
Ici, on travaille dur, mais on sait s'amuser.
Gidelim bence, çok eğleniriz.
On devrait y aller, ce sera fun.
Evet, iyi, bilirsiniz, biz onda çok eğleniriz.
Oui, on s'amuse bien.
Pekala Dışarıda takılırız, sinemaya gideriz çok eğleniriz.
Eh bien, on sort, on va au cinéma, on s'amuse.
Biz çok eğleniriz.
- Elle a raison.
- Çok eğleniriz.
On s'amuse tellement.
Çok eğleniriz.
On s'y amuserait tellement.
Çok eğleniriz.
Ce sera tellement drôle.
Yanılıyor olabilirim ama burada kalırsan bence çok eğleniriz.
Vous savez, je peux me tromper, mais je crois que rester ici vous ferait plus de bien.
Dördümüz çocukken hayal ettiğimiz gibi çok eğleniriz.
Et nous nous amuserons ensemble tous les quatre. - Comme dans nos rêves d'enfant.
Birlikte çok eğleniriz.
On s'amuserait tellement.
Çok eğleniriz. Mütevazi bir akşam yemeği yer, sonra sevişiriz.
Allez, on va sortir, s'amuser, se faire une petite bouffe et... une partie de jambes en l'air.
Çok eğleniriz.
On jouera avec mes jouets. On va bien s'amuser.
Hadi, çok eğleniriz!
Allons, ça sera amusant!
Artık burada ben varım, ikimiz de çok eğleniriz.
Je suis là maintenant, on va bien s'amuser.
Olur, tabii, çok eğleniriz.
Oui, ce sera sympa.
- Anne. - Çok eğleniriz.
- On ferait du spiritisme...
Thneedville'de çok eğleniriz
À Thneedville, c'est le plaisir facile
- Hadi. Çok eğleniriz.
- Allez, ca serait vraiment marrant.
Bize ait bir tekneyle çok eğleniriz!
Un bateau rien que pour nous.
Beraber çok eğleniriz.
Et tu sais quoi? On s'amusera tellement.
Eminim birlikte çok eğleniriz.
Je parie que toi et moi pourrions s'éclater sur la route.
Eminim çok eğleniriz!
Vraiment?
O zaman, sen, ben, o ve Brody beraber çıkarız ve çok eğleniriz.
Et comme ça on pourra se faire des doubles rencards et ça sera super.
Ve orada asla kayda değer birşey olmaz,... ama biz hep çok eğleniriz.
Et rien de bien n'arrive jamais là-bas, mais on s'amuse toujours autant.
Çok eğleniriz.
Une cloche sonne.
ya da "bunu yapacak mıydık?" Sonra da "Fena olmaz, hem biraz eğleniriz de" dedim. Sonra da George çok şahane bir hikayeyle çıkıp geliverdi.
C'est devenu ma tâche d'expliquer aux autres acteurs qui venaient... exactement ce que ces côtés... étaient censés représenter.
Rezalet ve o beni arayacak! Zamanında ararsa iyi olur yoksa oraya gelir kendimi tanıtırım ve çok fena eğleniriz.
C'est scandaleux, et il va me rappeler et il a intérêt à le faire vite, ou je vais venir, et je vais me présenter et... on va bien s'amuser
Çok eğleniriz!
Ça va être génial.
Üff be, Lois, burada biraz eğleniriz sanmıştım,... Buzz Killington'dan bile daha çok vızıldıyorsun.
Putain, Lois, je croyais que t'avoir ici allait être marrant. Mais en fait tu es une plus grande trouble-fête que Buzz Killington.
Ben de düşündüm ki eğer pratik yaparsak o zaman daha iyi olur ve çok daha fazla eğleniriz.
Donc je pensais, si on s'entraîne, on s'améliorera et on s'amusera bien plus.
Bel altına yapılacak birçok vuruş, ne kadar çok olursa o kadar eğleniriz.
Plein de coups sous la ceinture. Plus on est de fous plus on rit.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]