Bunu söylememeliydim tradutor Português
135 parallel translation
Bunu söylememeliydim.
Desculpa ter dito isso.
Bunu söylememeliydim.
Não devia ter dito isto.
Sana bunu söylememeliydim Dave.
Não te devia ter feito isso, Dave.
Bunu söylememeliydim.
Não ousei dizer-lho.
Bunu söylememeliydim.
Desculpe, eu não devia dizer isso.
Sana bunu söylememeliydim.
Não devia estar a contar-te isto, pois não?
Siz de öyle. - Pardon, bunu söylememeliydim.
- Desculpe, não devia ter dito isto.
Belki de bunu söylememeliydim.
Não deveria ter dito isto...
Bunu söylememeliydim.
Não devia ter dito isso.
Bunu söylememeliydim. Peki ya ailesi?
- Os pais dele vivem lá?
Bunu söylememeliydim.
Eu não devia ter dito aquilo.
Bitti mi? Pekâlâ. Biliyorum bunu söylememeliydim.
Eu pedirei desculpas se estava a ir longe demais.
Aslında öğretmenin olduğum için bunu söylememeliydim.
Bem, na verdade eu não deveria estar a dizer isto, pois sou um professor.
- Henüz bunu söylememeliydim.
- Não era para dizer já?
Bunu söylememeliydim.
Não devia ter dito isto. Sou o Gil.
Bunu söylememeliydim.
Não devia ter-vos dito isto.
Muhtemelen bunu söylememeliydim bile, ama... Seks, her dakika, aklımın içinde.
Eu nem devia de dizer isto, mas penso muito em sexo a toda a hora.
- Herhalde bunu söylememeliydim.
- Não devia ter dito isto.
- Bunu söylememeliydim. - Mary hayır.
Não o devia ter dito.
Bunu söylememeliydim.
- Não diria tanto...
Bunu söylememeliydim. Sorun değil.
- Não devia ter dito isso.
Pardon, bunu söylememeliydim. "Hayır" demememiz gerekiyor da.
Não devia dizer isto. Não podemos dizer não.
Ay bunu söylememeliydim.
- Não devíamos... Não.
Bunu söylememeliydim.
Eu não deveria ter dito aquilo.
Sana bunu söylememeliydim.
Não devia ter de lhe dizer isto.
Bunu söylememeliydim.
Não devia ter dito aquilo.
Sana bunu söylememeliydim.
Não devia ter-te contado...
Ben... büyük ihtimalle bunu söylememeliydim, ama... senin büyük bir hayranınım.
Eu... provavelmente não devia dizer isto, mas... sou um grande fã.
Üzgünüm, bunu söylememeliydim.
Desculpa. Não devia ter dito isso.
Bunu söylememeliydim.
Eu não devia ter dito isso.
- Bunu hiç söylememeliydim.
O que é que isso quer dizer? Eu não devia ter dito isto.
Belki de bunu size söylememeliydim.
Eu nem lhe deveria ter contado.
- Bunu söylememeliydim.
- Não devia ter dito.
Rekabetçi kurumlarla çalıştığımızı biliyorum. Bunu sana söylememeliydim!
Sei que trabalhamos em setores concorrentes e não devia dizer isso.
Bunu sana söylememeliydim.
Não devia ter-te dito.
Bunu Shelby'nin önünde söylememeliydim.
Não devia ter dito isso em frente à Shelby.
StarIing, bunu şerife bi kadının önünde söylememeliydim bu seni gerçekten üzdü, değil mi?
Starling, quando eu disse ao xerife para não falarmos em frente de uma mulher, isso enfureceu-a mesmo, não foi?
Bunu size söylememeliydim.
Não me devia ter intrometido.
Bunu söylememeliydim.
- Não devia ter dito isto.
Oh, güzelim... Bunu sana söylememeliydim ağzımdan kaçırıverdim.
Querido, eu não deveria ter dito, mas escapou.
Bunu hiç söylememeliydim.
Não devia ter dito isso.
Bunu hiç söylememeliydim... çünkü doğruyu yanlıştan ayırt etmedeki mükemmel yeteneğinle... kendini işbirlikçi gibi hissetmiş olursun.
Não, nem lhe deveria dizer... porque pensa, com o seu perfeito juízo sobre o certo e o errado... que de alguma forma é cúmplice.
Bunu size söylememeliydim.
Não vos devia ter dito isto.
Sanırım bunu ilk defa ailemin önünde söylememeliydim... ... Tom ve Sue'nun önünde de.
Algo que eu não devia dizer pela primeira vez em frente dos meus pais e do Tom e da Sue.
Belki bunu sana söylememeliydim.
Talvez não devesse estar a falar contigo
Bunu sana söylememeliydim.
Escusava de te ter dito isso!
Bunu sana asla söylememeliydim.
- Não deveria ter-te contado.
Bunu sana ben söylememeliydim. O söylemeliydi.
Não te vou contar nada, ele é que te deve contar.
Sana bunu hiç söylememeliydim.
Nem te devia dizer isto.
Biliyorum, bunu sana söylememeliydim, Dewey çünkü biz evli değiliz, sadece arkadaşız ama bazı geceler, senin dokunuşunun ürpertisiyle uyanıyorum.
Eu sei que eu não deveria estar dizendo isso para você, Dewey porque nós não somos casados e nós somos apenas amigos mas algumas vezes eu fico acordada de noite esperando pelo toque de um homem.
- Bunu söylememeliydim.
- Eu não devia ter dito isso.
bunu duyduğuma sevindim 230
bunu biliyorum 710
bunu biliyor musun 150
bunu alabilirsin 17
bunu al 228
bunu yapma 481
bunu kabul edemem 111
bunu yapmana gerek yok 38
bunu bana neden yaptın 18
bunu yapabilirim 231
bunu biliyorum 710
bunu biliyor musun 150
bunu alabilirsin 17
bunu al 228
bunu yapma 481
bunu kabul edemem 111
bunu yapmana gerek yok 38
bunu bana neden yaptın 18
bunu yapabilirim 231
bunu da 65
bunu nereden biliyorsun 159
bunu bilmiyordum 213
bunu sevdim 345
bunu unutma 219
bunu yapabilir misin 143
bunu yapamam 834
bunu yapmak istiyorum 21
bunu biliyordum 108
bunu da al 53
bunu nereden biliyorsun 159
bunu bilmiyordum 213
bunu sevdim 345
bunu unutma 219
bunu yapabilir misin 143
bunu yapamam 834
bunu yapmak istiyorum 21
bunu biliyordum 108
bunu da al 53