Jack tradutor Português
33,728 parallel translation
- Ne? Kendin söyledin, Jack.
Tu mesmo o disseste, Jack.
The Wall Street Journal için makale yazanlar müşteriler değil, Jack.
Não são os clientes a escrever os editoriais do "The Wall Street Journal", Jack.
Jack, düşmanlarımın masum olup olmadığımı düşünmeleri umurumda değil.
Jack, não me importa se os meus inimigos acham que sou inocente ou não.
Jack, genelde kahve almak için dışarıya çıkmam. Ama çıktığım zaman, biraz yalnız vakit geçirmeye ihtiyacım var demektir.
Jack, não costumo sair para tomar café, mas quando o faço é porque sinto necessidade de estar um pouco sozinha.
- Birbirimizi uzun zamandır tanıyoruz Jack. Gerçekten de yardım etmeyi isterim ama edemem.
Já nos conhecemos há muito tempo, Jack, e eu gostava mesmo de ajudar, mas não vai dar.
Jack, Pearson Specter batmak üzere olan bir gemi.
Jack, a Pearson Specter é um navio a afundar-se.
- Jack Soloff bir gün onu isim ortaklığı için düşünebilir miyiz öğrenmek istiyor.
O Jack Soloff quer saber se algum dia consideraremos promovê-lo a líder.
Seni bir şekilde harekete geçirmem gerek, çünkü geleceğimiz ellerimizden kayıyor ve Jack'e isim ortaklığı teklif etmek ya da Harvey'nin Mike'ı ipten alması için dua etmek bunu durdurmayacak.
Preciso é de te fazer abrir os olhos. Porque o nosso futuro nos está a escapar e oferecer ao Jack a promoção ou rezar a Deus que o Harvey consiga safar o Mike não vai impedir que isso aconteça.
Geleceğimiz elimizden kayıyor ve Jack'e isim ortaklığı teklif etmek veya Harvey'nin Mike'ı kurtarması için Tanrı'ya dua etmek bunu değiştirmeyecek.
O nosso futuro está a escapar-nos, e oferecer sociedade ao Jack ou rezar a Deus para que o Harvey safe o Mike não vai impedir que isso aconteça.
- Gerçekten çok meşgulüm, Jack.
Estou muito ocupada agora, Jack.
Jack.
Jack.
Jack Soloff'u rekabetsizlik anlaşmasını kırmak için kandırdın.
Aliciaste o Jack Soloff a quebrar o pacto de não concorrência.
Senin Jack Soloff ya da herhangi biriyle rekabetsizlik anlaşman yok.
Não têm pacto de não concorrência com o Jack Soloff ou mais ninguém.
Jack'i veya başka birini işe alarak peşime düşeceğini sanıyorsan kodese girmeyebilirsin.
Apanhei-te, Jessica, e, se quiseres atacar-me por contratar o Jack, ou quem seja por contratar alguém, podes não ir para a prisão mas o mundo vai saber o que fizeste. Por que estás a fazer isto, Robert?
Jack ve Ida eski aile dostumuzdur. Hafta sonu burada kalmamızı önerdiler.
O Jack e a Ida são velhos amigos e cederam a casa para o fim de semana.
- Jack ve Ida'nın arkadaşı olduğunuzu söylediniz.
Disse que era amigo do Jack e da Ida.
Jack öldüğünden beri Ida evi toparlayamadı.
A Ida não conseguiu manter isto, desde que ele morreu.
- Jack'in öldüğünü nereden biliyorsun?
Como sabias que o Jack tinha morrido?
- Neden zavallı Jack dedin?
Disseste "Pobre Jack"?
- Jack'in evi burası.
O Barracão do Jack.
Jack ile iyi geçinirler diye düşündüm.
Acho que ele e o Jack se vão dar bem.
Jack ve o mu?
Ele e o Jack?
Sana diyorum, Lorna. Jack'in bir şeyler deneyeceğini bilseydim kapıyı kilitlerdim.
Digo-te, Lorna, se soubesse que o Jack ia tentar alguma coisa, teria fechado a porta à chave.
Jack ve sen de öylece devam mı ettiniz?
E tu e o Jack continuaram simplesmente?
Jack ve ben gece gemileri gibiyiz.
Eu e o Jack só temos encontros fortuitos à noite.
Jack 11 : 00'den sonra eve geldiğinde nerede olduğunu merak etmiyor muyum ben? "Bowling'deydim" dediğinde?
Achas que não penso onde andou o Jack, quando chega a casa depois das 23h00 e diz que esteve a "jogar bowling"?
Jack'i her gün görüyorsun sen.
Podes ver o Jack todos os dias.
Jack?
Jack?
Jack?
Jack? Não faças isso, por favor.
Jack, Jack.
Jack. Jack.
Jack nerede?
O Jack?
Ama Jack senin boş olmadığını düşünmüş.
Mas o Jack, ele... Ele teve um pressentimento a teu respeito.
Jack, ne oldu?
Jack, qual é o problema?
Diğer gemilere ne oldu Jack?
O que aconteceu nos outros barcos, Jack?
- Onları bulmam gerek Jack.
- Preciso encontrá-los, Jack.
Connor, ben Jack. Tamam.
Connor, é o Jack, câmbio.
Jack, planlar değişti.
Jack, os planos mudaram.
Jack'i üzdün ama gönül avcısı.
Perturbaste o Jack, palhaça.
Şimdi yeni CEO Jack Barker'ın altında CTO olarak çalışıyorum.
Agora sou DT e trabalho para o novo DE, Jack Barker.
Aynen, Jack tüm katın bizim olduğunu söyledi.
- O Jack disse que é o andar todo.
Jack işe çoktan mühendis mi aldı?
Não sei. Serão engenheiros?
Jack?
Jack...
Jack. Satmak için insanlar tutmak yerine önce platformu kurmak için mühendis almamız gerekmiyor mu?
Não devíamos contratar engenheiros antes de pessoas para vender?
Jack bize direkt olarak firmalara satacağımızı söyledi.
O Jack disse-nos que íamos vender às empresas.
Belki de Jack'e sorabiliriz... Nereye gidiyorsa döndüğünde...
Podemos perguntar ao Jack quando ele voltar do sítio para onde foi...
Jack. Pardon, Jack.
Jack.
Pardon Jack.
Com licença, Jack.
İşin başında biz olsak böyle olmazdı. Ama Jack ne yaptığının farkında bence.
Não seria o que faríamos mas o Jack parece saber o que faz.
- Zavallı Jack.
Pobre Jack.
- Jack'i tercih ettim.
Apostei no Jack.
Jack, yapma.
- Jack, não.