Octavia tradutor Português
334 parallel translation
Octavia, sen de Brindisium'a gelirsen, bize yardım edebilirsin.
Talvez, Octavia, se fosses a Brindisium, podias ajudar.
Octavia için aç pençelerini uzatmayacak kimse tanımıyorum.
Qualquer homem que não mostrasse os seus punhos gananciosos a Octavia.
Diyelim ki Octavia ile evlendi, Kleopatra'yı unutacak mı?
Caso ele se case com Octavia, conseguirá esquecer Cleópatra?
Sezar'ın kız kardeşi Octavia ile Lord Antony arasında.
Entre Octavia, a irmã de César, e Lorde António.
YıI içinde Leydi Octavia Roma'ya dönecekmiş.
Algures ao longo do ano, Lady Octavia deve regressar a Roma.
Octavia ile ağabeyinin ısrarı üzerine bir iyi niyet gösterisi olarak evlendim.
Casei-me com Octavia por insistência do irmão... Com um beijo?
Leydi Octavia adına yollanan heyet Roma'nın en saygıdeğer insanları arasından seçilmişti.
A delegação enviada em nome de Lady Octavia escolhida entre os homens mais venerados de Roma.
Octavia, Augustus'un kız kardeşi Marcellus'un annesi.
Octávia, irmã de Augusto e mãe de Marcelo.
Octavia.
Octávia.
Yaşına göre görünüşünden hiçbir şey kaybetmemiş, hiç çocuğu yok Britannicus ve Octavia için çok iyi olacak. Onlara bir anne gerek.
E eles precisam de uma mãe.
Britannicus ve Octavia'ya da annelik yapacağım. Kendi canım oğlum Nero'ya yaptığım gibi.
E serei uma mãe para Britânico e Octávia, tal como sou para o meu próprio filho, o meu querido Nero.
Gel Octavia, kardeşini bulalım.
vem, Octávia, vamos ver o teu irmão.
Nero, Octavia'yı çok seviyor.
O Nero adora-a.
Oğlunun Octavia'yla evlenmesini önermeyecek misin?
Não ias sugerir que eu case a Octávia com o teu filho?
Madem Octavia'yla evlenecek, düşünüyorum da...
Ocorreu-me agora que, visto que ele vai casar com Octávia...
Octavia nerede?
Onde está Octávia?
Octavia'nın bu yaptığı terbiyesizlik.
A Octávia foi muito malandra por te pôr fora.
Mark Antony'nin ve Octavia'nın kızıydı o.
Era a filha de Marco António e Octávia.
Bayan Octavia, gerçekliği hissetmiyor musun?
Miss Octavia, sente que tudo isto é autêntico?
Önce Bayan Octavia'yı oylayın.
A pontuação da Miss Octavia.
Büyük ödül, Octavia.
Grande prémio, Octavia.
İnsanlar beni şöyle görsün istiyorum, bir model Octavia var.
Quero que me vejam como, ali vai a modelo Octavia.
Oyuncu Octavia var.
Ou a atriz Octavia.
Bayan Süper Model Octavia var.
Ou a Supermodelo do Mundo Octavia.
Herkes bana bakıp "İşte Octavia" desin.
Quero que olhem para mim e digam : "Lá vai a Octavia."
"10 : 00 p.m. Octavia."
"22 : 00, Octavia."
İşte, Octavia.
Aqui tem, Octavia.
Hayatımı kurtardın, Paul.
( Octavia ) Tu és um salva vidas, Paul.
En büyükleri, Octavia burada yaşıyor.
A Octavia, a filha mais velha, vive cá.
Yeğenimin adı Octavia Marquez o bir atlettir.
O meu neto chama-se Octávio Marques, é um atleta.
Bodrumda iki olay yerinde ceset var. Bu ikisi, Octavia Figueroa ve Terrell Davenport üst kattaydı.
Estes dois, Octavia Figueroa e Terrell Davenport, estavam lá em cima.
Müdür Octavia, hasılatı bankaya yatırmak üzereymiş.
Octavia, a gerente ia fazer o depósito nocturno.
Octavia'yla başlayalım.
Vamos começar pela Octavia.
0ctavia'nın masasının altında bulduğum kaşıkta eroin izi vardı.
Cumpriu três anos e meio por assalto à mão armada. A colher que encontrei debaixo da secretária da Octavia, lembras-te?
Bunlar Octavia'nın masasının üzerinde duran resimdeki çocuklar.
São os miúdos da fotografia que estava na secretária da Octavia. E aquele é o irmão.
- Hangi kadın? Octavia, müdür.
Octavia, a gerente.
Neden gidip Octavia'ya sormuyorsunuz?
Porque não perguntam à Octavia? Perguntem a ela.
- Octavia başaramadı, Terrell.
A Octavia não resistiu, Terrell.
Octavia Figueroa.
Octavia Figueroa.
- Onlar da Octavia'dan yaptığı çocuklar. - Ne oldu?
Estes são os filhos dele e da Octavia.
İyi haber ne? Octavia Figueroa'yı bağlamakta kullanılan bilinmezin analizi geldi.
Recebemos o relatório da fita usada para atar Octavia Figueroa.
Beş araba tamirhanesi, hem bizim paket bandından hem de susturucu tamir bandından sipariş etmiş. Ve bunlardan birinin sahibi, Octavia'nın erkek arkadaşı.
Cinco oficinas encomendaram a nossa fita adesiva e a fita adesiva para reparar amortecedores e uma delas é do namorado da Octavia.
- Demek Octavia kız arkadaşındı.
- A Octavia era sua namorada?
Peki hastanedeki çocuklar senin ve Octavia'nın mı?
E as crianças que estavam no hospital, são suas e da Octavia?
Octavia aşağı inmemizi istiyor.
Ei, a Octavia quer-nos lá em baixo.
Octavia eroinman kardeşinden kurtulmak için Albany'ye gidiyordu ve yanına çocuklarınızı da alıyordu.
A Octavia ia para Albany para fugir ao drogado do irmão e ia levar os seus filhos!
En büyükleri, Octavia burada yaşıyor.
A mais velha, a Octavia mora cá
Octavia'yı öldüreceğim ve Mercula hazır olacak ama yapamazsa ve canlı yakalanırsam o zaman beni sen öldürmelisin.
Matarei Octávia e Merula tratará de mim, mas, se ela não conseguir e eu for capturada viva, tens de me matar.
Sen delirdin mi?
É filha de um antigo cônsul, e ainda não tem filhos, o que faria dela uma boa madrasta para o Britânico e Octávia. Ela é ideal.
Haydi, Octavia!
Vá lá, Octavia!
O bant, Octavia Figueroa'nın boynunun etrafından geliyor.
Aquela fita é da que envolvia o pescoço da Octavia Figueroa.