English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ H ] / Her zaman söylerim

Her zaman söylerim tradutor Português

139 parallel translation
Her zaman söylerim "geç olsun güç olmasın."
Eu sempre disse : "Mais vale tarde do que nunca."
Her zaman söylerim, "Dakiklik nezaketin en büyük göstergesidir."
Mas eu sempre disse : "Pontualidade é educação."
Her zaman söylerim "kızını dövmeyen dizini döver."
Digo sempre : "Pulso fraco, criança mimada."
Elbette. "İş eğlenceden önce gelir" her zaman söylerim.
Claro. "Negócios primeiro, prazer depois", é o que eu digo.
Ona ne yapacağını her zaman söylerim.
Ele nunca mais pode voltar a sair.
Her zaman söylerim, İngiliz erkeklerinin tuhaf zevkleri var.
Sempre digo que os ingleses tem um gosto estranho.
- Her zaman söylerim... etli börek dedin miydi... akan sular durur... - Tabakları yıka. Soğuk suyla.
Pratos limpos.
- Her zaman söylerim "Farklı olan ne?"
- Costumo dizer : "Que diferença faz?"
Bunu her zaman söylerim!
Digo sempre isto.
Her zaman söylerim, tatmin olduğun kadarı yeterlidir.
Satisfatório é satisfatório, é o que costumo dizer.
" Her zaman söylerim, ben bir gezginim.
Eu sempre disse que não sou de me prender.
Her zaman söylerim Warren'in güzel zevki vardır.
Eu sempre disse que o Warren tinha bom gosto.
Her zaman söylerim benim benzerim seninkinden daha akıllı!
Sempre disse que o meu sósia é mais esperto do que o teu.
Paranın, yarın ölmeyeceksen gerekli olan bir şey olduğunu her zaman söylerim.
O dinheiro é algo de que se precisa para o caso de se estar vivo amanhã.
Her zaman söylerim, ne olacaksa olsun, üzerine git, Logan.
Sempre disse que tinhas cabeça, Logan.
Her zaman söylerim bir götü takdir etmek için rahip olmak gerekmez!
Bravo, frei Carlo. Eu sempre disse que só os monges sabem apreciar um cu bem feito!
Her zaman söylerim.
Sempre digo :
Her zaman söylerim profesyonel oynamak için yeteneğin var.
Eu sempre disse que você tinha o talento. para tocar profissionalmente.
Bilirsin her zaman söylerim, insanlara istediğiklerini verirsen onları uzaklaştıramazsın.
Eu digo sempre que, se dermos às pessoas o que querem, elas aparecem de certeza.
Her zaman söylerim ; "Ölü bir lisandır".
"É uma língua morta", eu sempre dizia.
Her zaman söylerim, bir çocuk, hava alanında okuldakinden çok daha fazla şey öğrenir.
Sempre achei que se aprende mais no aeroporto do que na escola.
Her zaman söylerim, herkes kararında özgür olmalı.
Ele sempre disse que cada um deve ser livre para decidir.
Her zaman söylerim. Başlangıç söylemeyen bir erkekle asla evlenmem.
Sempre disse que nunca casaria com um tipo que não pedisse aperitivos.
Her zaman söylerim. Kanalizasyona inilmeden devriye bitmiş olmaz.
Acho sempre que a ronda não está completa sem uma visita ao esgoto.
Her zaman söylerim, sevdiğin nükleotidle birleşemezsen beraber olduğun nükleotidle birleş.
É o que eu sempre digo, se não podes ter o nucleotídeo de que gostas... fica com a que está perto de ti.
Her zaman söylerim.
Sempre disse isso.
Her zaman söylerim.
Sabes o que digo sempre?
Bunu özellikle yaparım. Öğrencilerime de her zaman söylerim.
Faço questão disso e realço-o sempre junto dos meus alunos.
Her zaman söylerim. Yakışıklı bir adamla iyi vakit geçirmek gibisi yoktur.
Diria que gosto de surpreender homens interessantes.
Her zaman söylerim.
O meu chapéu.
Her zaman söylerim. "Barok değilse, uğraşma."
Como costumo dizer : "Se não está partido, não o arranjes." Certo?
Kurallar, eğlence bloklarından yapılmıştır Her zaman söylerim.
Os Fundamentos são as pedras basilares do divertimento... Eu sempre digo.
Her zaman söylerim, yağmur yağan güzel, sık bir orman gibisi yoktur.
Sempre digo que não há nada como uma densa selva sob a chuva.
Her zaman plak almanın mal almak gibi olduğunu söylerim.
Costumo dizer que ter um disco é como ser dono de um objecto.
- Evet, her zaman söylerim.
O pescoço também é bonito.
Her zaman söylerim :
Morto?
Her zaman senin, bu işin en iyisi olduğunu söylerim, değil mi?
Sempre disse que eras o melhor, certo?
- Her zaman senin bu bakıcılık işinde çok iyi olduğunu söylerim.
Sempre disse que davas uma óptima escuteira.
Çünkü ben her zaman gerçeği söylerim.
Porque eu digo sempre a verdade. Por exemplo :
- Gerçeğe ulaşmak için her zaman yalan söylerim.
Minto sempre para chegar à verdade.
Her zaman söylerim, ne olacaksa olsun, üzerine git.
Sempre disse que irias para a frente, Logan, sem te importar o que isso custe.
En başarılı erkeklerin her zaman en iyiler olduğunu hep söylerim.
Digo sempre que os homens de mais sucesso são os mais simpáticos.
Ben yaşlı bir nineyim ama hoplayıp zıplayabilirim. Bayılana kadar dans ederim hatta arada hip-hop yapıp her zaman şarkı söylerim.
Sou uma vovózinha assanhada que pode fazer o hip-hop, bebop, e dançar até cair, e fazer o yo, yo e uma deliciosa xícara de chocolate.
Her zaman söylerim.
Eu costumo dizer,
Her zaman sana söylerim.
Eu digo-te sempre.
Onlara her zaman bir baba, bir dükkanım olduğunu söylerim.İyi bir insan olduğumu. Otelin sahibi, arkadaşım dediğim barmenin, umurlarında olmaz.
Podes dizer que és pai, que foste proprietário de um talho, que viveste bem mas ao dono do hotel, aos que se dizem amigos, ao dono do bar...
Her zaman söylerim, otopsisiz bir gün, güneşsiz bir güne benzer. Yine araştırma moduna girdi.
O Giles quer vê-la.
Dürüst biriyim, her zaman doğruları söylerim.
Sou muito franca, digo sempre a verdade.
Ben de her zaman bunu söylerim efendim.
Isso é o que eu sempre digo, senhor.
Her zaman problemlerini benimle paylaşmasını söylerim ama o hep benim üzülmemi istemediğini söyler.
Peço-lhe sempre que partilhe os problemas comigo, mas ele só diz que não quer que me preocupe.
Her zaman dünyadan üç çeşit insan olduğunu söylerim birşeyler yapanlar, olanları izleyenler ve ne olduğunu merak edenler.
Digo sempre que há três tipos de pessoas no mundo. As que fazem coisas, as que observam e as que nem percebem o que aconteceu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]