Holli tradutor Português
36 parallel translation
Sadece bir çizimsin, Holli. Ama sensiz, bunu asla başaramazdım.
Tu és só um desenho, Holli, mas, sem ti, nunca teria conseguido.
Holli mi ne.
Holli ou coisa assim...
Selam, Holli.
Olá, Holli.
Dün gece Slash Club'da insan ziyaretçin olduğu hakkında bir söylenti dolaşıyor.
Diz-se por aí, Holli, que recebeste a visita de um noid no Clube Slash, na noite passada.
Benim neden bahsettiğimi sanıyordun?
De que achas tu que eu estive a falar, Holli?
Büyüyünce Holli Would olmak isteyen tipler tanıyorum.
Quer dizer, eu conheço pessoas, amigas minhas que querem ser como a Holli quando crescerem.
Merhaba, Holli.
Olá, Holli.
Evet, hadi, hadi. Holli sana bir bakmak istiyor.
Anda, anda, a Holli quer olhar para ti.
İyi görünmüyorsun. - Holli, işte.
Não me pareces bem.
Yine bu aralar kaşınıyor.
É a Holli. Acho que está outra vez envolvida.
Holli ve Goon'lar onu bulmuş.
Está com a Holli e os goons.
Bayan Holli Would-yakala-tut.
Sim, a menina Holli Would, se pudesse...
İşte buradayız. Holli'nin mütevazi mekanında.
Cá estamos nós, na humilde casa da Holli.
Ama Holli seyredebileceğimizi söylemişti.
A Holli disse que podíamos ver.
- Peki, beni dinle, Holli.
- Bem... - Que é? Ouve o que te digo, Holli.
Şu polis, Harris yani, bundan daha fazla ileri gidemeyeceğimizi söyledi, Holli.
Aquele polícia, o Harris, disse que nós não podemos ir mais longe do que isto, Holli.
- Ama Holli seyredebileceğimizi söyledi.
Mas a Holli disse que nós podíamos ver.
Dinle beni, polis bozuntusu. Deebs ve Holli yaptı.
- Ouve, sua amostra de polícia, o Deebs e a Holli fizeram aquilo.
Holli! Onun gibi küçük bir şırfıntının neden olamayacağı bela yok gibi.
Essa depravada só dá problemas.
Holli, neden geri dönmek zorundayız?
Holli, por que temos de voltar?
Isabelle ve Jennifer Malley, bu Holli... arkadaşım.
Isabelle e Jennifer Malley, esta é... Esta é a Holli, uma amiga minha.
Holli buralı değil.
A Holli não é de cá.
- Holli Would'tu.
- Foi a Holli Would.
- Holli, çizgi karaterdir. - Artık değil.
- A Holli é um doodle.
Holli, eğlenmeyi ben de severim ama biraz ağırdan alman gerek.
Vou beber uma de cada. Holli, eu também quero divertir-me, mas tu tens de ter calma, ouviste?
Bu adamlardan herhangi birinin Holli'ye hayır diyeceğini mi sandın?
Achas que algum destes homens vai dizer "não" à Holli?
Tahmin ettiğim şeyin peşindeyseler, ne burası kalır, ne de orası. Anladın mı?
Porque, se o Jack e a Holli andam atrás daquilo que eu penso, deixará de haver aqui e lá.
Ne yaparsın, Holli?
E o que é que vais fazer, Holli?
Zamanımız kalmadı. Holli'yi nerede buluruz?
Não temos tempo para miúdas inocentes.
- Union Plaza'ya gitti.
Onde está a Holli? Ela foi para o Union Plaza.
- Kim itti? - Holli Would.
- Quem é que o empurrou?
Holli Would?
- A Holli Would. A Holli Would?
Yine Holli, değil mi?
É outra vez a Holli, não é?
- Holli, sen benimlesin, hatırladın mı?
Holli, tu estás comigo, lembras-te?
95 çeşit içki vardır, Holli.
Eles têm noventa e cinco coisas diferentes, Holli.