English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ S ] / Sandığın gibi değil

Sandığın gibi değil tradutor Português

329 parallel translation
Ama sandığın gibi değil.
Não é nada disso.
- Sandığın gibi değil.
- Não é aquilo que pensas.
- Sandığın gibi değil şekerim.
- Não é o que está a pensar.
Burada namusumla çalışıyorum, sandığın gibi değil.
Vai começar? Estou a trabalhar, não quero cá poucas vergonhas!
Gerçekten sandığın gibi değil değil mi? ... Tüm bu serüven ve Tüm o kurtuluşlarımız şansmıydı yani fakat senin çıkarın ne?
Não suporás que todas as aventuras e escapadas foram produto da mera sorte só para teu benefício?
Durum sandığın gibi değil.
Você não entendeu a situação.
- Ne gibi şeyler? - Hayır, sandığın gibi değil.
- Que experiência?
Sandığın gibi değil.
Não é o que julgas.
Sandığın gibi değil! Dinle!
Eu não sou o que está a pensar!
Sandığın gibi değil!
Não é o que está a pensar!
Bak, sandığın gibi değil
Isto não é o que parece.
- Söylüyorum ya, sandığın gibi değil.
- Não é o que imagina.
Ben bunu hiç düşünmedim, yani... Hadi canım sandığın gibi değil.
Acho que não poderia aceitar, mas...
Sandığın gibi değil. Kimse gülmeyecek.
Ninguém se vai rir.
Maggie! Margaret, sevgilim bulduğunu sandığın her neyse, sandığın gibi değil.
Margaret, querida o que tu pensas que encontraste não é bem o que pensas.
- Sandığın gibi değil.
Não é o que pensas.
Sandığın gibi değil.
Não é nada disso.
Sandığın gibi değil Chet.
Não é nada disso, Chet.
Onun penisi hakkında seninle konuşmayacağım, tamam mı? Sandığın gibi değil.
Não vou discutir a mala dele contigo, e não é nada assim.
Belki bakmış olabilirim ama sandığın gibi değil.
Posso até ter olhado, mas não como está pensando.
- Sütyenimle ne yapıyorsun? - Sandığın gibi değil.
- Que fazes tu com o meu sutiã?
Clark, sandığın gibi değil.
Clark, não é o que parece.
Hayır, Sandığın gibi değil. Lütfen!
- Não, não ia fazê-lo.
- Sandığın gibi değil.
- Não, nada disso.
- Cebindeki kumar paralarını bulmuştum. - Sandığın gibi değil.
Encontrei um maço de notas na tua algibeira.
evet, fakat sandığın gibi değil.
Sim, mas não é o que pensas.
Sandığın gibi değil!
Isto não é o que tu pensas!
Sandığın gibi değil.
Não é assim.
Bak sandığın gibi değil.
Megan, não é o que tu pensas.
Reddington, o sandığın gibi biri değil. - Seni bulacağım.
O Reddington não é quem tu pensas.
O sandığın gibi biri değil.
Ele não é quem tu pensas.
- Nino babamın sandığı gibi biri değil.
- Nino não é como pensa meu pai.
Sandığın gibi her zaman acıyla dolu değil.
Não é tudo devassidão, como pode pensar.
Teğmenim, Genç askerimizin kız arkadaşı sizin sandığınız gibi bir azize değil.
" Caro Tenente, a namorada do nosso Giacomazzi não é aquela santa que parecia ser.
sandığınız gibi değil.
não da forma que você julga.
Sandığınız gibi değil.
Não é o que está pensando.
- Hayır, bu sandığınız gibi değil.
- Não, não é assim.
- Hayır hayır - sandığın gibi değil
Nada de "Oh, não".
- Sandığınız gibi değil efendim.
Não te queria acordar, querida.
Film yapmak, en azından benim için, sandığınız gibi gerçekten sadece bir ufak senaryo yazıp sonra gidip onu çekmek meselesi değil.
não foi só uma questão de escrever aquele pequeno guião e depois fazê-lo.
- Evet, ama sandığınız gibi değil.
- Sim. mas não aquilo que pensa.
Ama bu sandığın gibi bir şey değil.
Não é o que parece.
Sandığınız gibi değil.
Não é o que você pensa.
Dükkân soymak, hırsızlık olduğundan dolayı ki, bu suç teşkil eder. Sandığınızın aksine, eroin kurbanı olmak gibi bir şey söz konusu değil.
Furto a uma loja é roubo, o que é um crime, e apesar do que supõem, crime sem vítima não existe.
Sandığınız gibi değil.
Não é o que está a pensar.
- Tamam, ama sandığınız gibi değil.
- Pronto, pronto. Não é o que estão a pensar.
Durum sandığınız gibi değil.
Isto não é o que parece.
Sandığın gibi değil.
Não é o que está a pensar.
Görüyor musun, Luca Floransa, çocukların sandığı gibi, parlak arabalar ve dondurmadan ibaret değil.
Sabes, Luca, Florença não é apenas carros brilhantes e gelados, como os rapazes pensam.
Kar bulutlarının olacağını sandığınız gibi değil de nemliydiler.
Não eram frias, como as nuvens de neve deveriam ser... mas húmidas...
Ama burada yazan "Gunna Quist", gibi durmuyor, değil mi? Ben burada farklı bir şey yazdığını sandım.
isto alguma vez parece Gunna Christ?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]