English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ M ] / Milyonlarca

Milyonlarca tradutor Português

4,297 parallel translation
Milyonlarca memeye baktım.
- Já vi um milhão de mamas.
Hayır, sana takabileceğim milyonlarca isim var.
- Não. Tenho um milhão de nomes para ti.
Artık emniyete de döndüğüne göre iyilik yapmak için milyonlarca şansın olacak.
Agora que regressaste à Polícia, terás inúmeras oportunidades para fazer o bem.
Milyonlarca dizi formunda bir binary * dehası Manhattan'ın elektriğini bir milisaniyeden daha kısa zamanda kesebilecek bir yeteneğe sahip.
Sob a forma de um milhão de linhas de brilhantismo binário, que têm a capacidade de eliminar Manhattan da rede eléctrica em menos de um milissegundo.
Şimdi herkes toplansın ve milyonlarca ölüme sebep olan büyüleyici masalı dinlesin.
Isto deve dar para te aguentares por uns tempos. Eu volto assim que puder.
Diğer yollarda kullanılırsa, o çipler milyonlarca insana yardım edebilir.
Usado de outras maneiras, aqueles chips iam ajudar milhões de pessoas.
Yarın aklandığımda onlara milyonlarca dolarlık davalar açacağım.
Quando for absolvido amanhã vou processá-los em milhões.
Milyonlarca yaşam.
Milhões de vidas.
Binlerce milyonlarca ruh aç ve ölüyor.
Milhões de almas cheias de fome, a morrerem.
"Milyonlarca mikrop derimizde mi yaşıyor?"
VIVEM MESMO MILHÕES DE MICRÓBIOS NA NOSSA PELE?
" Doyle Energy siyasi eylem komitesi beş eyalette referanduma destek için milyonlarca dolar bağışladı.
'Um grupo político do Hollis doou milhões para a votação em todos os 5 estados.
Gördüğün şeyin milyonlarca açıklaması olabilir.
Pode haver um milhão de explicações para o que viste.
Milyonlarca dolar kazandılar.
Ganharam milhões de dólares. Eu também me demitia.
Binlerce, belki milyonlarca yıldır el değmemiş.
Encontra-se presa aqui, imperturbável, durante milhares, se não milhões, de anos.
Çocuklar dışarıda kim bilir ne yapıyor yapacak milyonlarca işimiz var ve sen kılını kıpırdatmıyorsun!
As crianças estão lá fora a fazer sei lá o quê, temos mil coisas a fazer, e tu não ajudas.
Doğrusu şu ki milyonlarca yılın ardından bizden ayrılmış olan kuyruğa ben şu an sahibim. Bu da başarabildiğimizi gösteriyor.
- O facto de poder ter uma cauda, milhões de anos depois de a termos perdido, lembra-me do que podemos conseguir.
Şöyle diyelim, yanlış ellerde Carrion milyonlarca insanın 4. sınıfta Bilgisayara Giriş dersi almamış olmamı dilemesine sebep olurdu.
Digamos que nas mãos erradas Carrion teria milhões de pessoas inocentes desejando Eu nunca fui a Introdução à Computação na quarta série.
Hiç kimsenin hayatı milyonlarca Amerikalı'nın hayatından üstün değildir.
Nenhuma vida está acima da segurança de milhões de americanos.
Bu küçüğün ataları, milyonlarca yıldır... böyle ormanlarda yaşadı.
Os antepassados desta pequena cria viviam em florestas como estas há milhões de anos.
Yunuslar, milyonlarca sardalyanın peşinde.
Os golfinhos estão à procura de sardinhas... milhões delas.
Milyonlarca karınca çıkarken yuvaya yaklaşacağız.
Avançado em direção a ele, as formigas saem para fora do buraco aos milhões.
Afrika'da her yıl milyonlarca ton yeniyor.
Milhões de toneladas são consumidas por toda a África a cada ano.
Milyonlarca km uzaktasın ve en kötüsü, nedenini bile bilmiyorum.
Não estás, estás muito distante, e o pior é que nem sei porquê.
Alt tarafı bir el. Milyonlarca kişinin olabilir.
É uma mão, há milhares de mãos diferentes.
- Bu milyonlarca dolarlık bir heykel.
É uma escultura que vale milhões.
Kazanması kolay olmayacak diye milyonlarca dolarlık bir sahtekârlığa izin veremem.
Não, não posso permitir que um falsificador deste calibre escape só porque poderá não ser uma vitória fácil.
- Milyonlarca doları kaçıracağı için Bellmiere deli olacak.
- Vai deixar o Bellmiere furioso, porque serão milhões que lhe vão fugir do bolso.
ABD'de hâlâ milyonlarca Espheni gücü var.
Ainda há milhões de Espheni aqui nos Estados Unidos.
Onu milyonlarca parçaya böldüğümüzde inceleriz!
Estuda-a depois de a esmagarmos em milhões de pedaços.
Tatlım, milyonlarca var.
Querida, sei de um milhão.
Açık pazarda nükleer bir bomba milyonlarca dolara gider.
Uma bomba nuclear vale milhões.
Şimdiye kadar yok ettiğin milyonlarca yaşama yenilerini ekleme.
Não adiciones mais vidas aos milhões que já tomaste!
Matematiksel olarak beyninin içindeki bağlantıları saptayarak milyonlarca insana yardım edebilirim. Milyonlarca.
Mapear as ligações do cérebro dela pode ajudar milhões de pessoas.
Kendisi Tony Ödülleri ile mesgul olurken milyonlarca insanin biçaklandigi bir yüce varligi destekleyemem.
Não posso apoiar um ser supremo que interfere nos Tony Awards, quando um milhão de pessoas leva com machetes.
Milyonlarca kez teşekkürler doktor.
Muito obrigado, Doutor.
Ama yaptığımız şey milyonlarca insana ölüm, acı ve yıkım götürmekti.
Mas ao invés disso, trouxemos morte, sofrimento e destruição a milhares de pessoas.
O küçük çocuğun kanı ve onun gibi milyonlarca çocuğunki bizim elimizde.
O sangue do rapazinho, de outros milhões como ele... está nas nossas mãos, e...
Milyonlarca dolar harcayıp insanları kandırıyorlar, bir sürü hap, kimyasal aldırıyorlar böylece kendileri milyarlar kazanıyor.
Eles gastam milhões a enganar as pessoas para comprar produtos químicos e comprimidos, para que eles possam facturar biliões.
- Milyonlarca insanı öldürmek üzeresin.
Estás prestes a matar milhões de pessoas.
Bu milyonlarca kadının hayatını kurtarabilir.
Pode salvar a vida de milhões de mulheres.
Milyonlarca kadının hayatını kurtarabilir.
Pode salvar a vida de milhões de mulheres.
Sen varken bu yazılıma neden milyonlarca dolar ödüyoruz?
Porque é que pagar milhões de dólares, pelo software se te temos a ti?
Ve bu cömertlik bir türü çekiyor ama binlerce değil, milyonlarca hiç değil milyarlarca yağlı Hint sardalyesini çekiyor.
E esta recompensa atrai uma espécie que não chega aos mihares, nem mesmo aos milhões. A sardinha indiana chega aos biliões.
Milyonlarca litre su dağlara nufüz etti. Bütün yıl boyunca akacak su kaynakları ve yaşamı destekleyen bir hazine.
Milhões de litros de água têm permeado as montanhas, um tesouro que irá pingar durante todo o ano sob a forma de nascentes, sustentando a vida por mais um ano.
Çünkü sana söylemek istediğim milyonlarca şey vardı ama şimdi hiçbiri doğru gelmiyor.
Porque queria dizer-te um milhão de coisas, mas nada parece acertado.
Milyonlarca mikrop bombanın kablolarını yiyor.
Tenho um milhão de micróbios a comer os fios da bomba.
İzleri sürülemiyor, metal detektörlerden geçiyor ve milyonlarca doları cebinde taşıyabiliyorsun.
Não podem ser detectados, não disparam detectores de metais, e podes carregar quantias a valer milhões no bolso.
Milyonlarca dolarlık elmas çaldın ve federal ajana saldırdın.
E roubaste milhões de dólares de mercadoria, atacaste um agente federal.
Milyonlarca parçaya ayırdım bile.
Esmaguei-o em mil pedacinhos...
Eminim, sırf siz milyonlarca çocuğa bilimi sevdirdiğiniz için her gün bir sürü önemli buluş yapılıyordur.
Aposto que há descobertas importantes a ser feitas todos os dias porque o senhor inspirou milhões de crianças a seguir uma carreira nas ciências.
İlk kez bir mikroskopa bakıp da, milyonlarca minik mikroorganizmayı gördüğüm zamanı hatırlıyorum.
Lembro-me da primeira vez que espreitei por um microscópio e vi milhões de micro-organismos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]