Iyisin tradutor Português
7,503 parallel translation
Sorun yok, iyisin.
Já passou... Estás bem?
Sorun yok, iyisin.
Está tudo bem. Estás bem. Não te conheço.
Her şey yolunda, iyisin Thea.
Está tudo bem, Thea. Estás bem. Se estás aqui, não estou bem.
Bakalım okların olmadan ne kadar iyisin.
Vamos lá ver se és bom sem as tuas flechas.
Bensiz daha iyisin.
Ficas melhor sem mim.
Orası için fazla iyisin.
És boa demais para eles.
Çünkü sen bunda çok iyisin.
- Porque és boa nisso.
Hayır. Gayet iyisin, konuşmamız gerekmez.
Não precisamos de conversar.
Sağ ol, çok iyisin.
Obrigado, és muito gentil.
- Vallahi hakkını vermek lazım, iyisin.
- És muito bom nisso.
Çok iyisin fakat onun ihtiyacı olan şey kör alfabesini öğrenmek.
Tu és muito boa, mas agora ele precisa de aprender braille.
Neden bana karşı bu kadar iyisin?
E porque estais a ser tão simpática comigo?
Hâlâ bazılarından daha iyisin.
Ainda és um homem melhor que muitos.
Bu konuda çok iyisin.
És boa nisso.
Mükemmel olduğunu hayal etmiştim ama hayal ettiğimden çok daha iyisin.
Sabes, és melhor do que imaginei. E eu imaginei-te perfeita.
Sen kardeşinden daha mı iyisin?
- És melhor que o teu irmão?
- Ya, iyisin tabii.
- Pois, sentes-te bem.
- Bir uşağa göre çok iyisin.
- Desenrasca-se bem para arrumador.
Kendine acımakta da çok iyisin.
E és demasiado boa para teres pena de ti própria.
Bu konuda pek bir iyisin.
Você é muito bom nisso.
Hatta çok iyisin.
Meu Deus, como você é boa.
Tanrıya şükür iyisin oğlum.
Graças a Deus estás bem, meu filho.
Bu işte çok iyisin. Üçte üç.
És tão boa nisto, acertaste em cheio.
Bayağı iyisin.
Muito bem.
Çok şükür iyisin.
Graças a Deus que estás bem.
Ne kadar şanslı herkesin pisliğini temizleme konusunda çok iyisin.
Sorte a dele és muito bom a limpar a porcaria dos outros.
Çok iyisin.
Estás a ir bem.
- Bunda çok iyisin.
És bom nisto.
- Sen gayet iyisin.
Estás bem.
Yapma ama Jess, sen bundan iyisin.
Vá lá, Jess, és melhor do que isso.
- Hayır, hâlâ iyisin.
- Não, continuas bem.
Bak, palavra sıkmakta iyisin!
És boa a dizer tretas!
Madem o kadar iyisin, niye Özel Operasyon'dan çıktın?
Se és assim tão bom, porque saíste das Operações Especiais?
Sen bundan daha iyisin.
Tu és melhor do que isso.
İyisin.
Estás bem.
İyisin ama degil mi?
- Mas estás bem?
İyisin. Bir şeyin yok.
Estás bem, estás bem.
İyisin.
Você é bom.
Anladık, iyisin.
Ele está bem.
Herkesten daha iyisin o konuda.
Estás melhor do que nunca.
Bu işte sen de oldukça iyisin.
É bastante bom nisso.
İyisin iyi.
Tu estás bem.
İyisin umarım?
Tem estado bem, espero?
- İyisin değil mi?
- Fica bem?
İyisin Carter.
Você é boa, Carter.
En iyisin.
És o maior.
Sen en iyisin.
Tu és o maior.
İyisin.
Estás bem?
İyisin.
Estão bem.
- İyisin değil mi?
- Estás bem?
Sen de benden iyisin.
Chiça.