English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ E ] / Efendiler

Efendiler tradutor Português

192 parallel translation
Şövalyeler ve leydileri son kez burada görüldü. Efendiler ve köleler de.
Viram-se pela última vez os Cavaleiros e as suas Damas, o Senhor e o Escravo...
Haydi efendiler, arttırın.
Vamos, meus amos, dêem lances.
Evet Efendiler. Ben Samson'ı size getirebilirim.
Sim, meus senhores, eu pode lhe entregar Sansão.
Hizmetkarlık insanın içinde varsa, Şerif Ali Faysal'dan kötü efendiler bulabilir.
Se um homem tem alma de servo, Xerife Ali poderia arranjar piores senhores que Feisal.
Babalık, artık ne çar ne efendiler var.
Acabaram-se os Czares, pai. Acabaram-se os senhores.
Güzel efendiler, sadece bildiğimi söyleyebilirim.
Meus senhores, só vos posso dizer o que sei.
Yalnız dikkat edin efendiler. Aramızda çok ihtiyatlı davranan Bazı hainler var... ki Kral buna artık müsamaha göstermeyecek.
Atentai... que existe entre nós uma corja de traidores discretos... cuja velhacaria o Rei não pode mais tolerar.
"Söyleyin bakalım, efendiler hanımlarımızı kurşunlardan niye koruyamadınız?"
Que fizestes, homens? Por que näo defendestes das balas as nossas mäes?
Efendiler bu bölgeyi daha sıklıkla Om'dan Arındırmalı! Haşere bunlar!
Esses vermes!
Bir at efendiler, bir at.
Um cavalo, cavalheiro, num cavalo.
Özgürsünüz efendiler.
Você está livre, cavalheiro.
Artık efendiler yok. UZUN YILLAR ÖNCE
MUITOS ANOS ANTES
Efendiler, köylüler, saçmalık!
Quando nascemos somos todos iguais.
Efendiler bizden bir çalışma yılını çalmak istiyorlar!
A lei está do nosso lado, o contrato acaba daqui a um ano!
Efendiler tarafından sömürülmüş, Faşistler tarafından öldürülmüş.
- Decimo Monatti, de 74 anos. jornaleiro desde os 8 anos!
Efendiler tarafından sömürülmüş, Faşistler tarafından öldürülmüş.
- Acordem! - Jornaleiro desde os 7 anos!
Efendiler düşmandır ve onları yok etmeliyiz.
O Alfredo é o patrão. - E eu?
- Bütün efendiler böyle söyler.
- Agora todos os patrões dizem isso.
Efendiler faşistleri ektiler. Onları kendileri istedi, onlara para verdiler.
Foram os patrões que semearam os fascistas, quiseram-nos e mantiveram-nos.
Faşistlerin yardımıyla efendiler daha daha fazla kazandılar ta ki paraları nereye koyacaklarını bilemeyene kadar!
Com os fascistas os patrões ganharam mais e mais, até já não saberem o que fazer ao dinheiro!
Efendiler! Artık Caesonia'yla evlenmem gerekiyor. Oğlum, Caligula Germanicus'un annesiyle!
Meus senhores, agora vou casar-me com Caesonia... a mãe do meu filho, Calígula Germanicus.
Tıpkı diğer efendiler gibi.
Também outros Senhores.
Efendiler Ikoma ve Ogura, Ichimonji ailesinin çıkarlarını korumak ve hedefleri daha da ileri götürmek adına çok çalıştınız.
Meus Senhores Ikoma e Ogura, serviram bem os Ichimonji quanto aos nossos interesses. Estamos agradecidos.
Efendiler, koltuklarınızdan kalkmayın.
Não se mexam. Permaneçam nos vossos lugares.
Bunlara şövalyeler, efendiler ve cesur centilmenler de... eklenince sekiz bin dört yüz... ki bunların beş yüzü... dün şövalye olmuş.
Cavaleiros, escudeiros e nobres senhores... oito mil e quatrocentos... dos quais quinhentos receberam o título de cavaleiro ontem.
Efendiler... Kral!
Senhores... o Rei!
Ne hepimiz efendi olabiliriz, ne de efendiler sadık birini bulabilirler.
Nem todos podemos comandar, e nem todo comandante é sinceramente seguido.
Neler oluyor efendiler?
O que aconteceu, mestres?
Yalnız mısınız, Efendiler?
Estão sozinhos, senhores?
Efendiler Kurucular'dır, ben sadece onların hizmetçisiyim, keza Jem'Hadar...
Os Fundadores é que o são. Eu sou apenas um servo, como os Jem'Hadar... e como você.
Efendiler onları nasıl buldu?
Como é que os Senhores do Sistema os encontraram?
Efendiler sizi nasıl buldular, o halde?
Então, como fomos localizados pelos Senhores do Sistema?
Efendiler, sizlere mucizeler anlatacağım ama neden diye sormayın!
Mestres, tenho coisas maravilhosas para vos contar, mas não agora.
Yolu temizleyin, efendiler.
Limpem a estrada, cavalheiros.
Yoksa efendiler mi demeliydim?
Ou deveria dizer, "sim senhores"?
Efendiler... Niye buradayız malum...
Ah, meus senhores, sabem o que nos traz aqui.
Pekala, genç efendiler, bana kızmayın. Ben sadece işimi yapmaya çalışıyorum.
Pronto, patrãozinho, não perguntei por mal, tenho de me informar mal cai o anoitecer.
İyi akşamlar, Küçük efendiler! Nasıl yardımcı olabilirim? Kalacak yer arıyorsanız tam da Hobbitler'e göre odalarımız var.
Boa noite, patrãozinhos, se é passar a noite que querem, temos quartos simpáticos,
Sonunda efendiler gitti. Bir şekilde.
Com o tempo, o senhor foi embora... de uma certa forma.
iyi efendiler.
Bons senhores.
Teşekkür ederim, efendiler. Teşekkür ederim.
Obrigado, cavalheiros, obrigado.
Isengard'a hoş geldiniz, efendiler!
Bem-vindos, meus Senhores a Isengard!
Efendiler, tek gerçek hükümdarınız ve... geleceğin kralı Pascal'ın kutsanmasına... tanık olmak için buradasınız.
Senhores, foram como tal convidados para testemunhar a consagração do vosso verdadeiro senhor e futuro Rei, Pascal.
Efendiler, namaz vakti.
É hora de oração.
Çılgın Efendiler
"OS MESTRES LOUCOS"
- Bütün efendiler!
- São todos fura-greves?
Efendiler tarafından sömürülmüş, Faşistler tarafından öldürülmüş.
Acordem!
Efendiler, lütfen bizi affedin.
Escória!
Son bir şey daha, namuslu efendiler.
Só mais uma coisa, honestos vizinhos.
Efendiler, nöbet yerine. Nöbete başlayalım.
Para a plataforma, mestres.
- Efendiler.
- Meus Senhores.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]