English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ B ] / Bunu yapmamalıydım

Bunu yapmamalıydım tradutor Português

203 parallel translation
Bunu yapmamalıydım.
Näo devia ter feito isto.
Bunu yapmamalıydım!
não devia ter feito aquilo.
Bunu yapmamalıydım.
Não devia ter feito isto.
Bunu yapmamalıydım, ama... İsteyeceğinizi tahmin ettim.
Não devia fazer isto, mas calculei que mo pedissem.
Bunu yapmamalıydım.
Não devias fazer isso.
Bunu yapmamalıydım.
Minha querida...
Bunu yapmamalıydım.
Não devia ter feito isso.
Biliyorum, biliyorum, bunu yapmamalıydım.
Eu sei, eu sei, nunca o devia ter feito.
Üzgünüm, bilirsin bunu yapmamalıydım.
Desculpa. Não devia ter feito isto.
- Hayır, bunu yapmamalıydım.
- Não, não devia ter feito isso.
Bunu yapmamalıydım.
Ena pá. Não devia ter feito aquilo.
Bunu yapmamalıydım.
- Não, foste brilhante!
Biliyorum bunu yapmamalıydım, Sadece bilmenizi istedim ki yaratıklara karşı tepkinizde çok gerçekçiydiniz.
Não devia fazer isto, mas só quero que saiba... o quão realista foi na sua reacção aos extraterrestres.
Bunu yapmamalıydım, lütfen.
Eu não devia ter feito aquilo, por favor.
- Bunu yapmamalıydım.
- Não devia estar a fazer isto.
Bunu yapmamalıydım.
Não consegui fazer
Ben, bunu yapmamalıydım
Não deveria ter feito isso.
Bunu yapmamalıydım.
Eu não devia.
Bunu yapmamalıydım, değil mi?
Eu não devia ter feito isso, pois não?
Bunu yapmamalıydım biliyorum ancak..
Sei que não o deveria ter feito, mas estou preocupada com ele...
Gerçekten. Bunu yapmamalıydım.
- Eu não devia ter de fazer isto.
Bunu yapmamalıydım.
E não devia tê-lo feito.
Bildiklerimin çoğunu sen öğrettin, bu yüzden sana bunu yapmamalıydım belki.
Ensinaste-me quase tudo o que eu sei e, portanto, merecias melhor.
Sana öyle vurduğum için özür dilerim Bob, bunu yapmamalıydım.
Lamento muito tê-lo espancado, Bob. Não devia ter feito isso.
Bunu yapmamalıydım.
Não o devia ter feito.
Bunu yapmamalıydım.
mas não posso desmachar-me, sabes disso.
Bunu yapmamalıydım.
Não devia. Não devia ter vindo cá.
Bunu yapmamalıydım, Luka.
Não o devia ter feito, Luka.
Bunu yapmamalıydım.
Eu não devia ter feito isso.
Biliyorum bunu yapmamalıydım, ama yaptım.
Eu sei que não devia ter dado, mas dei.
- Hayır, bunu yapmamalıydım.
Não devia ter feito isso.
Oh, bunu yapmamalıydım. ben - -
Oh, eu nunca deveria ter feito isso. Eu estou...
Bunu yapmamalıydım.
- Não o devia ter feito.
Sanırım bunu hiç yapmamalıydım.
Acho que não valia a pena.
Bunu hiç yapmamalıydım.
Eu não deveria ter feito isso.
Bunu yapmamalıydın, tatlım.
Não deveria ter feito isso, querida.
Bunu ona yapmamalıydım.
Não lhe faria isso.
- Arabayı sattım. Bunu yapmamalıydın.
- Vendi o carro.
- Bunu yapmamalı mıydım?
- Não devia ter feito isto?
Bunu yapmamalıydım.
Não devia ter feito aquilo. - Não devia ter feito aquilo!
Doksanlar beni deli ediyor. Bunu yapmamalıydım.
Os anos 90 estão a matar-me.
Bunu ona yapmamalıydım.
Não fui capaz de o fazer com ele.
Bunu ilk gece yapmamalıydım.
Não o devias ter feito logo na primeira noite.
Bunu ikinizle de yapmamalıydım.
Sabes o que é que eu devia ter feito? Não ter dormido com nenhum de vocês.
kendimi çürüttüm. sanırım... bunu yapmamalıydın
Mudei de opinião. Não deveria ter contato pessoal com o Tommy.
Bunu böyle yapmamalıydım. Senin dediğin gibi konuşmalıydık.
Não te devia ter dito aquilo, assim sem te prevenir.
Bunu asla yapmamalıydım.
Não deveria ter feito isto.
Bunu yapmamalıydım.
Não conseguiria.
- Sanırım bunu yapmamalıydık?
- Não devíamos ter feito isto?
Bunu yapmamalıydı adamım.
Ele não tinha nada que ir lá, pá.
Bunu yapmamalıydın. Onu doğru dürüst tanımıyorum bile.
Não devias ter feito isso, eu mal a conheço.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]