Görünüşe bakılırsa tradutor Português
1,804 parallel translation
- Çünkü görünüşe bakılırsa, eşiniz...
A sua mulher parece...
Görünüşe bakılırsa, söylemesi yapmaktan daha kolay.
- Mas falar é fácil.
Görünüşe bakılırsa, kayıt altına aldığım güçlerin çoğu bir önceki tam güneş tutulması sırasında ortaya çıkmış.
A maioria dos poderes que registei ocorreram durante o eclipse anular.
Görünüşe bakılırsa Leann Pembers'ı öldüren bıçakla aynı.
Parece ser a mesma faca que matou a LeAnn Pembers.
Görünüşe bakılırsa yine Lenny yapmış.
Iguais aos da Hannah. Parece que também foi o Lenny.
Görünüşe bakılırsa, hazır değilmişim ki bu arada tamamen hazırım.
- Não, e nem vou. Aparentemente, ainda não estou pronto. Aliás, estou sim.
Görünüşe bakılırsa, pek iyi durumda değilsin, dostum.
Não pareces estar a safar-te.
Görünüşe bakılırsa, buz dağının içinde biri var.
Parece que está alguém congelado no gelo.
Görünüşe bakılırsa, ne zaman büyük bir savaş çıksa, zar zor hayatta kalmışsınız.
Parece que sempre que há uma grande batalha vocês mal sobrevivem.
Tuvaleti temizledim,... haber arabasını yıkadım, hava durumlarını sunan kadın için ayakkabı taşıdım,... çünkü görünüşe bakılırsa ayakkabısındaki kayış onun koca bileklerini kesmiş ve kanal yeni bir spor spikeri tutmuş... Steve.
Bem, limpei a casa de banho, lavei a carrinha das notícias, devolvi alguns sapatos pela senhora do tempo, porque aparentemente as correias cortavam os tornozelos, e contrataram um novo rapaz do desporto, o Steve.
Görünüşe bakılırsa yangını başlatmak için bir çeşit etkiyi hızlandırıcı kimyasal kullanıyormuş.
Parece que foi usado algum elemento químico para começar o fogo.
Görünüşe bakılırsa, birisi kadınla yumruklarını kullanarak konuşmuş.
Parece que alguém estava a ter uma discussão de cinco dedos com ela.
Görünüşe bakılırsa, kocası kadının solunum cihazıyla bağını koparmış.
Parece que o marido desligou o tubo de respirar.
Görünüşe bakılırsa, öldürüldü.
Parece que foi assassinada.
Görünüşe bakılırsa kardeşiniz bir kahraman gibi mücadele etmiş ama yenik düşmüş ve göğsünden ölümcül bir bıçak darbesi almış.
Tenho de admitir que parece que o seu irmão lutou como um herói. Mas foi derrotado, e sofreu uma facada letal no peito.
Görünüşe bakılırsa katilimizin bir amacı varmış.
Parece que o nosso malfeitor tinha uma agenda.
Görünüşe bakılırsa hâlâ Miami'de.
Parece que ele ainda está em Miami.
Camden'da bir hortum daha görüldü ve görünüşe bakılırsa dahası da var Kızım mıydı o?
Outro tornado foi visto aqui em Camden, e parece que estão mais a caminho! Era a minha filha?
Görünüşe bakılırsa, herkes biliyordu.
Aparentemente, todos.
Görünüşe bakılırsa, suçluların suçluları ispiyonlaması Camden'da, herkesin oynadığı...
Acontece que criminosos denunciarem outros criminosos era o jogo mais antigo em Camden.
Görünüşe bakılırsa Randy'le benim içimizdeki iyiliği görüyordu. Oscar'ı da iyi yapmak istedi.
Parece que, ao ver que eu e o Randy éramos bons fez com que O-Scar quisesse ser bom também.
Peki, eğer o Wraith tesisini vurmak istiyorsan, her türlü yardıma ihtiyacımız olacak ve görünüşe bakılırsa o, orayı avucunun içi gibi biliyor.
Se quer atingir a instalação Wraith, precisaremos de toda ajuda possível, e aparentemente ele conhece o lugar por dentro e por fora.
Görünüşe bakılırsa, uzağa gitmiş olamaz.
Bem, não parece que ele tenha ido muito longe.
Yok. Görünüşe bakılırsa üstünde kimlik de bulamayacağız.
Não, e pelo que se pode ver nem mesmo nós encontramos nada.
Görünüşe bakılırsa Lucas avcıdan çok av olmuş.
Mais parece que o Lucas é o perseguido do que o perseguidor.
Görünüşe bakılırsa, şimdi o buradan dışarıda olan bir hayalet çünkü avatarı dünden beri hiç kımıldamadı.
Só que, aparentemente, agora é um fantasma ausente porque o seu avatar não se moveu desde ontem.
Görünüşe bakılırsa bana 100 dolar borçlusun.
Parece que me deves 100 notas.
Görünüşe bakılırsa az önce yolculuk bileti kazandı.
Parece que acabaram de ganhar uma viagem.
- Görünüşe bakılırsa Jury'nin Mayalarla olan mücadelesinde desteği olacak. - Hangi cehennemdesin sen?
- Onde estás?
Görünüşe bakılırsa önce sen ona bir makas saplamışsın.
Certo. Aparentemente depois de lhe espetares uma tesoura.
- Evet. Görünüşe bakılırsa, bu ailenin içinde bazı sırları sürekli olarak saklayanlar var.
Ao que parece, há certos membros da família cheios de segredinhos.
Kiralamak istediğim galeriden beni geri çevirdiler çünkü görünüşe bakılırsa yeterince fantastik ünlü müşterim yokmuş.
É a galeria para expor os quadros, que eu queria alugar. Rejeitaram-me porque aparentemente, não tenho tantas celebridades conhecidas como clientes.
Görünüşe bakılırsa Leydi B. her şeye sahip olmaya kararlı.
"Parece que a menina B está determinada a ter tudo."
Görünüşe bakılırsa Küçük J. kendi modasını başlatmış.
"Parece que a Pequena J acabou de começar a sua própria tendência,"
Görünüşe bakılırsa bir fildişi kule fırtınaya yakalandı.
Parece que só uma torre de marfim vai ser arrombada esta noite.
Görünüşe bakılırsa ölüm anı.
Aparenta ser por volta da hora da morte.
Görünüşe bakılırsa feneri ve kamerayı Kip tutuyormuş.
Parece que o Kip tratava da luz e da câmara.
Ama görünüşe bakılırsa ikisi de seks için para verdiklerini unutmuş.
Mas esquecem-se que pagaram pelo sexo.
- Görünüşe bakılırsa, müşteri yorumları senin yerine konuşuyor.
Aparentemente as tuas criticas falam por si.
Görünüşe bakılırsa, müşteri yorumları senin yerine konuşuyor.
Aparentemente, as tuas críticas falam por si.
Adli tıp uzmanı bazı lifler bulmuş, görünüşe bakılırsa katil eldiven takıyormuş.
O médico legista encontrou fibras. Parece que o atirador usou luvas.
Görünüşe bakılırsa çok fazla kişi burada mutlu.
Parece que muita gente está feliz aqui.
Görünüşe bakılırsa, bunu elektronik panelin üzerine yerleştirip birkaç kez çevirdiğinde direksiyonun başına geç.
Aparentemente, colocas sobre a fechadura electrónica, dás umas voltas. Tenta fazer como um volante.
Görünüşe bakılırsa Rupert bundan hoşlanıyor.
Bem, o Ruppert parece ter gostado dos meus saltos.
Görünüşe bakılırsa burada bir adam siyah çoraplarını kaybetmiş.
Aparentemente, um homem de área local perdeu as meias pretas dele.
Görünüşe bakılırsa, bunu zor yoldan halledeceğiz.
Parece que vamos fazer isto da maneira difícil...
Görünüşe bakılırsa, dişçilik okulundan eve doğru yürürken yakaladıkları Guatemalı minik bir kızla üç gün rehine festivali yapmışlar.
Parece que fizeram uma festa de três dias com uma jovem refém da Guatemala que apanharam quando vinha da escola de medicina dentária.
Görünüşe bakılırsa, Jack'in arkadaşı açgözlüydü ve paranın peşinden geldi.
Parece que os amigos do Jack ficaram gananciosos e vieram procurar o dinheiro.
Görünüşe bakılırsa kimse ona bakmayı istememiş.
Parece que ninguém quer ficar com ele.
Görünüşe bakılırsa yağmur yağacak.
Parece que vai chover.
Görünüşe bakılırsa Leann Pembers'ın bir arkadaşı varmış.
A LeAnn tem um amigo.