12 yaşında tradutor Português
907 parallel translation
Dinle... Christine, 12 yaşında bir çocuk gibi insanların boynuna atlıyorsun.
Saltas para o pescoço das pessoas como se ainda tivesses doze anos.
Haçlı Seferine giden Gilbert Beldon, mesela, 12 yaşında bir kızla evlenmiş.
Gilbert Beldon que foi para as Cruzadas, casou-se com uma Isabelle de 12 anos.
12 yaşında gangster filmi izlemek için evden kaçtığım zamanı hatırlatıyordu.
Como quando era garoto e fugia de casa para ir ao cinema.
- 12 yaşında.
- Já fez 12 anos.
Benim tek oğlum, 12 yaşında.
O meu próprio filho, 12 anos de idade.
- Daha 12 yaşında.
- Tem 1 2 anos apenas.
Gençliğine gelecek olursak... yani şu solmuş çiçeğe... ilahi kitabının sayfaları arasında ezilmiş olan çiçeğe. 12 yaşından beri, ruhsuz, çürük ve kötü... kokuyor o çiçek.
E quanto a sua juventude... ela é igual a uma flor prensada num livro... há 12 anos com cheiro podre e insípido.
Söylesene harika çocuk, demek 12 yaşında falan master yaptın ha?
És um homem e pêras, fizeste o mestrado com o quê, 12 anos?
Peter 12 yaşında.
O Peter tem doze.
12 yaşındayken babamın kafasında bir vazo kırdım ve onu öldürdüm.
Aos 12 anos joguei um vaso contra a cabeça do meu pai e o matei.
Zaten 12 yaşında bir çocuk çizmiş gibi.
Na verdade, parece ter sido pintado por uma criança de 12 anos sem talento.
"O daha 12 yaşında ve aylardır kayıp."
de sua casa há muitos meses. " Não pode ter abandonado a ilha sózinha.
"O daha 12 yaşında ve aylardır kayıp."
" Só tem 12 anos, e anda desaparecida faz muitos messes.
İlk telefon dinlememi 12 yaşında yaptım Harry.
Pus o meu primeiro telefone sob escuta quando tinha doze anos, Harry.
Kraliçe 12 yaşında ve kral bütün günü onunla yatakta geçiriyor.
A rainha tem apenas 12 anos e dizem que passam os dias juntos na cama.
- Hey, 12 yaşında olman fark etmez.
- Não interessa que tenhas 1 2 anos.
12 yaşında.
Tem 12 anos.
Sen gerçekten 12 yaşında mısın?
Tens mesmo 12 anos?
- 12 yaşında mısın sen?
'Gira'! Tens o quê?
O sadece 12 yaşında.
Ela é que-ela é só 12.
Ama 12 yaşında da, 14 yaşında da aynı şeyi söylediler.
Só que me disseram o mesmo aos 12 e aos 14 anos.
Sadece 12 yaşında, ama fikirleriniz oğlumu çok etkiledi.
Ele tem apenas 12 anos, mas suas idéias o impressionaram.
Olay sırasında ben 12 yaşındaydım.
Eu só tinha 12 anos.
Burada da çocukken ki hali, 12 yaşında.
Aqui está uma famosa quando ele era um míudo, com 12 anos de idade.
10 yaşında bir oğlan, 12 yaşında bir kız ve anneleri.
Um rapaz de 10 anos, uma rapariga de 12 e a mãe deles.
4 yaşında ilk konçertosunu bestelemişti ilk senfonisini 7 yaşında tüm bir operayı 12 yaşında!
Este homem tinha composto um concerto aos 4 anos a primeira sinfonia aos 7 e uma ópera completa aos 12!
Sadece 12 yaşında ve sadece 12 dolara!
Só tem 12 anos e custa só 12 dólares!
" 12 yaşında ciddi ruhsal sarsıntı.
Severo trauma aos 12 anos. "
Sen 12 yaşında mısın?
Tens 12 anos? Hum.
12 yaşında olduğun için hayatın acılarını, ızdırabını, heyecanını yaşamamışsın, ama yaşayacaksın.
Como tens 12, nunca realmente experimentaste muito da dor ou do sofrimento ou a ansiedade de vida, o que ainda vai acontecer.
Thundera'dan ayrıldığında 12 yaşındaydın...
Tinhas apenas 12 anos de idade quando deixaste Thundera.
Ah, tüm arkadaşlarım 20 yaşında ama ben hala 12 yaşındayım.
Ah, é, meus amigos têm 20 anos e eu tenho 12.
12 yaşında iken hırsızlığa başladı.
Começou a fazer recados para o Mob aos 12 anos.
Artık 12 yaşında değilsin.
Já não tens 12 anos.
Ve bu Crutchfield, 12 yaşında ve hali hazırda uzman bir hırsız.
E este é o Crutchfield, Doze anos de idade e já é um bom ladrão.
Oğlum 12 yaşında.
O mej filho tem 12.
Bu konuda endişelenme. O daha 12 yaşında.
Não te preocupes, ele tem 12 anos.
Bu adamın 12 yaşında olduğuna inanamıyorum.
Eu nem acredito que este rapaz tem 12 anos.
Anlaşıldı. 12 yaşında klas başı dik.
Certo. Apenas coisas fixes para maiores de 12 anos.
Ve tam 12 yaşında... Rus Çarı'na konser vermek için izin istedi.
E com 12 anos... pediram para que tocasse para o Czar da Rússia.
Styrolite içinde 12 yaşında bir erkek çocuk var.
Enviamos um rapaz de 12 anos em stirolite.
En büyüğü 12 yaşında ve hepsi telekinetik.
O maior tem 12 anos e são todos telecinéticos.
- 12 yaşında.
- Ele tem 12.
11 yaşında mıydı, sanırım artık 12 olmuştur.
Onze. Não, creio que já tem doze.
İlk, on iki yaşında indim ocağa, biliyor muydun?
Comecei a trabalhar nas minas aos 12 anos. Sabias?
Tabii ki, bir at satma olayı olmuştu ve oniki yaşında olduğu halde, altı yaşında olduğunu söylediği.
É claro, houve um tempo em que ele vendeu um cavalo ao outro... e disse que tinha seis anos... quando na verdade tinha 12.
Bir motele tıkılıp kalmış, sıkıntıdan patlayan 1 2 yaşında bir oğlum var.
Tenho num motel um filho de 12 anos que está totalmente entediado.
Evet, ama çoğu 1 2 yaşın altında.
Sim, mas a maioria deles tem menos de 12 anos.
Kaç yaşında 20 mi 30 mu?
Que idade é que tem, 12 anos? 13? O dobro.
Beni hala on iki yaşında sanıyor.
Ele ainda acha que tenho 12 anos.
Chinatown'daki köle ticareti ile ilgili, 12 - 13 yaşında kızlar, gemiden inip doğruca kulübelere giden.
Miúdas de 12 ou 13 anos que saem do barco direitas para os bordéis.