Kânun tradutor Português
4 parallel translation
Uzun süre kânun tanımaz vahşilerin arasında yaşadım. Ve o şartlarda kendi hukukumu kendim yarattım.
Vivi tanto tempo entre selvagens e fora do alcance da lei que me habituei a fazer a minha própria lei.
İnanın bana, kendinizi kânun karşısında bulmak istemezsiniz.
Acreditem em mim, não vão querer estar presentes em tribunal.
Kânun, uzun, siyah cüppe ve çok hoş, beyaz, kıvırcık peruk takıyor.
Todos usamos enormes túnicas pretas e perucas brancas encaracoladas.
O bir kânun kaçağı.
Ele é um fugitivo da justiça.