Sandi tradutor Português
70 parallel translation
Ve bu da Sandi,... STRADA'yı yöneten bilgisayar.
E esta é a Sandi, o computador que controla o STRADA.
Sandi, basit erişim şeması, lütfen.
Sandi, acesso à representação esquemática, por favor.
Sandi, devam etmek ister misin?
Sandi, não te importas de continuar?
Ondan sonra, sen, ben ve Sandi başbaşayız.
A partir desse momento só ficará o senhor, a Sandi e eu.
Tahminim, Sandi onu 15 dakikada yakalayacak.
Segundo a minha previsão a Sandi apanhá-lo-á daqui a 15 minutos.
Sandi, çevre güvenliği nasıl?
Sandi, como está o perímetro de segurança?
Tatbikatı sonlandır, Sandi.
Desactivar simulação, Sandi.
Bitti dedim Sandi. İptal et.
Já mandei desactivar, Sandi.
Bunun Sandi olmayacağına bahse girerim.
Aposto que não foi a Sandi que lho disse.
Sandi, kapıyı aç, lütfen.
Sandi, abre a porta, por favor.
Sandi, ben Dr Ludlum'um.
Sandi, é a Dra. Ludlum.
Sandi, birinci derece güvenlik uygulamasını aktifleştirdi.
Estado de alerta um.
Sandi, birinci derece güvenlik düzeyine geçiyor.
A Sandi iniciou o estado de alerta, nível um.
Sandi, bunun bir tatbikat olduğunu artık algılamıyor.
A Sandi não reconhece a simulação.
Şey Sandi sesli komutu dinlemediğine göre bir terminali dinleyeceğini nasıl düşünüyorsun?
Se Sandi não responde ao comando de voz, por que acha que responderá a um terminal?
Sandi, hiçbir komutu uygulamıyor. O, o gerçekten düşünüyor.
A Sandi já não executa as ordens, começou a raciocinar.
Görünüşe göre Sandi'nin kontrol odasına giden başka bir yol bulmalıyız.
Parece que vamos ter que achar outro caminho para chegar à Sandi.
Sandi yapmak istediğinden emin, değil mi?
Já vi que a Sandi sabe bem o que quer, não sabe?
Sandi ana jeneratöre direnmeyi deneyecek.
A Sandi está a ver se consegue pôr o gerador de reserva a funcionar.
Sandi, şimdi seni alt ettik.
Sandi, agora apanhámos-te.
Sandi hafızasında jeneratörleri çalıştırmak için kumanda kodlarını arıyor.
A Sandi está a ver se encontra na memória os comandos para activar os geradores.
Sandi onu kontrol odasına gönderdi.
A Sandi mandou-o regressar à sala de controlo.
Ve Sandi, programını iptal etmek için tek şansımızı da yok ediyor.
Isso elimina a nossa única hipótese de anularmos o programa da Sandi.
Sandi, senin gibi düşünüyor, doğru mu?
- A Sandi pensa como você, certo?
Üzgünüm Albay,... ama Sandi tüm EVAC komutlarını geçersiz kıldı.
Lamento, coronel, mas a Sandi está a anular todos os comandos EVAC.
Sandi hala çalışır durumdayken hiçbir yere gidemeyiz.
Não chegaremos a lado nenhum enquanto a Sandi estiver on-line.
Aslında Sandi...
- Sabe, Sandi...
Sandi, giysilerin tamam mı?
Sandi, estás com o guarda-roupa?
Sandi?
- Sandi?
- Merhaba, Sandi burada mı?
- Olá. A Sandi está?
Yani ben Sandi'ye oda arkadaşıyla beraber... -... ménage à trois ( Üçlü ilişki ) yapmayı önereceğim.
Digo à Sandi que quero ter um ménage à trois com ela e a amiga.
İlk olarak, fikri ilk ortaya attığımda Sandi iğrenerek reddeder.
Primeiro, a simples referência da ideia fará com que Sandi recue repugnada.
Birkaç gün sonra Sandi işte yoğun olduğu bir zamanda bir arama olacak.
Passados alguns dias telefonas numa altura em que a Sandi esteja a trabalhar.
Sandi bilmeden benle yemeğe gitmesi gerekecek.
Ela teria que sair comigo, sem a Sandi saber.
Sandi senle hiçbir şey yapmak istemiyor.
A Sandi não quer nada contigo.
Hey, Sandi'yle ne oldu?
E como foi com a Sandi?
Büyükannem sandi ki, sen benim müstakbel...
A avó pensou que tu eras a minha...
- Ne sandi bizi, hirsiz mi?
- Julga-nos o quê? Ladrões?
Eger bu da yetmezse onun annesinin karavanini yakmanin da iyi bir fikir oldugunu sandi. Ustelik annesi karavanda uyurken.
E como se isso não bastasse achou que seria boa ideia incendiar a caravana da mãe do Mickey enquanto ela dormia lá dentro.
- Ben de. - Evdekiler televizyona âsik oldugumu sandi.
Os meus pais pensavam que eu estava apaixonado pela televisão.
Sandi ki...
Ele acha...
Yedi yaşındayken sevdiğim tek şey ColecoVision'ım ve Sandy Lowe'dı.
Quando eu tinha sete anos as únicas coisas que eu gostava eram o meu ColecoVision e Sandi Lowe
Sandy 7 yaşında birinin olabileceği kadar güzeldi,... ve 9 yaşındaymış gibi gösteriyordu.
Sandi era tão boa quanto uma de sete anos pode ser Eu quero dizer, ela tinha o corpo de uma de nove anos
Geçen Noel Sandy Lowe'a rastlamıştım pek de güzel gelmedi.
Eu encontrei a Sandi Lowe no último Natal, e ela não parecia tão boa.
Sandi Fortunato kafasından çıkan bir alete benziyor diyor.
A Sandi Fortunato diz que ele parece ter uma picha a sair-lhe da cabeça
Günaydın Sandi.
Bom dia, Sandi.
Diş kayıtlarına bakılırsa adı Sandi Jane Willis.
Os registos dentários dela dizem que é Sandi Jane Willis.
Buna inanmıyorum.
O Sandi iniciou o estado de alerta.
Sandi onu geri çağırıyor.
- A Sandi está a chamá-lo.
Sandi kompleksi kilitliyor.
A Sandi vai trancar o complexo!
Sandi duşta.
A Sandi está no duche.