Bu harika bir haber tradutor Português
418 parallel translation
Bu harika bir haber.
- Isso é uma boa noticia.
Bu harika bir haber albayım. Çocuklar çok sevinecek.
Isto vai fazer muitas crianças felizes.
Bu harika bir haber.
Helen, isso é maravilhoso!
Sophie, bu harika bir haber.
Sophie são maravilhosas notícias.
- Bu harika bir haber, General.
- Grande novidade, General.
Jess, bu harika bir haber!
Jess, isso é fantástico!
Bu harika bir haber.
Isso é... é uma óptima notícia.
- Jackie, bu harika bir haber.
- Jackie, que maravilha!
Jonathan! Bu harika bir haber!
Jonathan, isso é maravilhoso.
Bu harika bir haber.
Que notícias excelentes!
Bu harika bir haber.
Isso é música para os meus ouvidos.
Ama bu harika bir haber!
São óptimas notícias!
Bu harika bir haber.
Esta história é boa.
Bu harika bir haber.
Excelente notícia!
Bu harika bir haber, millet.
São notícias fascinantes.
Bu harika bir haber, Edward.
- São óptimas notícias, Edward.
- Bu harika bir haber. - Evet sağ ol.
- É fantástico, mana.
Marge, bu harika bir haber.
Marge, são óptimas notícias.
Bu harika bir haber. Teşekkür ederim.
Isso são boas novas.
- Bu harika bir haber.
- É uma boa notícia.
- Bu harika bir haber.
Que ótima notícia.
- Bu harika bir haber!
- Que maravilha!
Bu harika bir haber ama bunu ofisime döndüğüm zaman konuşuruz.
Óptimas notícias, mas vamos conversar no meu escritório.
Bu harika bir haber.
Estás a perceber?
Bu harika bir haber.
Isso são óptimas notícias.
Teşekkür ederim, efendim. Bu harika bir haber.
É uma óptima notícia.
Bu harika bir haber.
São boas notícias.
Majesteleri, bu harika bir haber.
Majestades, é uma notícia maravilhosa.
Bu harika bir haber!
São óptimas notícias!
- Bu harika bir haber.
- Isso são óptimas notícias.
Vay canına Red, bu harika bir haber.
Red, isso são boas notícias.
Bu harika bir haber.
Isso é óptimo. Que fizeste?
Bu harika bir haber.
Esta é uma maravilhosa noticia.
- Bu harika bir haber!
Isso são ótimas notícias!
Bu harika bir haber.
São boas notícias!
Bu harika bir haber!
É maravilhoso!
Hepsi bu. - Müthiş bir haber! - Harika haber, değil mi?
Que excelente notícia!
Bu bebek tam olarak harika bir haber değil.
Este bebé não é exactamente uma excelente notícia.
Harika bir haber bu.
Isso é óptimo, boas notícias.
Bu, harika bir haber.
São óptimas notícias!
Son oIarak da bu çok özeI günde harika bir haber aIdığımı söyIeyeceğim.
E, por fim, queria dizer que neste dia tão especial recebi uma notícia maravilhosa.
Hassiktir Scotty, bu harika haber bu çok iyi bir haber, dostum.
Isso são mesmo boas notícias, Excelentes, meu.
Bu... bu gerçekten harika bir haber.
Bem, são notícias fantásticas.
Bu akşam hayal kırıklığına uğrasalardı çok üzülecektim ama az önce katili yakaladığınıza dair harika bir haber aldım.
Fiquei aborrecido ao pensar que ficariam decepcionados hoje. Mas soube que já apanhou o assassino.
Bu benim için harika bir haber oldu.
Isto está a ser uma grande história.
Yani, bu iyi bir haber değil, harika bir haber.
É genial. É shakespeariano.
Harika bir haber bu. Amanda Beckett artık yalnız.
Isto é tão perfeito.
Bu harika bir haber.
Que notícia maravilhosa.
Bu harika bir haber, öyle değil mi?
É uma excelente notícia.
- Peki bu neden harika bir haber?
- E por que motivo são boas notícias?
Bu harika bir haber.
É uma notícia óptima.