Meşguldüm tradutor Português
1,294 parallel translation
Ben varım. Çok meşguldüm.
Eu quero, Grace.
- hayır, frank'i görmedim. benimle ilgili bu saçmalığı okumakla meşguldüm.
Não, eu não o vi. Eu passei a última hora a ler este lixo sobre mim.
Kalemle traketomi yaptım ve... Bu nedenle meşguldüm.
Fiz uma traqueotomia com uma esferográfica... tem sido uma loucura.
Meşguldüm. Fazla zamanım olmuyor.
Não tenho muito tempo.
- Ben birazcık "ölmekle" meşguldüm.
- Tenho estado ocupada a estar morta.
O sırada bayılmakla meşguldüm.
Estava ocupado em desmaiar.
- Baya meşguldüm.
- Mas tem sido de loucos.
Biraz meşguldüm de.
Estava ocupado.
- Elli dört merminin incelemesiyle meşguldüm laboratuarda.
- Tenho estado presa no laboratório, por causa daquele grande tiroteio.
Belki fark etmedin ama son zamanlarda biraz meşguldüm.
Talvez não tenha reparado, mas tenho andado ocupado.
Üzgünüm. Biraz meşguldüm de.
Desculpa, mas fiquei um bocado preocupado.
Çok meşguldüm.
Desculpa, avó.
- Meşguldüm.
- Tenho estado ocupada.
Ne yazık ki çok meşguldüm, güneşlendim, tırnaklarımı ojeledim...
Infelizmente. tenho estado muito ocupada. A bronzear-me, a arranjar as unhas...
Meşguldüm.
Estive ocupada.
Dinlemiyormuş gibi yapmakla o kadar meşguldüm ki, dinlemeyi unuttum.
Estava tão concentrado a agir como se não tivesse a ouvir, que me esqueci de ouvir.
Meşguldüm.
Tenho andado ocupada.
Biraz meşguldüm de.
Tenho estado ocupada.
İşte hayatımdaki vakit ayıramadığım insanlar. Çünkü hep çalışmakla meşguldüm.
Estas são as pessoas para as quais nunca arranjei tempo por estar a trabalhar.
Meşguldüm.
Eu estive ocupado.
Çok meşguldüm de.
Estive tão ocupada.
Ben meşguldüm.
Eu estava ocupada.
- Yalnızca meşguldüm.
- Estive ocupado. - A fazer o quê?
Meşguldüm de.
Eu estava ocupado.
Evde fazla kalmazdım. İşlerimle çok meşguldüm.
Eu passava muito tempo fora de casa, a trabalhar.
Siz üçünüz için ayarlama yapmakla meşguldüm.
Não. Estive ocupado a fazer os preparativos para vocês.
İzini kaybettim ama meşguldüm.
Perdi-lhe a pista em Lyon, mas não tenho estado parado.
- Meşguldüm.
- Estive ocupado.
- Meşguldüm.
- Ocupado.
Lindsay New York'da dansçı olmaya çalışıyordu... ve ben evde normal çocukluğumu yaşayamıyordum... çünkü annelik yapmakla meşguldüm.
A Lindsay estava em Nova Iorque a tentar ser uma dançarina e eu estava em casa. Nunca pude aproveitar a minha infância porque eu estava muito ocupada a ser tua mãe.
Babamın benden beklediği rolü oynamakla öyle meşguldüm ki...
Andava muito atarefado a fazer o papel que o meu pai esperava.
Karıştırmakla meşguldüm de.
Estava à procura.
Belki büyümekle meşguldüm.
Devla estar ocupada a criar juizo.
Resimle o kadar meşguldüm ki, gazeteleri okuyamadım.
Desde que cá estou, só me ocupo da pintura. Não tenho lido jornais.
Çok meşguldüm.
Tenho estado ocupada.
- Meşguldüm.
Tenho andado ocupado.
- Meşguldüm. Affedersin.
- Desculpa, estive ocupada.
Çok meşguldüm.
Eu estava ocupado.
Meşguldüm. - İyi misin?
Eu estava na correria.
İşimle çok meşguldüm. Hemen ilgileneceğim.
Desculpe Sr. Green, estive ocupado no trabalho.
Meşguldüm.
Estava ocupada.
Ne bileyim? Senden kaçmakla meşguldüm.
Eu sei lá, estava a fugir de si.
Meşguldüm.
Tenho estado ocupada.
Mürettabatı kontrol etmekle çok meşguldüm. Kendi üstümde sinirsel bir tarama yapmayı hiç düşünemedim.
Estava tão ocupado a vigiar a tripulação que nem me lembrei de fazer outro exame neural a mim próprio.
- Çok meşguldüm.
- Um caso complicado.
- Meşguldüm.
Eu estive ocupado.
Harry rolünü benimsemekle meşguldüm.
Tenho assumido o papel de Harry.
Biraz meşguldüm diyelim.
Tenho estado ocupado.
Meşguldüm.
Tive que fazer.
Meşgûldüm.
- Tenho andado ocupado.
Meşguldüm.
- Tenho andado ocupado.
meşgulüm 281
meşgul 95
meşgulsün 16
meşgul müsün 55
meşgulüz 22
meşgul mü 20
meşgul olduğumu görmüyor musun 21
meşgul 95
meşgulsün 16
meşgul müsün 55
meşgulüz 22
meşgul mü 20
meşgul olduğumu görmüyor musun 21