Charlotte tradutor Português
4,855 parallel translation
Charlotte Grayson Global'in bombalanması ile ilgili tüm gerçekten ve ortaya sızdırılan, benim rolümden tamamen haberdar olduğuna inanıyor.
A Charlotte está convicta de que está ao corrente de toda a verdade, sobre a bomba na Grayson Global e o meu papel nessa situação.
Charlotte hala sıkça barda bulunduğundan bahsetti.
A Charlotte referiu que frequenta o bar do Jack.
Charlotte...
Charlotte...
Charlotte, istediğim tek şey sadece bizim yeniden aile olabilmemizdi.
Charlotte, tudo o que sempre quis foi que voltássemos a ser uma família.
Charlotte, yaptığından dolayı minnettarım.
Charlotte, estou grato pelo que fizeste.
Geldiğin için teşekkür ederim, Charlotte.
Obrigada por teres vindo, Charlotte.
Charlotte'nin Conrad'a yalan söylediğini ve frenlere sabotaj yaptığını itiraf ettiğini biliyor musun?
- Sabias que a Charlotte mentiu ao Conrad e confessou que foi ela que adulterou os travões?
Hiç bir şey olmasına izin vermem Charlotte'a.
Nunca permitira que acontecesse algo à Charlotte.
Hadi, Charlotte. Gidelim.
Charlotte, vamos.
Charlotte, pasta fırınında çalışıyor benim sorumluluğumdaki hastane faturalarını ödemek için.
Charlotte, ela trabalha numa pastelaria para pagar despesas médicas que são responsabilidade minha.
Şu anda demek istediğim Patrick Charlotte'un onun sorunluluğunu üstlendiğini bilmiyor.
Neste momento, o Patrick não sabe que a Charlotte assumiu a culpa por ele.
Evet, Charlotte'un icabına bakmak suçun onun üzerinde kalmasını sağlamanın, tek yolu fakat, şey...
Eliminá-la, seria uma forma de assegurar que a culpa permanece com ela, mas...
Charlotte'un güvenliği.
a segurança da Charlotte.
Declan Porter'a ait olduğunu söylemiş olduğum bıçak- - hani Charlotte'un kullandığını söylemiş olduğu ve beni öldürmek için arabamı sabotaj ettiği - -
Esta faca, que me disseram pertencer ao Declan Porter, a que a Charlotte disse ter usado para interferir com os travões e matar-me...
Charlotte'a zarar gelmesin diye Conrad aleyhindeki delilleri takas edip uçaktan zorla indirildiğimde seni yanıma almak zorunda değildim Lydia.
Quando troquei a prova contra o Conrad pela segurança da Charlotte e fui forçada a sair daquele avião, não tinha de te levar comigo, Lydia.
- Sağ ol. - Charlotte?
Charlotte?
Onu hâlâ seviyorum Charlotte.
Ainda o amo, Charlotte.
Charlotte, burada ne işin var?
Charlotte, o que fazes aqui?
- Yapma Charlotte.
- Charlotte, vá lá.
Sağ ol Charlotte.
Obrigada, Charlotte.
Kurban Charlotte Novak. Kütüphanecilerden biri.
A vítima, Charlotte Novak, era uma das bibliotecárias.
Senin dizbağın ve Daniel'in yaka çiçeğine atıfta bulunmadığını varsayıyorum.
CHARLOTTE : "PRECISO DE FALAR CONSIGO." Presumo que não estejas a referir-te à tua liga e à flor de lapela do Daniel.
Çok hoştu, Charlotte. Teşekkür ederim.
Obrigada pelo discurso, Charlotte.
Biliyorum çok daha güzel birisini bekliyordun, fakat Charlotte üzüntülerini gönderdi.
Sei que esperavas alguém mais bonito, mas a Charlotte manda cumprimentos.
Charlotte'un dizüstü bilgisayarını aldım, IP adresini ele geçirdim, wi-fi kodunu, annesinin kredit kart detaylarını. Bana şimdi söylüyorsun.
Trouxe emprestado o portátil da Charlotte, obtive o endereço IP, a palavra-passe do wi-fi, a informação do cartão de crédito da mãe.
Ben sadece bu avantaja sahip oldum Charlotte'a yardım ederken.
Aproveitei uma oportunidade, enquanto ajudava a Charlotte.
Aslında, Charlotte yeterince nazikti bu geceye kadar bana sınıf atlama dersi vererek- - yüzde birlik dilim gibi davranmak için.
A Charlotte foi simpática em convidar-me para esta noite de classe e em deixar-me fazer parte do um por cento.
Sadece Charlotte, Emily, Anne.
Só a Charlotte, a Emily e a Anne.
O Charlotte, Kuzey Carolina'da bir fotoğraf çekimindeydi.
Ele estava a fazer fotografias. em Charlotte, na Carolina do Norte.
- Charlotte, bu ne güzellik.
Charlotte, estás linda! Eu?
Yelkenli Altın Diş'le tanış. Charlotte Amalie bandıralı.
Apresento-te a escuna Golden Fang, de Charlotte Amalie.
Charlotte ve Stan giderken... Onlara veda partisi düzenleyen ben değil miydim?
Quando a Charlotte e o Stan deixaram a nave, fiz uma enorme festa de despedida para eles, certo?
- Dostum alınma ama bunları ne kadar hızlı yüklersek, ben de o kadar hızlıca tepeye çıkıp dünya tatlısı Charlotte'umun kollarına kendimi bırakabilirim.
Amigo, não te quero ofender, mas quanto mais depressa carregarmos isto, mais depressa posso ir para os braços da minha doce Charlotte.
Ta Charlotte'tan geldiğin için teşekkür ederim.
Obrigado por vires de Charlotte.
- Evet, Charlotte'la birlikte yeni kataloğumuza başladık.
Sim, eu e a Charlotte começámos um catálogo novo.
- Bunlardan Charlotte anlar.
- A Charlotte percebe disto.
Charlotte?
Charlotte?
- Charlotte...
- Charlotte...
On behalf of Forrest and Charlotte Lucas and the entire Lucas Oil family, It's my honor to hand you the Lucas Oil cup.
Em nome de Forrest e Charlotte Lucas e de toda a família da Lucas Oil, é uma honra entregar-te a taça Lucas Oil.
Charlotte'a geri dönebiliriz.
Podemos ir de volta para Charlotte.
- Charlotte'da mı?
- Ela está em Charlotte?
Charlotte.
Charlotte.
Richmond, Greenboro, Charlotte.
Richmond, Greensboro, Charlotte.
- Charlotte attığını vurur.
A Charlotte é uma excelente atiradora.
Charlotte'un da denginde biriyle evleneceğine karar vermişsinizdir.
Tenho a certeza que está determinando que a Charlotte tenha, igualmente, um bom casamento.
Anne, Charlotte Mellendorf'a daha çok benzeseydi daha dolu dolu ve ilginç olurdu.
Se a Anne fosse mais como a Charlotte Mellendorf. Mais determinada e interessante.
Bana en çok ihtiyacım olanı, bir oğul ve varis, verebilecek bir kadınla evlenseydim, Charlotte Mellendorf Kraliçem olsaydı bu sarayı çocukla doldururdum!
Se, pelo menos, eu tivesse casado com uma mulher que me pudesse dar aquilo que, realmente, preciso mais, um filho e um herdeiro! Se a Charlotte Mellendorf fosse a minha rainha, encheria este palácio com crianças!
Charlotte'un kocası talihli biri olacak.
O marido da Charlotte será um homem afortunado.
Teşekkür ederim, Charlotte.
Obrigado, Charlotte.
Seninki nerede Charlotte?
Qual é o teu, Charlotte?
Hayır, aslında ben Charlotte'daki, Old North Tech'e gidiyorum.
Não, na verdade, vou a Old North Tech, em Charlotte.
charlie 3064
charlene 37
charles 1233
charleston 35
charly 103
charley 253
charlie brown 159
charlie chaplin 19
charlie nerede 19
charlie dayı 20
charlene 37
charles 1233
charleston 35
charly 103
charley 253
charlie brown 159
charlie chaplin 19
charlie nerede 19
charlie dayı 20