English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ B ] / Bende seni

Bende seni tradutor Português

885 parallel translation
"Eğer çocuğun kardeşimi döverse, bende seni döverim."
"Se o teu garoto bater no meu irmão, eu bato em ti."
Bende seni gözlüyor olacağım.
E a ti também.
Bende seni aramayı düşünüyordum, Brad.
Devia estar à tua procura, Brad.
- Bende seni gördüğüme sevindim, Julia.
- Você também, Julia.
Bende seni arıyordum, Peso.
Estava a tua procura, Peso.
Bende seni hala kalbimde taşıyorum.
E tenho-te a ti no coração.
Hayır, Gilberte. Kalırsam, yarın kalmamak bende seni terkediyormuşum izlenimi uyandıracak. Yarın da kalırsam birlikte yaşıyor olacağız, yani evli gibi birşey..
Não, Gilberte, se eu ficar, fico com a impressão de te ter deixado por não ficar amanhã e se ficar amanhã teremos um caso, ficamos quase casados e isso não é contrário às nossas convicções?
Bende seni, Opal Ann.
Eu também pensarei em si, Opal Ann.
Ve bende seni seviyorum.
E eu te amo.
- İçeri gel. Bende seni bekliyordum.
Senhor, não sei como não me cansou ainda mais.
Sen sadece beni hedefe yaklaştır... ve bende seni ve tayfanı serbest bırakayım.
Apenas leva-me até próximo do meu destino, e deixo-vos partir.
Bende seni seviyorum.
Também te amo.
- Bende seni seviyorum.
- Eu também te adoro.
- Bende seni.
- A ti também.
Bende seni, tatlım.
Adoro-te, também, querida.
Bende Seni Özledim, Rico.
Eu também senti a tua, Rico.
Bende seni özledim.
Eu também.
Öyleyse, bende seni çok görmek istediğimi söyleyebilirim.
Devo confessar-te que a mím também me apetecía vêr-te outra vez.
- Bende seni gördüğüme sevindim, Quatermain.
Estou contente em ver-te, Quatermain.
Selam Kate, bende seni arayacaktım.
Oi, Kate. Eu já ia ligar prá voce.
- Seni seviyorum, tatlım. - Bende seni seviyorum, Baba.
Papá.
Bende seni görebiliyorum Christy.
Também a vejo, Christy.
Ve bende seni seviyorum'
E eu gosto muito de ti também!
Merhaba tatlım. Bende seni az önce rüyamda gördüm.
Vês esta fresta entre o fogão e a parede?
Bazı anneler gelip, neler yaptıklarını anlatacak. Bende seni aperatifler için önerdim. Yarına kadar 800 kurabiyeye ihtiyacım var!
Preferia ter um cateter do tamanho de uma mangueira de jardim em vez de arranjar outro emprego para pagar as tuas compras.
Anlıyorum, kusura bakma ya bende seni çatlak sanmıştım.
Estou a ver. Tenho de pedir desculpas. Pensava que fosses um louco.
Bende seni özledim.
Bom, eu também tive saudades tuas.
- Bende seni.
- Eu também te amo.
- Bende seni seviyorum.
Amo-te.
Şöyle yaz : " District Attorney Fletcher, bende seni yok edecek kanıtlar var.
Escreve isto : " Promotor Público Fletcher, tenho provas que o vão destruir.
Bende yanlış olan her şey için seni suçluyor.
E culpa-te por tudo o que há de errado em mim.
Ve bende sevgili Sam, o zaman seni kurtaracağım dedim.
E eu disse : "querido Sam, posse salvar-te?"
Sen bana katilin nerede saklandığını söyle bende eline seni aklayan bir yazı vereyim.
Dar-lhe-ei uma carta de recomendação... se me disser onde o assassino está escondido.
Onu artık senden bende alamam Seni doğru dürüst alkışlayamam bile.
Já não ta posso tirar. Já nem sequer te posso aplaudir.
burada değil.seni temin ederim ki buradabenden başka kimse yok, ve bende oldukça zararsızım.
Não está aqui. Garanto que só eu estou aqui e sou inofensiva.
Bende seni öperim.
Michael, eu amo-te tanto.
Onlar da seni çağırıyor, bende sana aşkımı haykırıyorum
Seu amor o chama, como o meu também.
Bu bende kalsın ki seni herkese tanıtayım.
Vou guardar isto para promover a sua nova carreira.
Bende seni sevdim.
E eu a ti.
Seni bırakırsam Tora bende kalabilir mi?
Se te deixar ir, posso ficar com Torah?
ama bende geçen sefer uyuşturucu kullanıp seni konuşturmaya çalışmıştım Ama senden bir bilgi alamadım
A última vez que usei a droga indiana e preparei-te a armadilha, não consegui que me desses qualquer informação.
"Bende seni seviyorum"
'E eu também a ti.'
- Bende şimdi seni öldüreceğim.
E agora, materei a ti.
Seni gidi Karamürsel sepeti, burada kontrol bende!
Sua coisinha insignificante, eu é que mando aqui!
Bende seni.
Eu te amo.
Seni öldürürlerse bende dönüp seni öldüren herkesi öldürmek zorunda kalacağım.
E então terei de matá-los, também.
Bende araba yok. - Seni alırız.
Nós tratamos disso!
- Seni seviyorum, baba. - Bende seni, evlat.
- Eu amo-te, pai.
Çok yoruldu ve seni çok özledi, bende öyle...
Está cansada e está com saudades de si. Eu também.
Bende burada durmuş seni, bu tehlikeli yere, yaptığın işi çalmaya ve değiştirmeye çalışan insanların, olduğu bir yere geri getirmeye çalışıyorum,
E eu aqui a tentar trazê-lo de volta para um lugar onde querem mudar seu trabalho.
Senin kötü adamlardan biri olduğun gibi. Şimdi senin zavallı kıçın bende olduğuna göre seni karımla takas edebilirim.
Você é um dos maus e eu o trocarei pela minha mulher.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]