English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ O ] / Orada mısın

Orada mısın tradutor Português

4,722 parallel translation
Raymond, orada mısın?
Raymond, estás aí?
- Orada mısın?
- Estás aí?
Hadisene! Orada mısın?
Estás aí?
Gabriel! Gabriel, orada mısın?
Gabriel, você está aí?
Orada mısın?
Continuas aí?
Paul, orada mısın?
Paul, continuas aí?
Kevin, hâlâ orada mısın?
Kevin, ainda estás aí?
Chris, orada mısın?
Chris, estás aí?
Orada mısınız?
Está aí alguém?
Orada mısınız?
Está aí?
Logan, orada mısın?
Logan, estás aí?
Orada mısın?
Estás à escuta?
Hala orada mısın?
Ainda aqui estás?
Hala orada mısınız?
Senhora, por favor não desligue.
Cisco orada mısın?
Cisco, ainda estás aí?
Dunn, orada mısın?
Dunn, estás aí?
Jared, orada mısın?
Jared, estás aí?
Orada mısınız, geç kalıyorsunuz!
Está aí? Vai atrasar-se!
Hadi bebeğim orada mısın?
Amor, estás aí?
Orada mısın?
Ainda está aí?
Orada mısın Bubbs?
Estás aí, Bubs?
- Orada mısın?
- Ainda estás aí?
Jules, orada mısın?
Jules? Estás aí?
Sara, hâlâ orada mısın?
Sara, ainda estás aí?
- Ajan Bellamy, orada mısın?
Agente Bellamy, está ai?
- Carl? Orada mısın?
Carl?
O kirli taco kamyonetlerinin orada mısın?
Estás naquela nojenta carrinha de tacos?
Jane, orada mısın?
Jane estás ai?
Orada mısınız?
Estão aí?
- Orada mısın?
Ainda estás aí?
Kaptan, orada mısın?
Capitão, está aí?
Hâlâ orada mısın?
Ainda estás comigo?
- Kongre üyesi orada mısın?
- Congressista, está em linha?
Bugün saat 16.00'da Rothschild'ın Terliği'nin orada bekliyor olacağım.
Hoje às quatro horas? Estarei à espera na Rothschild's Slipper.
Orada mısın?
Estás pronto?
Orada mısın?
Estás aí?
Orada güvende olacak mısın?
Será que é mesmo seguro para ti lá estares?
Orada mısın?
- Estás aí?
- Orada mısın?
Estás aí?
Ne aradığımızı biliyorsak trafik ışığının orada kamera var
Há uma câmara de trânsito ali. Podemos usar, se soubermos o que estamos à procura.
Candy orada mısın?
Candy, estás aí?
Orada mısın Kensi?
ELE VIU A SUA SOMBRA.
Bu sabah arabanın orada fısır fısır konuşurlarken onları yakaladım ve kulübede yaklaşık 20 dakikadır birlikte odun ayarlıyorlar.
Apanhei-os esta manhã a murmurar ao pé do carro. e agora foram juntos buscar lenha ao barracão, o que aparentemente demora 20 minutos a fazer.
İster Cody'yi sev ya da sevme veya orada bulunmamın yanlış olduğunu düşün oradaydım ve onun Cody'yi incitmesine göz yumamazdım.
- Não é verdade. Quer gostes ou não da Cody, eu estava lá. Não podia deixá-lo magoá-la.
Olay sırasında orada mıydın?
Estavas presente quando isto aconteceu?
Bu konuda bir şey yapacak mısın yoksa orada öylece duracak mısın?
Vais fazer algo acerca disso ou só serves para decoração?
Mahşer gününde benim hesabım görülürken orada olacak mısın?
Testemunharias a meu favor no dia do Juízo Final?
Ve evet haklısın. Orada yelkenli ya da pelikanlar yok ama bir şekilde katlanacağım.
E tens razão, não há pelicanos nem veleiros em Washington, mas vou conseguir-me adaptar de alguma forma.
Orada mısın? Adım Elizabeth Keen.
Chamo-me Elizabeth Keen.
Belki de orada olmayan ilaçlar için sığınaklarına baskın yapacağımızı mı söylüyorsun?
Querem que assaltemos o abrigo deles, para ir buscar uns medicamentos que até podem nem lá estar?
İskelette sorun yok, orada şansınız yaver gitmiş ama yeni bir ön şafta, güç aktarım bağlantısına çamurluğa, tampona ve zemin genişletmesine ihtiyaç var.
A estrutura está bem, teve sorte. Mas precisa de um eixo frontal novo, acoplamento do veio propulsor, para-lamas, para-choques e embaladeiras.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]