Mega tradutor Português
527 parallel translation
Bu kadar güzel bir ovayı nasıl bir megaşehire çevirdiklerini görmek korkutucuydu...
Era algo aterrador ver uma savana tão linda transformada em uma mega cidade.
Üç misli ve dört misli hatta.
Super, mega.
Bir kaç mega vitamin hapının iyileştiremeyeceği şey yoktur.
Nada que não se curasse com uma caixa de megavitaminas.
- Pompaları hiç düşünmedim.
Nunca pensei nas bombas de mega pressão.
Yüksek basınçlı pompa hazır.
A bomba de mega pressão está pronta.
Yüksek basınç pompasını açın.
Liguem a bomba de mega pressão.
Yüksek basınçlı pompa patlamış olmalı!
A bomba de mega pressão deve ter rebentado um selo!
- En az 50 megonluk bloklar kullanmışlar.
Diria que estão a usar pelo menos 50 mega toneladas.
Eğer zatürreesi olan 30 tonluk bir mega fil değilseniz ikiden fazla Galaktik Gargara Bombası içmeyin.
'"Nunca beba mais de duas Bombas,'a não ser que seja um mega-elefante de 30 toneladas com uma pneumonia brônquica."
- Mega salaktan bahsediyoruz burada.
- Um autentico tarado
Ateş kayalarının olduğu maden 100 mega-yıl ya da daha fazla zaman önce yasaklandı.
É proibido extrair do solo rochas e fogo à 100 mega-anos ou mais.
Yarıçapı 30 kilometreye yayılan patlama alanı, 40 mega tona eşit.
O raio de explosão será de 30 quilômetros, equivalente a 40 megatons.
mega hizmetçiye dönüştü.
Mega-Empregada.
Mega hizmetçi.
É a Mega-Empregada.
Bir yıldız olacağım!
Eu serei uma mega estrela!
Pek çok yaşam formu mega güçlere sahiptir.
Muitas formas de vida possuem mega-força.
Uh, büyük...
Uh, mega...
Ve önceden belirtip istediğiniz gibi sessizliği en üst düzeyde tutmaya çalışıyoruz
E você disse para nos mantermos num nível mega-sério de silêncio.
Sonra bir şey binlerce mega voltluk bir güçle beynimi şoke etti. Göz yuvarlarımın arkasında kör edici bir parlama vardı. Orada
E um raio sacudiu-me o cérebro com uma voltagem de milhões, a sua luminosidade na parte de trás dos meus olhos quase me cegando, e tive o melhor orgasmo da minha vida.
MEGA ANI
MEGA MEMÓRIA
Yeni kültürel tertibin sanatçıya özgürlük sağlamasına karşın fikrimce bu vizyon teknoloji egemenliğine ve sanatçının kapitalist düzen tarafından istismarına mahal verecek. Siz ne dersiniz?
Enquanto considera esta nova ordem cultural como a emancipação... do artista, parece, em minha opinião, que esta visão encoraja... uma tecno-hegemonia e a exploração do artista... por mega-estruturas capitalistas, não acha?
Büyük birşey, mega birşey, üretken, muazzam, iri birşey.
Algo em grande, mega, copioso, capaz, buéréré.
600 mega wat... 900. Ateş ediyor.
600 megawatts, 900 vai disparar.
Yaklaşık 800 mega watlık bir güç birikimi gösteriyor.
A energia está a aumentar, cerca de 800 megawatts.
Oh, bu arada absürd miktarda havuç ve megadoz vitamin alıyor musun?
Já agora, consome uma quantidade anormal de cenouras e mega doses de vitaminas?
- Peki siz geleceğin mega starları ne tür müzik yapıyorsunuz?
- Resumindo é isso. - E que tipo de som é que vocês tocam, mega estrelas do futuro?
- Süper-mega son sınıf olduğunu.
- Que já fazes parte da mobília.
Milyonlarca insan, sokaklarında, adaletin kontrol altına alamadığı, sokak yağmacılarından oluşan çetelerin cirit attığı, birkaç Mega Kent'e toplanmıştı.
Milhões de pessoas lotavam as poucas Mega Cidades... onde perambulavam bandos de selvagens de rua, criando... uma violência que o sistema de justiça não podia controlar.
Mega Kent yasası kod 213 :
Código Municipal no 213 de Mega City :
Bu gece Mega Kent'te yine, ardında ölümler bırakan, vahşet vardı.
A violência ataca novamente em Mega City esta noite... pagando o seu preço.
Mega Kent kod 7592 :
Código 7592 de Mega City :
Mega Kent kanunu, kod 4722 :
Código Municipal de Mega City, no. 4742 :
Mega Kent'in en iyi bilimadamları tarafından yaratıldığını sanıyordum.
Disseste que ele foi criado pelos grandes cientistas de Mega City.
Sokaklarda yargıçlar yokken, tüm isyankarlar Mega Kent'i talan ediyor.
Sem juízes na cidade, estão a aparecer tumultos.
Warp çekirdeği basıncı 36 megapaskal, ve yükseliyor.
Pressão do núcleo de Warp está a 36 mega pascal e a subir.
Basınç 41 megapaskal, ve yükseliyor.
Pressão a 41 mega pascal e a subir.
44 megapaskal!
44 mega pascal!
Her bir uyduda, mega nötron bombası var.
Ligado a cada satélite está uma enorme bomba de neutrões.
Mega tasoydu.
E um batedor.
- Teşekkürler, Megashake!
- Obrigado, Mega Batido.
King acayip derecede hastalandı.
Cristo, o King está mega-ultra doente.
Tapınak içindeki biyojenik alanda 800 megajul enerji var.
Há 800 mega joules de energia biogênica fluindo através daquele santuário.
İnsanların ölçüsüyle 600 megatonluk termonükleer patlamaya denk.
Em termos humanos, eles podem criar uma explosão termonuclear de 500 ou 600 mega-toneladas.
Oradan 500 megatonluk iki patlayıcı taşıyan Ak Yıldız'a bir mesaj göndermiş ve gemi çarpışma esnasında patlamış.
Quando ele lá estava, ele mandou uma mensagem para a WhiteStar... que causou que ela caísse na cidade... carregando dois dispositivos de 500 mega-toneladas, que explodiram no impacto.
İnsanların ölçüsüyle 600 megatonluk termonükleer patlamaya denk.
Em termos Humanos, conseguem distribuir uma explosão termonuclear de 500 a 600 mega toneladas.
MEGA KRAL YIKAMA
LAVAGEM DE MEGA-MAGNATA
4.7 mega joule enerji kapasiteli üç milisaniye şarj süreli, iki tip ışın ayarlı.
Tem uma capacidade energética de 4,7 megajoules, recarga em três milissegundos, dois feixes de raios.
Bu gece, bir konuda uzmanlaşan parklara rakip olup... sayısız müşteri çekecek olan bir mega olayı... San Diego Jurassic Parkını vaftiz edeceğiz.
Esta noite baptizamos o Parque Jurássico de San Diego... com uma mega-atracção que atrairá milhões de pessoas... sem comparação com qualquer outro parque temático.
Teşekkürler, "Büyük Çalkalayıcı".
Obrigada, Mega Batido.
Hoşça kal, Buddy Love. Merhaba, Megashake.
Olá Mega Batido.
Peki tuzağı nasıl hazırlayacağız?
Como vamos avisá-los e preparar a armadilha? Neste lugar tem que haver mega fonia...